Senaryosu, Joe Barton, Mark Denton ve Jonny Stockwood tarafından Kevin Brooks’un aynı isimli romanından (2010) uyarlanarak yazılan “iBoy”, yönetmen koltuğunda Adam Randall’ın oturduğu bir drama…
27 Ocak 2017 tarihinde Netflix platformunda yayın akışına dâhil edilerek vizyona sokulan filmin, 6.0/10 (18.089 oy) ve 3.1/5 (759 oy) olan IMDB ve Rotten Tomatoes izleyici puanı ortalamalarıyla 5.6/10 (13 yorum) ve 50/100 (5 yorum) olan Rotten Tomatoes ve Metacritic yorum ortalamaları, oylamaya katılan sayılarının düşük olması nedeniyle doğru fikir vermekten oldukça uzak…
O nedenle bizde başrol karakteri “İBoy / Tom”un, “Superman”, “Batman”, “Spider – Man” yahut da Marvel evrenin kötülerle savaşan diğer kahramanlarının, hoplayan zıplayan değil ama teknoloji ile donatılmış Londralı bir kenar mahalle ergeni biçiminde resmedildiği bu filmi, her zamanki gibi önceliği oyuncu kadrosuna vermek suretiyle bizzat kendimiz mercek altına alarak incelemeye ardından da puanlamaya çalışacağız…
Bunun için de, paranın büyük bir kısmını götürdüğünü düşündüğümüz Outpost VFX ve tabii teknisyenleri tarafından sağlanan başarılı görsel efektlerine karşın oldukça mütevazı bir bütçeyle çekildiği her halinden belli olan filme ilişkin ilk tespitimizi, sonrasında da naçizane ilk önerimizi paylaşalım istiyoruz…
Bu bağlamda da işe; karşımızdakinin, hele ki türün de meraklısıysanız, mevsim meyvelerinden oluşan atıştırmalıklar ile çay ve kahve eşliğinde sizin için keyifle izlenebilecek hafta sonu filmlerden biri olduğunu söyleyerek başlayabiliriz…
Fakat ne yazık ki tespitimizdeki bu öneriyi, içerdiği bol miktardaki okkalı küfrün yanı sıra marihuana kullanımı ve mastürbasyon da bulunduran sahneler nedeniyle “ailecek birlikte izlenebilir” olarak genişletemiyoruz…
Elbette büyük oranda bu durum, Kevin Brooks’un sınıfsal bir bakış açısına da sahip olan aynı isimli çok satan romanından uyarlanan filmin hikâyesinden kaynaklanıyor…
Zira söz konusu hikâyenin odağındaki insanlar yaşamlarını, Londra’nın göbeğinde “para ezerek” değil uyuşturucu çetelerinin hâkimiyet kurduğu semtlerdeki toplu konutlar bölgesinde “ayakta kalmaya çalışarak” sürdürüyor ve o yüzden de sofralarını kent merkezindeki lüks restoranlar yerine, muhteşem Londra manzaralı gökdelenlerin çatısındaki “Gökyüzü Sofralarında”, Orhan Veli’nin o ölümsüz şiirindeki gibi “Bedava” kurmayı tercih ediyorlar…
Aslında ne de güzel betimlemiş büyük ozan, sadece çok küçük bir azınlığın mutlu olduğu bu sefil hayatı şu sözlerle:
Bedava yaşıyoruz, bedava;
Hava bedava, bulut bedava;
Dere tepe bedava;
Yağmur çamur bedava;
Otomobillerin dışı,
Sinemaların kapısı,
Camekanlar bedava;
Peynir ekmek değil ama
Acı su bedava;
Kelle fiyatına hürriyet,
Esirlik bedava;
Bedava yaşıyoruz, bedava.
Kimi sahneleri iyice sertleşen şiddet ve mücadele de dolu olan bu bol koşuşturmacalı filmin oyuncu kadrosuna bakınca:
Sinema olarak sürekli bir yükseliş trendi içine girmiş olan baş rollerdeki Bill Milner ve Miranda Richardson’ın performansları bize göre yeterince iyiydi…
Ki, aynı çerçeveden bakılarak değerlendirildiğinde, yan karakterlerdeki Miranda Richardson, Rory Kinnear, Jordan Bolger, Charley Palmer Rothwell, Armin Karima, McKell David ve Aymen Hamdouchi gibi isimlerinde kötü oynadıkları söylenilemez…
Belki, yine klasik bir laf olacak ama diğer yorumlarımızda olduğu gibi “spoiler vermeden” yazılmayanları yazmaya, anlatılmayanları anlatmaya, söylenilmeyenleri söylemeye çalıştığımız bu satırlar filme ilişkin ilk tespitimiz olsun…
İlk önerimize gelince:
O hakkımızı da bu kez; aksiyon ve maceranın büyük bütçeli Hollywood prodüksiyonlarından ibaret olmadığını bilen sinemasever dostlara, “İzleme listelerinizde, bu türden bağımsız filmlere de yer vermeyi unutmayın” diye seslenerek kullanmak isteriz…
Sonuç olarak, kendi değerlendirme sistemimiz içinde puan olarak 3 verdiğimiz bu film için önerimiz de, olumsuz yorum ve puanlara aldırmadan “bir şans da siz verebilirsiniz” şeklinde olacak…
Keyifli seyirler,
Son bir not:
Tüm hakları bize ait olan bu yorumun orijinali; bir başka mecrada tarafımızca, 13 Ocak 2020 günü saat 21.43’de yazılarak paylaşılmıştır...