En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
KaliteTAKİP
Takipçi
873 değerlendirmeler
Takip Et!
4,5
16 Mart 2014 tarihinde eklendi
aslına bakılırsa bende bu filmi ilk filme göre daha iyi buldum belkide en güzel tarafı ilk filme göre daha zekice yapılmış espriler var bide gerçekten x partiye yeterli oranda özellikle de gezi olaylarına değinmesi çok zekice kurgulanmış diyebilirim şiddetle tavsiye ederim pişman olmazsınız iyi seyirler...
İlkinden öncesini anlatan devam filmi benzer konular etrafında dönüyor,zaman zaman güldürüyor sonlara doğru biraz sıkıyor ama toplamda ortalama bir komedi sunuyor bize. Sermiyan Midyat'ın yazarlık yeteneği yine kendini gösterirken oynadığı karakter Faruk'un daha ön planda olması da iyi olmuş bence...
sermiyan midyat bunu neden yapıyor anlayabilmiş değilim. birinci filmde anlamsız bir mayın sahnesi ikinci filmde ise dişlerin arasına sıkışan lokum sahnesi sinirlerimi bozdu. politik göndermeler ile baya baya giydirmiş X partisine. bu da hoş bir espri anlayışı çıkartmış ortaya. birinci filmin dillere destan daye miro müziğinin tadını alamayacağınızı belirtmek de son cümlem olsun.
Ben filmi çok beğendim ilk filmin aksine komedi dolu bir film olmuş, Filmin bir çok yerinde bolca güldüm en beğendiği sahne ise kız isteme sahnesi kesinlikle izlenmesi gereken bir yerli yapım.
Konu olarak ilkine benziyor pek yenilik içermiyor ama beklediğim gibi komik buldum,sonuna kadar eğlendirdi amaçla izlenirse herkes memnun olur ilki biraz daha iyiydi 7/10
Sermiyan MİDYAT'ın bitiş filmidir. İnanın koca filmde tebessümlük de olsa bir yan yok. Tamamen maddi çerçevede düşünülüp seyirci avlamak aptal yerine koymak için yapılmış. Filmin ilki kanımca iyiydi yani eğlendirdi insanları. Lakin bu film tam bir felaket. Puan hak etmiyor...
İlk filmine verip veriştirmiştim ama bu sefer bir nebze daha iyi olmuş. Özellikle biz (ortalama) izleyicilerin zeka seviyesinin basit esprilere prim vermiyeceğeni nihayet anlamışlar. Bir de S.M. bunu gözümüze sokarak filmde "ben süper zeki esprik yapıyom" demese daha iyi olurdu. Dede filme neşe kattı. Aynı şekilde Ferhat'ta şiveyi süper yapıyor. Bir daha çekilecekse bunların rolü arttırılmalı yada şiveyi düzgün yapabile oyuncularla çalışılmalı. Çünkü filmde özellikle "oğırbi" yani güle güle kelimesini "uğurbey" gibi söyledikleri zaman tüylerim diken diken oluyor. Eğlendirici fakat bir vizontele değil ama hiç değil.
Filmi ben de ilk film gibi olacak zannettim ama film daya iyi çıktı. Yani ilk filmden daha iyi ve komik. Gerçi senaryosu falan yine biraz kısa yapmışlar. Sonu yine ilk film gibi bitiyor ama mutlu. Sonuç olarak filmin senaryosu yine eksik, ama ilk filmden daha komik ve keyifli. Daha komik. İyi vakit geçirmek isteyip gülmek isteyenlere tavsiyemdir. 3/5
İlk filmi o kadar olumsuz değerlendirmelere rağmen çok sevmiştim ve çokta gülüp eğlenmiş bu filmde pek öyle olmadı an Midyat, sadece güldüreyim diye birkaç zeki espri dışında kaba komediden yararlanmış.Özellikle de en çok Fehime üstünden alay ederek kadınlara biraz haksızlık etmiş.Ve salonda en çok buna gülüyor.
Filmin diyalogları kesinlikle kıvrak bir zeka ürünü. Göndermeli, hicivli ve alaycı bir dili var. O bölgenin insanının komik tarafını çok iyi yansıtmış. Sıkmayan bir gişe filmi.
İlk filmini seyretmeden, serinin ikinci filmini izlemek biraz saçma kaçacak ama olsun, ben ilk filmini seyretmeden -ki hâla seyretme şansım olmadı- ikinci filmini izledim, beğendim. Zaten ilk filmden önce izlenmesi gereken seri olmuş -Hobbit gibi- öncesini anlatıyor sonuçta.
''Tek amacı kasabadaki çocuklara eğtim vermek olan Xate(Demet Akbağ), eşinin kitap okumasından dolayı hapse atılmasından dolayı; meydan Faruk(Sermiyan Midyat)'a kalmasın diye aday olacak. Çok beğenilen ilk filmden 10 yıl öncesini anlatıyor, rakibi yine Faruk..
Söze başlarken de dediğim gibi ilk filmi izlemeden; ikinciye başlamak biraz tuhaf oldu. Sermiyan Midyat'ın yazdığı her türlü dizi/film'i severim (Ay Lav Yu ve Güldür Güldür baş sırada). Ki zaten bu filmin senaryosunu Sermiyan Midyat yazmasaydı izler miydim? Bilemiyorum. Yani ülkemizde komedi senaryosu yazan çok senarist var fakat benim aradığım mizah anlayışında yazan senaristlerde 3 tane var toplam da ki birisi Sermiyan Midyat.
Demet Akbağ artık BKM ile klasikleşmiş isimlerden birisi. Bu da bir BKM projesi olduğu için görmemek beni şahsen şaşırtırdı. Zaten yaklaşık 30 senedir oyunculuğuyla; yeni nesil oyuncularına ilham kaynağı oluyor. Oynamadığı ne Laz rolü kaldı, ne Trakyalı... Şimdi de Mardin'li bir anneyi canlandırıyor.
Sermiyan Midyat kendisi Mardin'li olduğu için yazdığı filmlerde/dizilerde, Mardin'le ilgili espri yapar ve Mardin'de çekilir film. Bunun örneklerini Ay Lav Yu ile yaşadım ve şimdilerde yazdığı ve yeni başlayan Analı Oğulu dizisinin de konusu bu. Ki ben bu yönünü takdir de ediyorum. Birçok miletten espriler alıp, 10-15 film çekip az güldürmektense, 1 filmde çok güldürmesini tercih ederim.
Filmde çok fazla tanıdık sima var. Zaten bunlar BKM'nin bize kazandırdıkları oyuncular. Çok Güzel Hareketler Bunlar'dan beri özlediğimiz simaları bu filmde sonunda görme fırsatına eriştik. Cidden oyunculuklarından taviz vermediler.. Hele hele ayrı bir parantezi ''Gülhan Tekin''e açmak lazım. O rôl, o konuşma şekli(dublördür belki bilemiyorum) cidden filmin en komik ve en yaratıcı karakteri olmuş. Bilemiyorum, belki de Sermiyan Midyat; köyünde gördüğü bir kişiden etkilenip, eklemiştir bu karakteri filme.
Filmde dikkatimi çeken diğer bir nokta ise Mardin'in güzelliği.. Hani her senarist, her yönetmen, her yapımcı veya dizi/sinema projeleriyle uğraşan her insan kendi doğduğu yeri iyi tanıtmak ister. Ama bu apayrı bir şey olmuş. Evlerinden tutun, insanlarına kadar... Cidden etkilendim diyebilirim Midyat'tan. Sırf şu filmi izledikten sonra bile orayı ziyaret eden çok fazla sayıda insan vardır..
Türkiye'nin gururlarından biri olan Arda Turan filmde az ama öz çıkıyor. Zaten bundan başka da rôl verilemezdi herhalde kendisine.. Gişe başarısının yüksek olmasının bir nedeni de budur bence.
Film güldürmenin yanında bir de ders veriyor. Filmi başından beri dikkatlice takip edenler, filmin sonuna yaklaşıldığında (2-3 dakika kala) verilen dersi anlayacaklardır. Orayı pas geçemedim çünkü cidden etkilendim yani orada. 'Deyim yerindeyse' diye kullanacak bir deyim bile bulamadım..
Ve son olarak dikkatimi çeken son nokta ise Sermiyan Midyat'ın senaryoda kendi ismiyle alay etmesiydi. ''Sermiyan ne ya? Öyle isim mi olurmuş!'' gibilerinden sözler sarf ettiği o sahne de baya komikti. Kız isteme sahnesi ise efsaneviydi zaten, başından sonuna kadar gülmüşümdür.
Beni çok fazla güldürdü. Son zamanlarda fazla gülemiyordum Türk filmlerine, bu iyi geldi. 9,5/10
Çok eğlenceli bir filmdi. Uzun zamandır bir türk filminde bu kadar eğlenmemiştim. Bir demet tiyatro espirileri tadında güzel espiriler vardı. Diyaloglar çok akıllıca yazılmış. Faruk karakteri bazen abartıya kaçmış ama yine de filme gölge düşürmemiş. Emeği geçenlere teşekkür ederim.
Ne yazık ki çok kötü bir film olmuş. Emeğe saygısızlık etmek istemem ama emeğe yazık. İki filmi birden izlemiş biri olarak söyleyebilirim ki filmleri başarısız kılan nedenler ortak: Bir kere konu aynı; belediye başkanlığı yarışı ve iyiyle kötünün yarışından öteye götürülemeyen bir yarış halihazırdaki. İkincisi şive müthiş abartılı. İyiler katışıksız iyi ve öğretici, kötüler alabildiğine kötü. Faruk film boyunca baş ağrıtacak kadar gürültülü. Tüm bunların üstüne; kadına hakaretten mizah çıkarılmaya çalışılması komediyi trajediye dönüştüren en önemli unsur. Hepsi görmezden gelinebilir ama Sermiyan MİDYAT gibi bir insanın kadına hakaretten mizah üretmeye çalışması görmezden gelinemez. Sermiyan MİDYAT'ın gürültüsüz, kadına (insana) saygılı ve zarif bir mizah anlayışıyla yeni filmler çekmesini diliyorum.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.