Beyazperde
Hesabım
Ortalama puan
3,0
3 Puanlama
Mucizeler hakkında görüşlerin ?
5
0 Eleştiri
4
1 Eleştiri
3
0 Eleştiri
2
1 Eleştiri
1
0 Eleştiri
0
0 Eleştiri
Sırala
Filtrele:
Hepsi
“Le Meraviglie / The Wonders”, filmin senaryosunu da yazan Alice Rohrwacher’ın ikinci uzun metrajlı sinema filmi…
Prömiyerini, aday olduğu "Altın Palmiye" Ödülü için yarıştığı Cannes Film Festivalinde 18 Mayıs 2014’de yapan film, Alice Rohrwacher’a Altın Palmiye’yi değilse de Jüri Büyük Ödülünü kazandırmış…
Verdiği bir mülakatta, filmin hikâyesini, aslen arıcılıkla uğraşan kendi ebeveynlerine ilişkin anılarından yola çıkarak yazdığını söyleyen Alice Rohrwacher, filmin bazı bölümlerini, özellikle de arıların vereceği tepkilerin önceden kestirilemediği tehlikeli sahneleri, filmin çekimlerinin durdurulması ihtimalini bertaraf etmek amacıyla yasal olmamasına rağmen bir ulusal bayram tatilinde çektiğini söylemeyi de ihmal etmemiş…
Uluslararası festivallerde kazandığı toplam 12 ödülü bulunan filmin, 6.6/10 (3.665 oy) ve 3.5/5 (1.554 oy) olan IMDB ve Rotten Tomatoes izleyici puanı ortalamalarıyla 7.4/10 (64 yorum) ve 76/100 (17 yorum) olan Rotten Tomatoes ve Metacritic yorum ortalamaları, katılım yeterince yüksek olmamasına rağmen nitelikli bir filmle karşı karşıya olduğumuzu söylüyor gibi…
Bunu anlayabilmek için, oldukça düşük bir bütçeyle çekildiği her halinden belli olan bu filme, her zamanki gibi önceliği yine oyuncu kadrosuna vermek suretiyle biraz daha yakından bakalım…
Ancak öncelikle işe, Avrupa ve Amerika’nın büyük metropollerinde yaşayan ve yaşadıkları o bölgelerden pek de dışarı çıkmayan film eleştirmenlerine “otantik” kır yaşamına ilişkin değişik bir hikâye anlattığı için ilginç gelen bu filmin, birkaç semti dışında en büyük kenti İstanbul’un bile halen geleneksel kır ve taşra yaşam tarzının / ilişkilerinin ağır etkisi altında olduğu bir ülkede ilgi uyandırmasının beklenilemeyeceğini belirterek başlayalım…
Zira biz benzer sahnelerin, korunaklı sitelerdeki kendi evlerimizde veya yakın çevremizde değilse de, birkaç adım ötemizde yoğun bir biçimde yaşandığını biliyor ve görüyoruz da zaten…
Peki, bu filmde, bize de ilginç gelebilecek hiçbir şey yok mu?
Elbette var…
Örneğin, yıllara meydan okuyan Monica Bellucci ile Alice Rohrwacher’ın kız kardeşi Alba Rohrwacher…
Ancak onun dışında pek de fazla bir şey yok…
Sonuç olarak, “Lazzaro felice”(2018) gibi sıra dışı bir filme imza atmış olan Alice Rohrwacher’ın sinemasını daha yakından tanımak isteyenler açısından bir fırsatta olan bu film için puanımız 2,5 önerimiz ise, “meraklısına iyi gelebilir” şeklinde olacak…
Keyifli seyirler,
Son bir not:
Tüm hakları bize ait olan bu yorumun orijinali; bir başka mecrada tarafımızca, 17 Aralık 2018 günü saat 02.48’de yazılarak paylaşılmıştır...
Prömiyerini, aday olduğu "Altın Palmiye" Ödülü için yarıştığı Cannes Film Festivalinde 18 Mayıs 2014’de yapan film, Alice Rohrwacher’a Altın Palmiye’yi değilse de Jüri Büyük Ödülünü kazandırmış…
Verdiği bir mülakatta, filmin hikâyesini, aslen arıcılıkla uğraşan kendi ebeveynlerine ilişkin anılarından yola çıkarak yazdığını söyleyen Alice Rohrwacher, filmin bazı bölümlerini, özellikle de arıların vereceği tepkilerin önceden kestirilemediği tehlikeli sahneleri, filmin çekimlerinin durdurulması ihtimalini bertaraf etmek amacıyla yasal olmamasına rağmen bir ulusal bayram tatilinde çektiğini söylemeyi de ihmal etmemiş…
Uluslararası festivallerde kazandığı toplam 12 ödülü bulunan filmin, 6.6/10 (3.665 oy) ve 3.5/5 (1.554 oy) olan IMDB ve Rotten Tomatoes izleyici puanı ortalamalarıyla 7.4/10 (64 yorum) ve 76/100 (17 yorum) olan Rotten Tomatoes ve Metacritic yorum ortalamaları, katılım yeterince yüksek olmamasına rağmen nitelikli bir filmle karşı karşıya olduğumuzu söylüyor gibi…
Bunu anlayabilmek için, oldukça düşük bir bütçeyle çekildiği her halinden belli olan bu filme, her zamanki gibi önceliği yine oyuncu kadrosuna vermek suretiyle biraz daha yakından bakalım…
Ancak öncelikle işe, Avrupa ve Amerika’nın büyük metropollerinde yaşayan ve yaşadıkları o bölgelerden pek de dışarı çıkmayan film eleştirmenlerine “otantik” kır yaşamına ilişkin değişik bir hikâye anlattığı için ilginç gelen bu filmin, birkaç semti dışında en büyük kenti İstanbul’un bile halen geleneksel kır ve taşra yaşam tarzının / ilişkilerinin ağır etkisi altında olduğu bir ülkede ilgi uyandırmasının beklenilemeyeceğini belirterek başlayalım…
Zira biz benzer sahnelerin, korunaklı sitelerdeki kendi evlerimizde veya yakın çevremizde değilse de, birkaç adım ötemizde yoğun bir biçimde yaşandığını biliyor ve görüyoruz da zaten…
Peki, bu filmde, bize de ilginç gelebilecek hiçbir şey yok mu?
Elbette var…
Örneğin, yıllara meydan okuyan Monica Bellucci ile Alice Rohrwacher’ın kız kardeşi Alba Rohrwacher…
Ancak onun dışında pek de fazla bir şey yok…
Sonuç olarak, “Lazzaro felice”(2018) gibi sıra dışı bir filme imza atmış olan Alice Rohrwacher’ın sinemasını daha yakından tanımak isteyenler açısından bir fırsatta olan bu film için puanımız 2,5 önerimiz ise, “meraklısına iyi gelebilir” şeklinde olacak…
Keyifli seyirler,
Son bir not:
Tüm hakları bize ait olan bu yorumun orijinali; bir başka mecrada tarafımızca, 17 Aralık 2018 günü saat 02.48’de yazılarak paylaşılmıştır...
Sıradan insanların hayatından bahseden aşırı realist bir film. Festival filmi sevenler aman kaçırmasın!
- En son Beyazperde eleştirileri
- En İyi Filmler
- Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler