Tehlikeyle Flört eleştirileri

Senaryosunu Flört ile Murat Özsoy'un kaleme aldıkları ve yönetmen koltuğunda da ilk uzun metrajlı (debut) sinema filmini çeken Murat Şenöy'ün oturmakta olduğu "Tehlikeyle Flört", müzikal bir suç komedisi olarak geliyor karşımıza...

***

Gelin isterseniz, oldukça düşük bir bütçe ile çekildiği her halinden belli olan bu filme biraz daha yakından bakalım...

***

Ozan (Ozan Kotra), Timsah (Timsah) ve Çağatay'dan (Çağatay Kehribar) oluşan ve yakın semtlerdeki düğünlerde...

Bilindik meşhur parçaların sıradan "yeniden icraları (cover)" yerine...

Kimselere bir türlü beğendiremedikleri...

Kendi besteledikleri özgün şarkıları çalarak para kazanma gayreti içindeki Flört grubunun üyelerinden Ozan...

Son gösterilerinin finalindeki selamlama esnasında...

Karşılarındaki masada...

Damadın yanında oturmakta olan geline öpücük gönderince...

Çok fena dayak da yiyerek...

Salondan dışarıya atılırlar...

***

Zaten...

Gerek Timsah'ın annesi Nevale (Güzin Usta)...

Gerek Çağatay'ın karısı Mualla (Ayta Sözeri)...

Ve gerekse de Ozan'ın babası Fethi (Mahmut Gökgöz)...

***

Her ne kadar Flört'ün üç kafadarı...

"Plak çıkınca göreceksiniz..." iddiasında bulunsalar da...

Onların yaptıkları işe...

Tümden karşı olup kendilerinden...

Bir an önce birer sahici baltaya sap olmalarını isteseler de...

***

Ertesi sabah...

Doğrudan soluğu...

Müziklerinin demosunu dinletecekleri...

Plak yapımcısı Şehmuz'un (Ezel Akay) mekanında alırlar...

***

Ama ne yazık ki...

Her seferinde olduğu gibi...

Bu kez de terslenerek geri gönderilirlerken...

***

Şarkılarının kayıtlarını yaptıkları stüdyonun sahibi Ata'da (Ata Akdağ) artık...

O güne kadar kuruş para ödememeleri sebebiyle...

Kendileriyle çalışmama ve mevcut kayıtların master CD'sini teslim etmeme kararı almıştır...

***

Hal böyle olunca da...

Çare olarak geriye...

Timsah'ın aklına gelen fikre göre kendilerine bir tek...

Ünlü milyarder Suat Hepgüler'in (Fuat Güner) yeni kurup...

Televizyonlarda açılışını yapacağını duyurduğu banka şubesini soymak kalmıştır...

***

Sırf o nedenle de...

Sabahın erken saatlerinde...

Deneyiminden yararlanmak amacıyla...

Banka soyup on seneye yakın bir süre hapis yatmış olan büfeci Burhan'ın (Cihat Tamer) yanına giderler...

***

Ki...

O da onları...

Suat Hepgüler'in adını duyar duymaz...

Hiçbir tereddüt göstermeksizin Sırrı'ya (Mete Horozoğlu) yönlendirecek...

***

Ancak üç kafadar...

Burhan'a inanmadıkları için...

Ata'ya ödeyecekleri 1.000-1.500 TL'yi bir yerlerden bulup...

Albümlerini tamamlayarak...

Şehmuz dışındaki bir başka yapımcıya gitme iradesinde anlaşsalar da...

***

Ozan'ın balayının beşinci gününde bir başkasıyla aldattığı...

Boşandığı şirket avukatı karısı Aylin (Sema Şimşek) dahil...

Kimseden destek görmezler...

***

O yüzden de...

Söz konusu parayı...

Yine çaresiz Nevale, Mualla ve Fethi'den...

Bir şekilde temin eder etmez...

Ata'nın stüdyoya doğru yola koyulduklarında karşılarına...

Kendilerini banka soygununa azmettirecek olan...

Büfeci Burhan'ın Sırrı'sı çıkıverir...

Dakika 35...

***

Mevzuya...

Timsah'ın sevdalandığı komşusu Suzan (Başak Daşman) ile onun eski sevgilisi polis amiri Zafer'in de (Tuğrul Tülek) dahil olacakları filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; ters köşe sürprizleri de bünyesinde barındıran, oldukça eğlenceli...

60 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

***

Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...

25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

Keyifli seyirler,

Kopukluklar, sahnelerin abartılmışlığı ve kalitesiz espriler var filmde. Yine de sizi içine çeken ve güzel müzikler içeren bir film olmuş. Pop müzikle geçilen dalga sahnesi de güzeldi. Mekan seçimleri ve kamera açıları korku filmlerinden daha başarılı ki bir komedi filminde genelde sahneler özensiz seçilir. Bu seçimle diğer komedi filmlerinin önüne geçmişler ama dört dörtlük bir film değil.

son dönemlerde cekilen en iyi yerli filmlerden biri oyunculuklar kurgu senaryo harikaydı hollywood tadında bir komediydi