En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Ilknur K
Takipçi
1.238 değerlendirmeler
Takip Et!
2,0
6 Ekim 2019 tarihinde eklendi
Serinin en kötü filmi. Uzatıcaz diye saçmalamışlar. The Purge mantığından çıkmış. Gerilim düşmüş, kovalamacaya dönmüş iş. Diğer katliam yapan insanlardan çok bir kişi üzerinde döndürülmüş film. Siyahelerin de bir olup kendilerini savunup korumaları bayağı iyi olmuş. Çünkü bu filmde verilen mesaj zengin yahudilerin ilk katledecekleri müslümanlar ve sonra siyahilerdir. Bu onların tüm insanları gereksiz ve kendilerine köle olarak görmeleri ile alakalı. Zaten bu amaçla yaşadıklarını da filmde yansıtmışlar.
Benim için serinin diğer filmleri kadar heyecan vericiydi. Tüm olaylar tek bir kişi etrafında toplansada gerilimi kaybetmemeyi başarmışlar. İkinci film ile bağlantılı olması hem de sevilen bir kahramanla bu bağlantıyı sağlamaları çok iyi olmuş. Bu serinin izlenmesini gönül rahatlığı ile tavsiye edebilirim. Gerilim, aksiyon, ilişkiler, duygular... İyi seyirler:)
İlk iki filme de ön yargılı yaklaşmama rağmen muazzam bir haz almıştım. Üçüncü ve son filmde, hiç sıkılmadan müthiş bir tempoda, heyecanlanarak filmi izledim. Filmi izlerken sürekli olarak yakın gelecekte olabilecekleri düşünüyorum ve umarım hiç kimse bu şekilde yaşamak zorunda kalmaz diye kendi kendime iç geçiriyorum. İkinci filme göre ayrıntıları artan ve -devam filmleri içerisinde- izlediğim en iyi filmlerden birisi olduğunu söyleyebilirim.
Tüm dünyada 200 milyon dolar gişe hasılatı yapan ve özel bir hayran kitlesi elde eden, Universal Pictures’ın Arınma Gecesi serisi üçüncü filmi “Arınma Gecesi Seçim Yılı” ile devam ediyor. Filmin yönetmenliğini aynı zamanda senaryosunu diğer serilerde de olduğu gibi James DeMonaco üstleniyor. Her yeni filmde daha sağlam bir senaryo, oyunculuk ve yönetimle karşılaşmamızda en büyük rol, kuşkusuz James DeMonaco’ya ait. İkinci filmde kadroya dahil olan Leo Barnes rolüyle Frank Grillo yine çok başarılı. Senatör Roan rolüyle izlediğimiz Elizabeth Mitchell hikayeyi sürüklüyor. Edwin Hodge, Betty Gabriel, Kyle Secor, JJ Soria ve Mykelti Williamson yan rollerde etkileyici bir oyunculuk sergiliyorlar.
Arınma Gecesi: Seçim Yılı Filmi, öykünün geride kalmış konularını bir bir toparlıyor. Anarşiyi; aile – sokaklar - küçük gruplar boyutunu, karşıt güçler, siyaset ve geri planda yaşananları da dahil ediyor.
serinin en kötü filmi diyebilirim.. sanki sıradan bir aksiyon filmi izliyormuşum gibiydi.. zaten sıradan bir aksiyon filminden de pek bir farkı yoktu açıkcası.. sıkıldığım yerleri fazlaydı.. 1. ve 2. filminin çok çok çok altında kalmış bir film.. tüm bunlara rağmen yine de izlenebilecek bir film.
diğer seriyle benze özellikler taşıyor… klasik arınme gecesi filmlerinden… sürükleyicilik iyi.. Kadro iyi.. Kurguda abartı var biraz.. Serinin 2. gilmi en güzeliydi… bu biraz daha aşağıda kalmış.. Genede iyi tabiki
Öncelikle eğer The Purge'ün ilk 2 filmini izlemediyseniz, onlardan kısaca bahsedeyim. The Pruge, benim için büyük bir hayal kırıklığıydı çünkü yaratıcı fikrine rağmen basit bir ev istilası filmi olmaktan öteye gidemiyordu. İkinci filmi ortalama buldum ama ilkine göre çok daha iyi olduğu kesin. Çünkü ikinci film, içinde bulunduğu konunun hakkını vererek zayıf senaryosuna rağmen kaos ortamını yaşatmayı layığıyla başarıyordu. Serinin 3. ve galiba son halkası ise yine çatışmanın içerisinde geçse de, aksiyona fazla karışmadan oldukça politik bir ortam hazırlamaya çalışıyor. Peki başarılı oluyor mu?
Konu şöyle: "Son Arınma Gecesi'nin ardından Senatör Charlie Roan, bu geceyi kaldırmak için başkanlığa aday olur. Seçimlerden hemen önce de Arınma Gecesi'nde bu geceyi kuran kişiler, Senatör'ü planlarından dolayı öldürmeye çalışır. Buna engel olmaya çalışan kişi de senatörün koruması Leo olacaktır."
Filmin iyi yanlarından başlayalım. Senatör rolündeki Elizabeth Mitchell ve Leo rolündeki Frank Grillo, iyi birer oyunculuk sergilemişler. Bütün filmi bu 2 oyuncu götürmüş. Filmin en iyi yanlarından biri buydu.
Ayrıca diğer eleştirmenlerinde dediği gibi bu film günümüz politikasına göndermeler yapıyor. Her ne kadar abartıldığını düşünsem de, film bu ortamı iyi hazırlamış aslında. Film aksiyondan ziyade, politikaya yoğunlaşmış. Bu yüzden de bu film, serinin en sürükleyici filmi olmuş açıkçası.
Bu arada Arınma Gecesi'nin ilk iki filminde de dediğim gibi, bu film bir korku filmi değil. Daha çok gerilim dolu bir kovalamaca filmi. Gerçi bu film için saydım, 5 tane jump scare sahnesi var. Ama bunun dışında heyecanlı bir film izlemek isteyenler için bu filmi öneririm, korku değil.
Filmin kötü yanlarına değinelim şimdi:
1-) Ana 2 karakterler dışındaki bütün oyunculuklar ve diyaloglar berbat. Mesela filmde psikopat diyebileceğimiz garip bir kız var, Arınma Gecesi'nde bir dükkanın tepesindeki adama "Seni öldüreceğim pislik, çünkü bana çikolatamı vermedin!" diye bağırıyor. Bu sahnede gülme krizi geçirdim, filmin bunu amaçlamamasına rağmen.
Ayrıca diyaloglar da oldukça kötü. Mesela bu film, bir dükkan sahibine ve müşterilerine gereksiz miktarda zaman ayırıyor ve adamın dükkanının Arınma Gecesi sigortası gittiği zaman kameraya dönüp şunu diyor: "O zaman dükkanı kendim korumak zorundayım." O kadar saçma ki! Film, bu karakterlere yaklaşık 40 dakika zaman ayırmış, bu karakterler filmde sadece 10 dakika görünüp, bütün filmi senatör ile koruması Leo'nun kovalamacasına odaklasalarmış, ortaya kesinlikle daha iyi bir iş çıkarmış.
2-) Senaryo gerçekten de tahmin edilebilir, sıkıcı ve mantıksız bir hal alıyor. Filmin sevenleri bu konuda istediğini söyleyebilir ama bu bir gerçek. Filmin kötü adamlarının kim olduğu, sonunda kimin hayatta kalacağı baştan belli zaten. Özellikle de filmin son 20 dakikası, bir filmde yaşadığım en uzun 20 dakikaydı. Aksiyon sahnesini o kadar uzatıp birden fazla sahneye bölmüşler ki, izlerken çok sıkıldım. Mantık hatalarına, senaryo boşluklarına değinmek bile istemiyorum.
3-) Eğer serinin 2. filmi gibi Arınma Gecesi odaklı bir film bekliyorsanız, biraz hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz. Hayır, bu film Arınma Gecesi'nin içinde geçiyor ama yukarıda yazdığım gibi, daha çok başka karakterlere ve politikaya odaklanıyor.
Ama genel anlamda Arınma Gecesi 3: Seçim Yılı'nın kötü bir film olmadığına ben de şaşırdım. Evet, kötü yanları dalga geçilecek şekilde berbat ama aynı zamanda film, ilk iki filmin yapmadığını yapıp bu gecenin derinine de iniyor ve ortaya iyi bir sonuç çıkıyor. Ben filmi izlerken oldukça eğlendim, fakat sonucun çok da iyi olmadığını söyleyeceğim. Arınma Gecesi serisi ile ilgili kısa bir değerlendirme yaptım:
Konuya en bağlı kalan film: Arınma Gecesi 2: Anarşi
En zayıf film: Arınma Gecesi
En sürükleyici film: Arınma Gecesi 3: Seçim Yılı
En iyi karakterlere sahip olan film: Arınma Gecesi 3: Seçim Yılı (sadece senatör ve Leo karakterleri iyi bir iş çıkartmış
En eğlenceli film: Arınma Gecesi 2: Anarşi
En gerilim içeren film: Arınma Gecesi
Serinin en iyi filmi: Arınma Gecesi 3: Seçim Yılı
Evet, bu film Anarşi'yi burun farkıyla geçiyor ve serinin en iyi filmi ortaya çıkmış oluyor. Ama şöyle bir şey de var ki, eğer Arınma Gecesi'nden bahsedecek olursanız, aklınıza ilk önce ikinci film gelecektir, yarattığı atmosferden ve aksiyon sahnelerinden dolayı. Ama bu film, her ne kadar zayıf olsa da serinin en sürükleyici filmiydi bence. İyi bir film olmasa da eğlenceli vakit geçireceğinize eminim. İyi seyirler.
FİLMİN İYİ YANLARI:
+ Grillo ve Mitchell.
+ Cinayet Turizmi gibi oldukça değişik fikirlere sahip olması.
+ Sürükleyici olması.
+ Eğlenceli aksiyon sahneleri.
FİLMİN KÖTÜ YANLARI:
- Senaryodaki boşluklar, mantık hataları, zayıf diyaloglar ve bazı karakterlere gereğinden fazla süre verilmesi.
- Çikolatasını isteyen manyak kız karakteri.
- Son 20 dakikasının çok abartılıp uzatılmış olması.
%100 eminim, kadın ve adam kurtulacak... Adamın ölme ihtimali var ama kadın hayatta kalacak. Arınma gecesi sona erecek, ama 4. film çıkarsa muhtemelen o filmde bu yasağa ayaklananları çekecekler. Hadi ama, bu seri klasik Amerikan korku dizilerine döndü. Kimse ölmüyor? Arınma Gecesi ruhu nerede? Neden binlerce kişi 3-4 kişiyi öldürmeyi başaramıyor? Biraz gerçekçi olun. Şans her zaman yanınızda olmayacak.
Serinin 1 ve 2 sinde ki gerilim dozu maalesef bu film de alçaklarda kalmış.Hikaye kopuk ilerliyor.Gerilimi tırmandırmadan kısa süreli sonuçlar elde edilen sahneler beklentilerimin karşılanmamasına neden oldu.1,5 2 dakika bile sürmeyen sahneler hep hevesimi kursağımda bıraktı.İşleneceğini düşündüğüm krakterler bam güm filmden çıktı.Oyunculuk yada hikayede derinlik aramıyorum ama en azından filmin içinde 5 dakika aralıksız gerilseydim.İlk 2 filem saygımdan dolayı yine de çok kızamıyorum.
Film gayet başarılı,ikinci seri çıtayı baya yükseltmişti tabi ona göre bir gömlek altta kalmış devam filmlerinin genelde kötü olduğu düşünülürse bence başarılı.
serinin en kotu filmi. siyahilerin para ve guc hirsina bulasmamis bir topluluk gibi gosterilmesi net bir pozitif ayrimcilik olmakla beraber, the purge filminin baslangicinda bahsedilen tum insanligin icindeki nefret ve guce duyulan sinirsiz istahi bu filmde bir grup oligarsik duzen koruyucusuna yigmalari da tam bir rezalet.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.