En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Belgin G.
Takipçi
1 değerlendirme
Takip Et!
5,0
7 Mayıs 2014 tarihinde eklendi
son derece mükemmeldi güzel olan yanıda espirilerin kişilerin olduğu gibi doğal olup seyirciyi güldürmesiydi nedense günümüzde yapılan filmlerde bayat yavan bi geyirmesiyle insanları güldüren filmler çok doğallık hiç birinde yok bu film bana kemal sunalın filmlerini anımsattı absürt komedi zaten fazla eleştiriyede mantık aramayada gerek yok
Filmin çekildiği yörenin görüntüleri çok iyi gerçekten izlerken doğaya hayran kalıyorsunuz fakat film ve Necmi hariç oyunculuklar için maalesef bunu diyemeyiz 1/10
yönetmenin türkiyede denenmeyeni yapması hoşuma gitti, farklı bir yapım olmuş, ben en azından şunu gördüm, filmde çekimi yapılan mitoloji sahnelerinin üstüne düşülse çok iyi bir filmde bu türde çıkartabilir yönetmen. sonraki çalışmalarında dikkate alması dileğimle başarılı bir film olmuş. herkese tavsiye ederim. gayretinden dolayı 4/5
Ne senarist ne de yönetmenin köyle ilgili gerçekçi bir bakışının olduğunu söyleyebilirim. Köye yabancı olan köy filmi çekmesin diye düşünmekten kendimi alamıyorum. Hele kalemi eline hiç almasın. Oturup Fars yazsın yeteneğini kullanmak için. Benim gibi yarım akıllı, takıntılı biri de hiç başlamasın izlemeye bu filmi. Özellikle doğup büyüdüğü yerlere hasretini gidermek, yöre insanının sıcaklığını hissetmek ve gülmek isteyenler uzak dursun filmden. Şahan Gökbakar'ın filmlerinden birini bile daha olumlu duygularla izleyebileceğimi midem bulanarak düşünüyorum. Tezek kokusu duymak için izleyelim dedim, yanık balata kokusundan baygınlık geldi.
Bir filmle ilgili, hele bir ilk filmle ilgili, eleştiride bulunurken hesaba katmamız gereken en önemli noktalardan biri, o filmin ne tür şartlar altında çekildiğini dikkate almaktır diyebiliriz. Filmin daha yazım aşamasında hayaller büyüktür, ilk sahneler çekilmeye başlandığında gerçeklik kendini göstermeye başlar, ilerleyen dönemde düşlerinizi elinizdeki malzemeyle uzlaştırmaya çalışırken ruhsal sağlığınızın iyiden iyiye bozulduğunu hissedersiniz, en sonunda ise gerçekliğin tokadı suratınızda patlar. Sizinle tümüyle farklı dünyadan kişilere yaptıklarınızı kabul ettirmeye çalışırsınız, tüm finansal güçler onların elindedir, sonunda gemiden ayrılıp teknenizle sığ sularda gezinmekten başka bir çare kalmaz elinizde. Her ne kadar gözden kaçırılsa da, 10. Köy filminde tüm bu zorluklara karşın büyük bir özveriyle geleneğin dayattığı birtakım kalıplara karşı durulduğunu görüyoruz. Günümüzde büyükşehirlerde yüksek öğrenim görmüş kişilerin dahi tabu saydığı -kadınların birbirleriyle özgürce arkadaşlık kurup içki içmesi, açıkça istediği erkeği ayartan bir kadının köy halkı tarafından kabul görüyor olması, vb.- olgular, kuşkusuz ki filmin duruşunu belli eden etkenler. Olanaksızlıklardan kaynaklanan teknik sorunlar ise yönetmenlik ve kurgu aşamasındaki yaratıcı çözümlerle -ki özellikle anlatımı destekleyecek şekilde silüetlerin birbirine karıştığı sahne geçişlerinde bu durum belirgin- giderilmiş. Olay örgüsünü tek bir karakter yerine tüm köye yayarak oluşturmak ise ilk film için oldukça cesur bir girişim. Bir filmde, bireysel düzlemde yaşanmış olayların kendi başına önemsizliği ve yaşamın kendi başına gelip geçici niteliği vurgulanmak istenirken bu olgu genellikle bir kahraman miti çerçevesinde anlatılma yoluna gidilir ama bu durumda da aslında insan düşünceden kopup kahramanın bireysel yaşamına gömülme tehlikesine girer. Bu bakımdan her ne kadar izleyiciden daha çok çaba talep etse de filmde bir kahramanın bulunmuyor oluşu, yaşamın özüne ilişkin gerçekleri daha çok görünür kılıyor. Elbette filmle ilgili yazıda asıl savunulan filmin kusursuzluğu, vb. değil. Ama bu bir ilk film ve hayalgücü artık tek düzeliğe gömülmüş kokuşmuş bir sektör için umut ışığı barındırıyor. Ve ışıktan yararlanabilmek için öncelikle ona doğru yönelmiş olmak gerekli...
konusu güzel olsada bunu amatörce ve küfürlü komedi yapıp sadece güldürmeye çalışmış buda filmi çöp komediye kadar düşürmüş izlediğim en zayıf 2014 türk komedi filmi şu ana kadar
Bu kadar aptalca film yapmak türk milletinin zekasına hakarettir.film zorla çekilmiş hiç yaratıcı bir espirisi yok tamamen küfür le milleti güldürmeye çalışan bütçesi düşük kalitesi düşük zaman kaybı
Sinema filminin geldiği son nokta...Kısa süre içinde Noel baba lı filmlerde bekliyoruz.Yunan kültürünün özentisi bu kadar vurgulanır..Ayrıca filmde gizli biliçaltına verilen mesajlarıda ihmal etmemişler.(81.dak 40 san. de radyoda çalan şarkıda değişen şarkı).ayrıca küfür ekleyerek pirim yapmaya çalışan çok basit bir film.Küfürü insanlara sevdirmeye çalışmak ve gülmesini beklemek...Son söz,.zaman kaybı gidin kahvede okey oynayın.en azından kafanıza boş şeylerle karıştırılmamış olur...
Yukarıdaki ÇAğdaş isimli arkadaşa bir baktım da tek bir eleştirisi olması bir de bu kadar filmin içini bilen ve savunan bir eleştiri yapması gözümden kaçmadı sanırım kendisi ya filmin senaristi ya da yönetmeni :) Filme gelirsek, gereğinden fazla verilmek istenen mesaj var ve o kadar fazla ki hiç birinin üstünde adam gibi durulmamış. Film ve oyunculuklar tamamen amatörce. Amerikan sineması hayranı bir iki arkadaş aralarında bütçe toplayıp film çekmişler belli ki. bu Holywood tarzını nasıl Türkiye'ye uyarlayabiliriz demişler akıllarına ilk gelen köy hayatı olmuş şiveler çok kötüydü konu amatörce işlenmişti ve efektler.. ah o efektler . gerçekten korkunç. umarım bu yönetmen ve senarist bu filmden sonra tövbe ederler ve başka film çekmezler.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.