Yönetmen David Ayer karmaşık hikâyeyi mümkün mertebe basitlikle anlatmaya çalışmış. Bunun için de filmi 24 saat içerisinde, bir sabah şafak vaktinden ertesi günkü şafak vaktine kadar süren bir hikayeye dönüştürmüşler. Filme askeri teknik anlamında danışmanlık yapan Kevin Vance gerçekliğe bağlı kalmaya çabaladıklarını ve bunun sonucunda daha önce yapılan 2. Dünya Savaşı filmlerinin aksine öfkeli ve ilkel bir filmin ortaya çıktığını belirtiyor ve ekliyor: “Birçok İkinci Dünya Savaşı filminde ‘iyi savaş' ilişkilendirmesi vardır. Ama bu savaşta 60 milyon kişi öldü. Bu, tam olarak keşfedilmemiş bir alan. David de bu filmde bunu istemişti.”
Filmde Boyd 'Bible' Swan karakterine hayat veren Shia LaBeouf söylentilere göre çekimler sırasında hiç duş almamış ve kendi dişini yerinden sökmüş.
Bu filmle birlikte ilk kez bir İkinci Dünya Savaşı filminde hakiki Tiger I tankı kullanılmış. Film aynı zamanda İngiltere'deki Bovington Tank Müzesi'nde bulunan ve o dönemden kalıp çalışan halde olan tek tank olan Tiger 131 aracını da kullanmış.
Filmde beş ana tank kullanıldı ve bunlar M4 Sherman'ın farklı modelleriydi. Ayrıca tanklar için yakın zamanda Afganistan ve diğer savaşlarda bulunan deneyimli tank ekipleri kullanılmış.
Ekibe komuta eden Çavuş Wardaddy rolünü canlandıran Brad Pitt karakterini şu şekilde tanımlıyor: “Wardaddy, ordunun belkemiği olan çavuşları temsil ediyor. Oldukça pratik düşünen ve pragmatik biri. Tek önemsediği şey görevi bitirmek.”
Filmin çekimleri, İngiltere'de Oxfordshire bölgesi ve Londra'da gerçekleşti. Oxfordshire tarlalarında ve Hertfordshire'daki Bovindgon Havaalanı'nda yapılan çekimler 12 haftada tamamlandı.
Yapımcılar savaşta yer almış gazilerden yardım almanın önemli bir adım olarak görmüşler ve Block, QED ve Pitt savaş gazileriyle toplantı düzenlemiş. İçlerinden dört kişi oyuncularla konuşarak gerçek savaş anılarını ve deneyimlerini paylaşmış.