Hesabım
    Sing Street
    Ortalama puan
    3,5
    14 Puanlama
    Sing Street hakkında görüşlerin ?

    4 Kullanıcı yorumları

    5
    0 Eleştiri
    4
    1 Eleştiri
    3
    3 Eleştiri
    2
    0 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    0 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 2.050 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    12 Aralık 2022 tarihinde eklendi
    Senaryosunu da, Simon Carmody ile birlikte yazdıkları hikayeden uyarlayarak kaleme alan John Carney'in yönetmen koltuğunda oturmakta olduğu “Sing Street”; müzikal anlamdaki bir romantik komedi (rom - com) olarak geliyor karşımıza...

    Gelin isterseniz, 4 milyon dolarlık bir bütçeyle çekilerek; başta İrlanda olmak üzere, 1980'li yılların Büyük Britanya'sının ekonomik, toplumsal ve (tüm dünyayı da derinden etkileyen) müzikal atmosferinin, mükemmele yakın bir şekilde anlatıldığını düşündüğümüz, yapılan masrafları ucu ucuna karşılayabilecek tutardaki brüt 13.6 milyon dolarlık bir hasılat rakamına da ulaşılan bu bağımsız filme biraz daha yakından bakalım...

    ***

    - Dublin 1985 -

    Evlilikleri çatırdama aşamasındaki baba Robert Lawlor (Aidan Gillen) ile anne Penny Lawlor (Maria Doyle Kennedy); büyük oğulları Brendan (Jack Reynor), ortanca sıradaki kızları Ann (Kelly Thornton) ve küçük oğulları Conor (Ferdia Walsh-Peelo) ile bir aile toplantısı yapmaktadırlar...

    Çünkü bir mimar olan Robert, kendisinin sene içerisinde doğru dürüst tek bir iş dahi alamadığından; anneleri Penny'nin işyerindeki mesaisinin de, haftada üç güne düşürüldüğünden ve bu durum karşısında da, aile bütçesindeki harcamalarda bazı kesintilere gitmeleri gerekliliğinden söz edecektir...

    Ki, ülkedeki iktisadi krizin yol açtığı bu kesinti piyangosunun; doğrudan ve hatta yalnızca, Conor'a vurmasının kaçınılmaz olduğu da apaçık bir biçimde ortada durmaktadır...

    Zira ağabey Brendan üniversiteyi, zaten kendiliğinden bırakmış olduğu için; Conor'da, yüksek ücretli mevcut okulundan alınarak bir "Hıristiyan Kardeşler (Christian Brothers)" okulu olan ve slogan olarak da "Erkekçe Davran (Viriliter Age)" mottusunu benimseyen devlet okulu "Synge Street"e nakledilecektir...

    ***

    Rahiplerin öğretmenlik yaptıkları bu okulda, Conor'ın verildiği (Rıfat Ilgaz'ın efsanevi "Hababam Sınıfı" isimli roman serisinin Ertem Eğilmez ve Kartal Tibet adaptasyonlarını anımsatan) sınıfın öğrencileri, derste rahatlıkla sigara içebilip birbirlerine tebeşir fırlatabiliyorken; bunaklık derecesinde yaşlı ve hiç çekinmeden, ders vereceği tahtanın başında içkisini yudumlayabilen alkolik Barnabas Birader (Des Keogh), Fransızca öğretmeni olmasına karşın kendini Latince dersinde zannederek öyle de davranabilmektedir...

    ***

    Neyse...

    İlk günün Conor açısından asıl kötü sürprizleriyse, okulda siyah ayakkabı giyme zorunluluğu bulunması sebebiyle; okuldaki disiplini tavizsiz yürütmekte kararlı olan Müdür Baxter Birader'in (Don Wycherley), bir sonraki gün için kendisini uyarması ve okulun zorbalarından eli sapanlı Barry (Ian Kenny) ile ilk karşılaşması olacaktır...

    ***

    Ertesi sabah...

    Ailesinin ekonomik durumunun, bir çift yeni siyah ayakkabı almaya uygun olmaması nedeniyle, yine açık kahverengi ayakkabısıyla okula gitmek zorunda kalan Conor'dan; kendisini odasına kadar çekerek sorgulayan Baxter Birader bu kez, okul saatleri içinde ayakkabılarını giymeyerek çorapla dolanmasını isteyecektir...

    Günün nihayetinde, evine giderken ayakkabılarını; Baxter Birader'in odasından yeniden alarak giyebilecektir Conor...

    Üstelik aynı gün teneffüste, kendisine fiziksel saldırı uygulayan Barry; Conor'ın kantinden satın aldığı, Mars çikolatasını da elinden kapmak suretiyle, suratına sırıtarak baka baka yiyebilecektir de...

    O günün Conor açısından tek bir kazancı ise; anne ve babası birer uyuşturucu bağımlısı olan Barry ile aynı binada komşu olduğu için kendisini yakından tanıyan Darren Mulvey (Ben Carolan) ile tanışmış olmasıdır...

    ***

    Conor'ın dikkatini çeken bir diğer husus da, neredeyse hemen her gün; okulun karşısındaki binanın merdivenlerinde dikilerek bekleyen ve işsiz bir model olduğunu iddia eden Raphina'dır (Lucy Boynton)...

    Güzelliğinden etkilendiği Raphina'nın işsiz olduğunu öğrenir öğrenmez Conor, henüz öyle bir şey gerçekte var olmasa da; Raphinaya, grubunun video klipinde oynamayı teklif edecek ve ondan telefon numarasını isteyecektir...

    ***

    Derken...

    Bu son gelişme üzerine, bir grup kurmaları gerektiğini söyleyen Conor ile onun bu önerisini dikkate alarak grubun menajerliğini üstlenmeyi de kabul eden Darren; babası bir cover grubunda çalmakta olan Eamon'ı (Mark McKenna), evinde ziyaret ederler...

    Ki bu Eamon; davuldan gitara flütten tumbaya kadar bütün enstrümanları, tam bir müzisyen hakimiyetiyle çalabilmektedir...

    ***

    Depeche Mode ve Duran Duran'in müzikal tarzlarından esinlenilen, Futurist bir rock & roll grubu kurma aşamasında oldukları ve bir basçı ile davulcu aradıklarına dair ilanı da okuldaki duyuru panosuna asan üç kafadarlar; önce Ngig (Percy Chamburuka), sonra da Larry (Conor Hamilton) ile Gary'i de (Karl Rice), adını "Sing Street" koydukları gruplarına eklerler...

    Tüm provalar da, her türlü enstrümanın hazır bulunduğu Eamon'ın evinde yapılmaktadır...

    ***

    Ancak yaptıkları müziğin kayıtlarını ağabeyi Brendan'a dinlettiğinde Conor'ın karşılaştığı tepki; beklediğinin aksine, son derece olumsuzdur...

    Zira yaptıkları müzik, cover saçmalığından başka bir şey değildir...

    Ve geceyi, ağabeyinin gözetimindeki müzik eğitimi ile geçiren Conor; grubun, klip çekilebilir kıvamda olduğuna inandıkları ilk özgün bestesine de imzasını atacaktır...

    Dakika 25...

    Soundtrack'inde yer alan müziklerinin, kulakların pasını sileceği filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; severek izleyeceklerini umduğumuz, 81 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

    Keyifli seyirler,
    Engin Yüksel
    Engin Yüksel

    Takipçi 1.458 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    5 Nisan 2017 tarihinde eklendi
    klasik bir gençlik filmi beklerken ergenlik çağındaki bir gencin hayata ve hayallerine tutunma mücadelesini anlatan bambaşka bir gençlik filmi ortaya çıkmış 7/10
    emre
    emre

    29 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    27 Temmuz 2020 tarihinde eklendi
    Güzel bir gençlik filmi müzik performansları iyiydi filmin atmosferi içine çekiyor bence başarılı buldum beklentilerimin üzerinde
    7.7/10
    Ahmet Kaan Solmaz
    Ahmet Kaan Solmaz

    14 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    9 Temmuz 2020 tarihinde eklendi
    Film güzel kısa su gibi akacak bir film. Müzikleri güzel. Değişik bir konusu var. Eğer ergenlik çağındaysanız sizi mutlu edecek bir film. Ama diğer türlüde çok birşey beklememek lazım. Boş vakitte izlenebilecek size çok şey katmayacak bir film.
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top