Hesabım
    Gerçeğin İki Yüzü
    Ortalama puan
    2,5
    4 Puanlama
    Gerçeğin İki Yüzü hakkında görüşlerin ?

    2 Kullanıcı yorumları

    5
    0 Eleştiri
    4
    0 Eleştiri
    3
    1 Eleştiri
    2
    0 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    1 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 2.068 değerlendirmeler Takip Et!

    0,5
    14 Mayıs 2023 tarihinde eklendi
    Sadece Afrika'dakilerin değil, dünyadaki felakete dönüşen tüm iç savaşların gerçek sorumlusuna hiç yer verilmeyen ve o yüzden de, dakikalar geçtikçe katlanılamaz bir hal almaya başlayan senaryosunu, Erin Dignam'ın yazdığı ve yönetmen koltuğunda da Sean Penn'in oturmakta olduğu “The Last Face”; romantik bir savaş draması olarak geliyor karşımıza...

    Gelin isterseniz, yeşil perde ve görsel efekt teknolojileriyle başarılı protez makyaj uygulamalarının yanı sıra zorluk derecesi yüksek sahnelerindeki koordinatörlüklerini; Kerry Gregg, Paul Pieterse ve Franz Spilhaus'un üstlendikleri dublör oyuncuların performanslarına yaslanılarak çekilen bu bağımsız (indie) Amerikan filmine biraz daha yakından bakalım...

    ***

    Filmin hemen başında:

    "On yıl arayla, 2003 Liberya iç savaşı ve günümüzde Güney Sudan'da devam eden çatışma yüzünden; bozulmuş masumiyetin, olağandışı vahşetini paylaşmakta...

    Batı dünyasının, bir adam ve bir kadının paylaştığı imkansız bir aşk sayesinde; çok az haberdar olduğu, bozulmuş bir masumiyet..."

    Böylesi bir bilgilendirme yapılır...

    ***

    - Cape Town, Güney Afrika, 2014 -

    Her ne kadar, vakti geldiğinde...

    Miguel Leon'un (Javier Bardem) Wren Petersen'ın (Charlize Theron), HIV pozitif olduğu anlaşılan kuzeni Ellen (Adèle Exarchopoulos) ile yatmış olması; aşklarını akamete uğratacak olsa da...

    Şimdilik mutlu ve mesut iki sevgili olan Wren ile Miguel, yetişkin bir yönetmenin (Brandon Phillips) idaresindeki bir klasik müzik Gençlik Orkestrasının müziğine; kumdan görüntüler oluşturan bir sanatçının (Anna Strelkov), izleyici için sahneye de yansıtılan resminin eşlik ettiği "Yeryüzü Doktorları (Medicins du Monde)" konserindedirler...

    ***

    Bu konser Wren'i, 1982 yılının Paraguay'ına götürür...

    Ve...

    Şöyle de konuşturur:


    "Babamla (Mark De Villiers) geçirdiğim günler, özellikle beni de (Amy Harries-Jones) yanında götürdüğü zaman; benim için çok değerliydi...

    Bir babayı kızından, sadece ölümün ayırabileceğini söylerler... Babam 80 yaşında ölene kadar bizi ayrı düşüren, hayattı... Bir başka hayatı kurtarmaktı...

    Büyürken, her geçen gün; ne olacağımı, nerede iz bırakacağımı, dünyayı nasıl kurtaracağımı düşünürdüm..."


    ***

    Derken...

    Yeniden konser salonuna dönen Wren, bu kez de Miguel konusuna odaklanarak:


    "Miguel'i tanımadan önce, sadece sahip olduğum bir düşünceydim... Gerçekten var olmamıştım...

    Brontë'nin deyimiyle...

    O günlerde, bir kul yüzünden Tanrı'yı göremez durumlara düşmüştüm..."


    Der demez...

    "Yeryüzü Doktorları"nın kurucularından Dr. Peter Petersen'ın, Özel Birleşmiş Milletler temsilcisi de olan kızı Dr. Wren Petersen; konuşma yapmak üzere, sahneye davet edilir...

    ***

    - On Gün Önce / B.M. Üssü, Malakal, Güney Sudan -

    Başarılı bir cerrah olan Miguel, hasım taraflar arasındaki çatışmada yaralanan sivillerden Atif'i (Obed Baloyi) ve ardından da bir kız çocuğunu; yanı başlarında patlamaya devam eden bombalara rağmen, ameliyat edebilmektedir...

    ***

    Çok geçmez...

    Üsse inen bir helikopter ile Miguel; Mahmoud Idris (Atlas James King) ve helikopterin pilotu Billy Boggs (Hopper Penn) tarafından, yaralıların bulunduğu bir başka çatışma alanına götürülür...

    ***

    - B.M. İnsan Hakları Yüksek Komisyonu Cenevre, İsviçre -

    Toplantıya katılmak amacıyla binaya giren Wren'i karşılayan Marlee (Merritt Wever), onu; bir bütçe krizi içinde olduklarını vurgulayan Ivan (Nigel Fisher) ile diğer B.M. yetkililerinin (Vaneshran Arumugam, Tinarie van Wyk Loots), ilaç konusunu tartışmakta oldukları salona götürür...

    ***

    Aynı esnada...

    Miguel, Dr. Duku'nun da (Ibrahim Mudawi) kendisine destek verdiği Güney Sudan'daki ameliyatlarına devam etmektedir...

    Dakika 20...

    "Sabır taşı olsaydı, şimdiye çatlamıştı" diyor ve burada noktalıyoruz...

    Sean Penn'e, "En Kötü Yabancı Yönetmen" Yoga Ödülünü de kazandıran filmin geride kalanında, siz değerli sinemasever dostlarımızı; kimse için hiçbir şey ifade etmeyeceği gibi zaman kaybını ziyadesiyle de artıracak olan, 110 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

    Olsun...

    Ben yine de seyrederim diyenlere de, keyifli seyirler...
    Engin Yüksel
    Engin Yüksel

    Takipçi 1.458 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    15 Mayıs 2017 tarihinde eklendi
    gerçek bir katliam ve iç çatışma sürecinin kısmen başarılı beyazperdeye uyarlanmış hali izlenmeye değer 7/10
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top