gerektiği yerde gerilim,gerektiği yerde mizah ve gerektiği yerde aksiyonu harmanlamanın en büyük ustalarının başında gelen hitchcocktan hoş bir eser daha.belki hitchcock denince çoğunluk sinema seyircisinin aklına gelen ilk filmlerden değil fakat uzun süredir merak ettiğim ve sonunda da memnun kaldığım bir eser.margaret lockwood ve michael redgrave çok uyumlu bir ikili oluşturmuşlar.rahatlıkla önerebileceğim eğlenceli,sıkmayan ve sürükleyici bir film.özellikle ortalarında "merak" duygusu da tavan yapıyor bu eğlencenin arasında.büyük yönetmen yine kamera önüne de geçmiş,yanlış görmediysem finale doğru trenin ingiltereye indiği istasyon sahnesinde sıradan bir yolcu olarak saniyelik gözüküyor.the lady vanishes hafif bir sinema deneyimi,ve hoş vakit geçirtiyor.
Şimdi bizim için kötü görünse de bu filmin görselliği, kar manzaraları, maketleri bana çok sevimli geliyor. Yine bir casusluk öyküsü, bir komplo ve olaylara istemeden karışıp onu çözmek zorunda kalan bir kişi, bu sefer bir kadın. Usta yine döktürmüş ve o dönemin izleyicisini şaşırtmış. Tek bir mekanda, bir trende geçmesine rağmen bu dar mekanı başarıyla kullanmış. Dağları, taşları, şehirleri, yolları kullanıp da 2 sahneyi bir araya getiremeyen bizim ?yönetemeyenlerimize? ders olarak zorla izlettirilsin...
Üstadın ilk dönemlerindeki iyi filmlerinden biri, onun tarzını oluşturacak filmlere giden aşamada önemli bir basamak. Bir denemedir olarakta bakılabilir filme.Filmde komedi öğesi kendisini bir hayli hissettirir. Anlatım olarak son derece başarılı bir film. Görüntü kullanımı ve seçimi açısından da son derece başarılı bir film. Hitchcockvari öğelerin rahatlıkla görülebileceği bir film aynı zamanda. İzleyicinin film üzerindeki konumunu belirleyen özelliği bu filmde de görülüyor. Yine izleyiciye heyecan verecek öğeleri göstermesi, bunu kullanması ya da göstermesine rağmen izleyiciyi ters köşeye yatırması gibi meziyetleri bu filmde de görülmekte.Sonuçta ilk dönem filmi olarak ?The 39 Steps? filmini çok çok başarılı bulmama rağmen, bu filmde bir hayli başarılı diyebilirim???Hepimiz tanrı kaldık, kimse mutluyum demesin??
işte büyük ustanın en iyi filmi arkadaşlar.1938 yılına göre inanılmaz bir film.müthiş bir zeka ürünü.heyecan,aksiyon,gerilim ve mizahın her kareye işlendiği sürükleyici bir başyapıt.
alışılmış alfred hitchcock kalıplarının dışında 1938 yapımı mükemmel bir film.komediden gerilime hatta siyasete kadar birçok unsura değinen,yapıldığı zamanın çok ilerisinde bir başyapıt.
Margaret Lockwood ve Michael Redgrave’in karşılıklı döktürdükleri gerçek bir Hitchcock klasiği.Birçok filme esin kaynağı olmuş(En son Jodie Foster’ın Uçuş Planı) senaryosuyla, Hitchcock’un yine bütün film boyunca seyirciyle oynadığı, arada harikulade mizah öğelerinin de bulunduğu nefis bir yapım.
Alfred Hitchcock...Onun için ne söylense azdır...O gerçekten değil sinemaya,tar,he mal olmuş bir sanatçı...Kaybolan Kadın filminin tarihine bakın 1938;düşünün Türkiyede Atatürkümüzün vefat ettiği yıl,o kadar eski ancak gel gelelim ki o kadar eski olmasına rağmen kusursuz ve enfes bir film...Şu anki filmlerin çoğundan bile daha iyi...Benim en favori yönetmenim olan Hitchcockla ilgili tek bir şey sötleyebilirim o gerçekten de sinemayı seven ve işini tutkuyla yapan biriydi keşke hayatta olsaydı da gerçek sinema nasıl olur Sinema dünyasına tekrar gösterebilseydi,açıkçası onu kişisel olarak tanımasam da çok özlüyorum...
ustanın ilk dönem filmlerini çok daha fazla severim nedense. sanki ingilterede o ilk zmanlarda çektiği filmler kendini daha çok yansıtır gibi geliyor bana. lady vanishes favorilerimden biridir. düşünüyorum da aslında oldukça sıradan bir konu, günümüzde binlerce örneği var, ama alfred hitchcock'un sinema dili bu senaryoyu mükemmel kılmış işte :)
Bir romantik komedi gibi başlayan zamanla kim doğruyu söylüyora neler oluyor dediğimiz bir gerilime sonuda komplolarla dolu bir ajan filmine dönüyorki bazı ayrıntılar üzerinde durulsa yada teknik olarak(çatışma sahneleri) bu kadar kötü olmasa bir başyapıt çıkabilirmiş.
1938’de yönetmenine new york film eleştirmenleri tarafından en iyi yönetmen ödülünü kazandıran, nazarımda hitchcock ’un en eğlendirici gerilim filmi olan kaybolan kadın muhakkak yönetmenin en iyi filmi olmasada rahatlıkla hitchcock’unen iyi ilk 10 filmi arasına girebilir kanaatindeyim...
Hitchcock’un ilk dönemlerinden bir film.Film ilk başlarda çok sıradan bir hikaye gibi başlıyor.Belli bir süreye kadar amacın ne oldugunu anlayamıyorsunuz yani kaybolanın kim ve neden kayboldugunu.İşte bu aralarda Hictcock tarzını pek belli etmiyor.Bir an geliyor ki Hitchc0ck sinemasına duyduğunuz aşk tekrar alevleniyor.Filmi izledikten sonra şu yorumu yapmanız pek ilginç olmaz herhalde'bir kadın bir erkeği nasıl bu kadar kolay satabiliyor.'
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.