Bir süper ajanın lise defteri
Yazar: Fırat AtaçYazdığımız yazılarda 'haftanın tek korkusu', 'haftanın süprizi', 'haftanın en bekleneni' gibi tanımlar yapmaya bayılırız. Ne yapalım, elimiz mahkum. Film eleştirilerinde klişelerden kurtulmayı başaranlar varsa beri gelsin. Çıtır Kaçak Tehlikeli hakkında kullanabileceğimiz bu tip bir başlık bulmak zor. Tek şansımız 'haftanın en Disney Channel yapımı filmlere benzeyen ama Disney Channel yapımı olmayan filmi' cümlesiyle sorumluluğumuzu yerine getirmek.
Kadrosunda Hailee Steinfeld, Jessica Alba ve Samuel L. Jackson gibi isimler barındıran Çıtır Kaçak Tehlikeli, casus filmleriyle lise komedisini iç içe geçirmeye çalışan bir büyüme hikayesi olma peşinde. Yetim çocuklara eğitim verip, onları bir nevi süper ajana çeviren gizli bir oluşumun parçası olan Megan, 'yaşına uygun' hayata olan özlemini dindirmeye karar veriyor. Akıllara durgunluk veren (!) bir operasyondan sonra kendini ölü gibi gösteren ve vakit kaybetmeden ilk bulduğu öğrenci değişim programına yazılan Megan'ın bundan sonraki çabası 'lise hayatı ve bu hayatın hiyerarşisine alışmaya çalışmak' oluyor.
Filmin en ve tek keyifli anında Mean Girls, Clueless ve Bring It On gibi lise komedileri vasıtasıyla 'yeni hayatına hazırlanan' Megan, kafasında yarattığı 'lise rutini' imajının kurbanı oluyor. İşin ilginç tarafı onun gibi süper ajanlığa terfi etmiş, tehlikenin kokusunu 2.5-3 kilometreden alabilen zeki bir kızın 'ilk etapta' tarumar olması.
Yarattığı profilin, üzerinde bol miktarda ok ve post it bulunan görsellerini, giyinme dolabının içine yapıştırması 'beklentilerimizin fazlalığını' açık ediyor aslında. Okul koridorlarından biyoloji sınıfına, spor salonundan yemekhaneye 'kendi okullarımız kadar' aşina olduğumuz her mekanda Megan'ın sevimli, iyi niyetli ama kesinlikle zeki olmayan bir karakter olduğunu anlıyoruz. Tıpkı filmin kendisi gibi...
Mizahınının vasatlığından ötürü gülümsetmekten aciz olan filmin, rock müzisyeni yakışıklı çocuk ve biyoloji öğretmeni üzerinden kurguladığı anlamsız eşcinsellik ve pedofili göndermeleri vasatlığı bile bayağılaştırırken, paralel hikayede akmakta olan 'geçmişin yakayı bırakmaması' da aksiyon sebebi olarak sunuluyor. Jackson ve Alba'nın temsil ettiği bu geçmiş, birbirinden pespaye aksiyon sekanslarıyla perdeye yansıdığında ' kadronun kötü kullanımı' hakkında dersler almaya başlıyoruz.
Çıtır Kaçak Tehlikeli, büyük finalini okul balosu ve popüler-popüler olmayan iki aşık arasında yapılacak seçime odaklarken, sonucunu en baştan bildiğimiz olayları ardı ardına sıraklamaktan imtina etmediğini bir kez daha bize ispatlıyor. Ne yani, seçilecek kişi yakışıklı ve karizmatik mi olacaktı?
firat_atac@hotmail.com