Türkiye’nin ilk şehir planlamacısı Aron Angel, İstanbul’u büyük bir müze olarak hayal ediyordu. Kent planlamasıyla başlayıp gittikçe rant için rekabet alanına dönüşen bu şehrin hikayesini, Angel'in hafızasındaki haliyle karşılaştırarak ilerliyoruz. Kamusal alanların, halka ait mekanların işgal edilmesine her daim karşı olan Angel'e bu yüzden "Bay Engel" diye lakap bile takılmış. Yaptığı işle düşünceleri çelişmeye başladıkça da bu durumdan utandığını belirterek istifa etmiş. İşte, İstanbul Hayali, gerçekle arasında betondan köprülerini kurarken planlamacılığın etiği ve çıkar ilişkilerini de göz önünde bulunarak bugünkü İstanbul'u çiziyor bizlere.