Hesabım
    Havana’ya Dönüş
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    3,5
    İyi
    Havana’ya Dönüş

    Havana'ya İçerden Bir Bakış!

    Yazar: Hilal Çetinder

    Laurent Cantet, festival seyircisinin yakından tanıdığı ve hiç şüphe yok ki söyleyecek sözü olan isimlerden biri. Çok sayıda festivale konuk olan Fransız yönetmen, ilk uzun metrajı ‘’İnsan Kaynakları’’ (Ressources Humanies – 1999) ve ‘’İş Yok Zaman Çok’’ (L’emplou du Temps – 2001) ile çalışma koşulları ve işsizliğe değinmiş, François Bégaudeau’nın romanından uyarladığı Altın Palmiye ödüllü ‘’Sınıf’ta (Entre Les Murs - 2008) eğitim sistemi ve çok kültürlülük gibi güncel meselelere kafa yormuştu. Önceki filmlerinden ayrılan ve yine bir roman (Joyce Carol Oates’un aynı adlı romanından) uyarlaması olan ‘’Can Ateşi’’nde (Foxfire – 2012), erkek egemen düzene karşı birleşen kadın dayanışmasını anlatmıştı.

    Edebiyat ile işbirliğine devam eden usta sinemacı, Kübalı gazeteci/yazar Leonardo Padura Fuentes ile birlikte senaryolaştırdığı son filmi ‘Havana’ya Dönüş (Retouer a Ithque)’te ise yönetmenlerinden biri olduğu ‘’Havana'da 7 Gün’’ün (7 dias  en La Habana) aksine, turistik bir gezi olmanın çok uzağında kalan, dillere destan devrim ve sosyolojisine, şöyle bir baktığımızda içki, müzik ve dansla akla gelen Küba’ya içeriden bakan bir filme imza atıyor.

    Havana’da yaşayan orta yaşlı bir grup eski arkadaşı kentin kıyı şeridinde cadde ve deniz manzaralı bir terasta buluşturan hikaye, günbatımından şafağa dek sürecek eski defterlerin açıldığı derin bir sohbete ortak ediyor bizi. Hayatının on altı yılını İspanya’da sürgünde geçiren Amadeo’nun memleketine dönüşünü kutlamak için toplanan dost meclisi özelinde Küba’daki hayata tanıklık ediyoruz.

    Devrim dönemi jenerasyonunun inançlarını, pişmanlıklarını, özlem ve hayal kırıklıklarını bir geceye hapseden Cantet, küçük dokunuşlarla kentin dokusunu usulca yerleştiriyor filme. Kimi zaman kıyı şeridinin panoramik görüntüsüyle, kimi zaman domuz kesen ya da maç izleyen çevre sakininin gürültüsüyle kimi zaman siyah fasulyeyle... Birbirleriyle ve kendileriyle hesaplaşan ve yüzleşmek zorunda kalan karakterlerine olduğu kadar, bize de nefes aldırıyor böylece... Mühendis olmasına rağmen ellerinin yanması pahasına pil montajlayan Aldo’nun annesinin hazırladığı mütevazı sofraya oturduğumuzda ise Küba’nın geçmişini ve bugününü (ve belki de geleceğini) görüyoruz. Bir yanda mücadele döneminin jenerasyonu, diğer yanda Amadeo’nun on altı yıl önce ülkeyi terk edip gitmesinden çok farklı sebeplerle göç etmek isteyen genç kuşağı...

    ‘’Havana’ya Dönüş’’ herkesin ilgisini çekecek filmlerden değil. Alıcısı için ise bol diyaloglu metni, müzikleri, Kübalı tiyatro yıldızlarından oluşan ve adeta döktüren oyuncu kadrosuyla haftanın dikkat çekici filmlerinden biri. Ülke kurtarılmaz belki, ama geçmiş ve dostluk en güzel içki sofrasında kurtarılır...

    Twitter.com/hilalcetinder

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top