Ben O Değilim’in hikayesini anlatmak, filmin kendisini seyretmek kadar zor esasında. Kırklı yaşlarının sonundaki Nihat hiç evlenmemiş, bir fabrikanın mutfağında bulaşıkçı ve temizlikçi olarak çalışan bir adam. Nihat’ın kişilik bunalımı, seyircinin onunla tanıştığı ilk dakikadan kendini gösteriyor. Pirselimoğlu’nun tek açı – uzun planlarının da etkisiyle Nihat’ın sıradan rutin yaşantısının her detayına şahitlik ediyoruz: Sabah fakirhanesinde uyanıyor, işine gidiyor, işinden eve geliyor, basit bir yemek yapıp yiyor, televizyon seyrediyor ve tekrar uyuyor. Sosyal yaşantısı iş yerindeki iki arkadaşının onu evin önünden alıp fahişeye götürmesinden ibaret fakat Nihat’ın buna da istekli olduğunu söylemek fazlasıyla zor. Onun bunalımlı hayatında ufak bir değişiklik yapacak şey ise çalıştığı yerde yeni işe başlayan Ayşe’nin Nihat üzerindeki dikkati. Ayşe’nin kocası hapiste olduğu için iş yerinde dedikodu çıkıyor fakat genç kadının bunu kafasına pek taktığı yok; onun tek hedefi iş arkadaşı Nihat’ın ilgisini çekebilmek çünkü Nihat, Ayşe’nin hapisteki kocasının birebir kopyası. İkilinin ilişkisi Ayşe’nin istediği yönde ilerlese de ardı arkası kesilmeyen olaylar her bir noktası, başlangıca ulaşmak için bir araya gelmiş bir çemberin sonsuz döngüsüne dönüşüyor. Ortaya çıkan şeyse biraz olağanüstü, biraz halüsinatif, biraz da kafa karıştırıcı; fakat kesinlikle ürpertici bir zekanın ürünü.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.