Yüzyıllar süren komedi!
Yazar: Burçin AygünFransız sinemasının biz seyircilere en iyi şekilde sunduğu iki ayrı türden bahsedebiliriz: dram ve komedi. İki ayrı uçta yer alan bu türlere ait sağlam hikayeler, güçlü oyunculuklar ve pek tabii ince göndermeler ile izleyeni mest eden filmlerden bahsediyorum. Maalesef “sanat filmi” gibi çok yanlış bir tabire sıkıştırılmış Fransız sinemasının örneklerinden. (Sinema zaten direkt olarak sanattır, kısmına burada girmeyelim).
Toplamda 23 yılda tamamlanan bir üçlemeden bahsedeceğiz. İlk bölümü Ziyaretçiler adı ile 1993 senesinde vizyona giren, efsane oyuncu, bizlerin Leon filmi ile kalbimizi kapıveren ismi Jean Reno’nun döktürdüğü film. Yaşlı, hatta bunamış bir büyücünün hatası yüzünden 1023 senesinden 1990’larda kendini bulan iki kahramanın olabildiğine komik ve aklı başında espirilerle dolu serüveni. Reno ve Christian Clavier’in maceranın odağı olduğu seri, tahmin edebileceğiniz gibi filmin kahramanlarının yaşadıkları şoklar, bunun üzerine sebep olunan saçma sapan gelişmeler üstüneydi. Neyse ki olay günümüzün ucuz ve kaba komedi anlayışından genel olarak uzakta kaldığı için de çekiciydi.
Peki bu hafta vizyona giren Çılgın Ziyaretçiler 3: İhtilal bu konuda öncülleri kadar başarılı mı?
İlk filmin başarısının ardından 1998’de vizyona giren Ziyaretçiler 2 yine öncülü kadar beğenilmişti. Klasik olan “devam filmleri başarısız olur” döngüsünün dışında kalan yapım, bu sefer geleceğe geri dönmek zorundaki dostlarımızı perdeye konuk etti. Ve aradan geçen yıllar bu iki eski kahramanı, Şövalye Godefroy ve Jacquouille’i sinema salonlarına tekrar çağırdı. Ancak bu kez bize kadar değil, birkaç yüzyıl önceye, Fransız İhtilali günlerine, karmaşa, kaos ve bol kahkahaya.
İkinci filmden sonra kahramanlarımız hayatlarına devam ederler. Fransa’nın en ateşli günleri gelmiştir ve Şövalye Godefroy ile Şövalye adayı olan eski yamak Jacquouille’in parmakları yine en olmaz işlerin içine girecektir. Hepsinden önemlisi İki arkadaş, Montmirail ailesi ile olan bağından kurtulmak ve bu zaman döngüsünden sonsuza kadar serbest kalma niyetindedirler. Çünkü hayatın bu şekilde pek de keyifli olamayabileceğini düşünmeye başlarlar.
Malum, karşımızda 3. ve son filmimiz var. En azından verilen mesaj ve projenin Fransa’daki vizyonu öncesi estirilen hava bu yönde. Doğal olarak da hikaye artık tam anlamıyla nihayetine ermeli, kahramanlar mutlu sonralarına kavuşmalılar.
Çılgın Ziyaretçiler 3: İhtilal filmi açık konuşmak gerekirse bu konuda pek de çaba sarf etmemiş. Hatta bir bakıma bir tür köprü ya da ara filmmiş gibi davranıyor. Espiriler ise serinin önceki bölümlerinin maalesef ki gerisinde kalıyor. Özellikle de ilk yapımda, Ziyaretçiler’deki gereğine göre akıllı, gerektiğinde aptalca ama komik espirilerin, taşlamaların yerinde yeller esiyor. En büyük kabahat ise modern zamanın komedi unsurlarına yenik düşmek. Misal, gerçekleştirilen ortak yemek toplantısında yaşanan ve hafiften Recep İvedik havası estiren tercihler. Piyasada bu kadar çok örneği olan yapımlar varken, sağlam oyuncu kadrosu ve türüne göre oldukça yeterli bir bütçeyle çekilmiş, teknik olarak kusursuza şekilde yakın kameraya alınmış yapım için gereksiz denemeler.
Komedi konusunda genel olarak bir tür kısır döngüde yuvarlandığımız bu dönemde Çılgın Ziyaretçiler 3: İhtilal filmi, sevabı ve günahı ile izlenebilir, keyif veren bir çalışma.
burcinaygun@gmail.com