En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Fundalina Jolie
Takipçi
178 değerlendirmeler
Takip Et!
3,5
24 Ekim 2014 tarihinde eklendi
Annabelle’e geçmeden önce, Korku Seansi & The Conjuring’i hatırlatmamak olmaz. Yaşanmış bir olaydan esinlenerek çevrilen film, bu türü sevenlerin zihninde hem özel bir tat bırakmış, hem de filmin en etkileyici karakterlerinden biri olan Annabelle’i çokça merak etmemize yol açmıştı. Annabelle, tam da bu noktadan hareketle The Conjuring’den öncesini anlatıyor.
“Annabelle”; “The Conjuring” (2013) ve “Insidious: Chapter 2” (2013) gibi James Wan filmlerinde görüntü yönetmenliği yapan John R. Leonetti’nin ikinci uzun metrajlı sinema filmi…
Senaryosunu, “It” (2017) ve “It: Chapter Two” (2019) filmlerinin senaryolarının da yazarı olan Gary Dauberman’ın yazdığı filmin yapımcılığını, Peter Safran ile James Wan birlikte üstlenmişler…
Esas olarak, “The Conjuring” (2013) ile yakalanan rüzgârdan da yararlanmak amacıyla o filmdeki Annabelle bebeğinin kökenine odaklanan filmin, 5.4/10 (112.137 oy) ve 2.9/5 (48.997 oy) olan IMDB ve Rotten Tomatoes izleyici puanı ortalamalarıyla 4.4/10 (124 yorum) ve 37/100 (27 yorum) olan Rotten Tomatoes ve Metacritic yorum ortalamaları büyük bir hayal kırıklığının habercisi gibi…
Ama kimin için?
Elbette ki, 6,5 milyon dolarlık bir bütçe ile 257 milyon dolarlık bir gişe yakalayan yapımcı şirketler New Line Cinema, Atomic Monster Productions (kurucusu James Wan) ve The Safran Company (kurucusu Peter Safran) için olmadığı çok açık…
O halde gelin bu sorunun da yanıtını bulabilmek umuduyla, her zamanki gibi önceliği yine oyuncu kadrosuna vermek suretiyle filmimize biraz daha yakından bakalım…
Annabelle Wallis, Ward Horton, Tony Amendola ve Alfre Woodard…
Aranızda; baş roldeki Mia, John, Peder Perez ve Evelyn karakterlerini canlandıran bu dört oyuncudan herhangi birinin daha önce (ve hatta daha sonra) adını duyanınız yahut da tanıyanınız olduğunu hiç sanmıyoruz… Aynen bizim gibi…
Başroldeki bu dörtlünün ortaya koydukları performansa gelince… Bunu ne siz sorun ne de biz söyleyelim…
Yoksa yazacaklarımız ne bize ne de bu mecraya yakışmayacak…
Filmin teknik kısmına hiç girmiyoruz… Zira orada herhangi bir sorun yok… Zaten bu işten anlayan hiç kimse de “Hush” (2016) da Mike Flanagan ile çalışan görüntü yönetmeni James Kniest veya Paul Thomas Anderson ve Jim Jarmusch gibi ustalarla birlikte film çeken Bob Ziembicki yahut “The Maze Runner” (2014) da da sanat yönetmenliği yapan Douglas Cumming’in de dâhil olduğu bir kadrodan kötü bir iş çıkmasını beklemez…
Bizce bu filmin asıl sorunu, son derece baştan savma yazılmış olan senaryosun da…
Başta da söylediğimiz gibi, esas amaç “The Conjuring” (2013) ile yakalanan rüzgârdan yararlanmak olduğu için “Annabelle”, bu filmden hemen bir yıl sonra apar topar vizyona sokulmuş…
Nasılsa, hazır elde ilgi odağı olmuş bir Annabelle bebeği teması var… Buna bir de, günah keçisi olarak anne ve kadın olması nedeniyle hata yaparak doğaüstü güçleri harekete geçirme potansiyeli yüksek olan Mia karakteri de eklenince… Artık kim tutar Gary Dauberman’ı… Yaz, yaza bildiğin gibi…
Ama gel ve gör ki, günün sonunda yapımcılarına çuval dolusu para kazandırmış olmasına rağmen sinema adına son derece zayıf bir iş çıkmış ortaya…
Sonuç olarak, çok net bir “izleyin” ya da “izlemeyin” önerisinde bulunmayacağımız bu “vasat” film için puanımız 2 olacak… Yani izlemek konusundaki keyfiyet, tamamen size ve tercihlerinize kalmış durumda…
Son bir not: Tüm hakları bize ait olan bu yorumun orijinali; bir başka mecrada tarafımızca, 18 Eylül 2018 günü saat 01.00’da yazılarak paylaşılmıştır...
Film kesinlikle başarılı. Sinemada izlemek ayrı bir gerilim havası yaratıyor. Bazı sahneler gerçekten aradığımız ve özlediğimiz korku tadında. Korku Seansını izlemiş bir kişi olarak bu filmi de devam filmi gibi görmekteyim.
gerçek hikaye diyor.. Ya klasik uzun bayık sahneli ve efektlerle ani şeylerle korkutan korku filmlerinden… oyuncağın içine şeytan kaçma falan filan.. Korku seansı filmiylede alakalı… çok sıradan bir film
Korku seans ' ı filmi ,gerçek kayda geçmiş raporlar ile senaryo edilerek filme alınmış ve bu film içindeki bazı konular( bebekler, rahibeler, tablolar v.s gibi unsurlar yönetmen tarafından ) tekrar ele alınarak sinema filmi haline getirilmiş.Hikaye içindeki bebek figürüne ilk bakışta . bu tür korku filmleri içinde unutulmazlar arasında bulunan '' Chukky bebe '' ğe atıfta bulunur gibi olunsa da , hiç ilgisi olmadığını göreceksiniz. Film emsalleri arasında oldukça vasat, bol bol ani görüntüler ve gereksiz ses efektleri ile abartılmış ve bu sebeple korku yaratılmaya çalışılmış bu yüzdende sıradanlaşmış bir film.
The Conjuring filmini izlerken tanışmış olduğumuz Chucky'e taş çıkartan bebeğimiz Annabelle'i ilk gördüğümde geçmişte yaşanmış hikayeyi merak etmiştim.Zaten James Wan bunu daha önceden belirlemiş olsa gerek bu karakterin filminin yapılacağını söyledi ve bugün sıcağı sıcağına filmi izledim. Açıkçası yer yer sıkıldığım oldu ama yönetmen gerçekten klişelerden uzak durmaya çalışmış ki ben bir korku-gerilim fanatiği olarak tahminlerimde ters köşe oldum diyebilirim. Avına sinsice yaklaşırcasına yönetmen bizleri gerilimin tavan yaptığı noktalara yavaş yavaş hazırlıyor ve gerçekten izlerken gerilim kendi açımdan hat safhadaydı.Filmin konusu dışında aslında benim beğendiğim nokta film için seçilen yetmişli yıllar filme gerçekten ayrı bir hava katıyor.Kısacası filmin sonlarına doğru film beni fazlasıyla memnun etti.Gitmek isteyenler gerçekten beyazperdenin eleştirisini dikkate alarak gitsinler pişman olmazlar.Tabi filmin yarısında çıkmak istemiyorsanız ve de korku-gerilim fanatiği değilseniz bir şey diyemem.The Conjuring 2 filminin çıkacağı vakte daha çok var ama bu Annabelle pekte unutulmayacak gibi kim bilir belki bu devam filminde bebeğimiz camın içinden fırlayabilir...
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.