Star Wars: Skywalker'ın Yükselişi: Basın eleştirileri
Star Wars: Skywalker'ın Yükselişi
Ortalama puan
2,8
yayın
T24
Hurriyet
Gazete Duvar
Habertürk
Milliyet
Her dergi ve gazetenin puanlama sistemi farklı olduğu için, Beyazperde, puanları 0.5 - 5 yıldız üzerinden, kendi barometresine göre vermiştir.
Basın Eleştirisi
T24
Yazar: Atilla Dorsay
Güç Uyanıyor bölümünü de yönetmiş olan J. J. Abrams'ın çektiği bu yeni macera, temelde tüm o son bölümlerin yaptığını yapıyor. Yani yeni kahramanlar, yeni eylemler ve daha gelişkin bir teknolojiyle efsaneye saygıyı birleştiriyor. Böylece bir yanda en başlardan gelenler var. Örneğin ikiz kardeşler, 'general' Leia Organa ve ikizi Luke Skywalker. İlk bölümlerin güzel prensesini oynayan Carrie Fisher 2016'da ölmüştü. Ama bu filmde var; hem de uzunca gözüküyor. Ancak yaşlanmış haliyle..Son bölümlerden mi derlenmiş, yoksa filmin hemen öncesinde mi çekilmiş?Tam olarak belli değil! Son bölümlerde hikaye gereği ölen Han Solo- Harrison Ford ve Luke Skywalker- Mark Hamill de bu filmde karşımıza geliyorlar. Bugünkü halleriyle...Ve perdeden bir nostalji rüzgarı esiyor. Hepimizi etkileyen...Zaten bir eleştirmen şöyle yazmamış mı: "The nostalgia is strong, even if the narrative force is weak- Anlatım gücü zayıf olsa da nostaljisi güçlü bir film!"...
Eleştirinin tamamı için: T24
Hurriyet
Yazar: Uğur Vardan
Skywalker’ın Yükselişi’ Batılı sinema yazarlarınca pek beğenmedi ve “Seri böyle bir sonu hak etmiyor” mealindeki yorumlar eşliğinde J.J. Abrams’ın rejisi eleştirildi. Doğrusu, ben filmin bu denli kötü olduğu kanısında değilim. Problemlerse şöyle: ‘Kylo Ren’le ‘Rey’ arasındaki düello sayısı fazla ve bu, final çatışmasına yönelik heyecanı azaltıyor. Ama zaten finalde de görüyoruz ki asıl dert başka ve mücadelenin ayakları da farklı.
Eleştirinin tamamı için: Hurriyet
Gazete Duvar
Yazar: Şenay Aydemir
J.J.Abrams hem serinin hem de türün vazgeçilmezlerine başvurmakta sakınca görmüyor. Tamamlanması gereken bir misyona odaklanıp, bu misyona ulaşmak için atlatılan badireleri görselleştirirken maharetli kuşkusuz. Ancak, üç filmi bir arada düşündüğümüzde, yukarıda andığım isimlerin yanına Finn ve Poe’yu da ekleyerek söyleyebiliriz ki karakterlerinin kim olduklarıyla, önceki filmlerde seyirciyle nasıl bir ilişki kurduklarıyla pek fazla ilgilenmiyor açıkçası.
Eleştirinin tamamı için: Gazete Duvar
Habertürk
Yazar: Mehmet Açar
Kuşkusuz bir aksiyon filmi olarak gayet iyi... İki buçuk saatin nasıl geçtiğini anlamak zor. Ama beni sürükleyen kesinlikle karakterler ya da hikaye değildi. Sadece hareket ve ritm duygusuydu. Sahneler akıp gitti ama hikayede bana dokunan çok fazla bir şey olmadı. Her şey geçmiş filmlerin bir gölgesi gibiydi... Bu film gişede ne yaparsa yapsın Lucas Film'in bundan sonraki filmler konusunda çok daha cesaretli olması gerekiyor. Yeni üçlemeler ve filmlerde yine aynı mantıktan hareket ederlerse, Star Wars kendi kendinin karikatürü haline gelebilir... Seyirci tanıdık, bildik dünyaları sever ama orada neler yaşanacağını hissetmeye başlarsa ilgisini tümden kaybeder...
Eleştirinin tamamı için: Habertürk
Milliyet
Yazar: Nil Kural
2015 yapımı filmde olduğu gibi yönetmen koltuğunda J.J. Abrams’ın oturduğu üçüncü film, serinin yeni karakterlerinin beklenen derinliğe ulaşamadığını ve serinin önceki Star Wars evreninin mirasından yararlandığını kanıtlıyor. Çünkü filmin duygusal etkiye en çok sahip sahneleri bir kez daha ziyaret eden eski Star Wars karakterlerinin arzı endam ettikleri anlar. Filmde, seride sıklıkla tekrarlanırken bir hikaye örgüsü takip edilirken J. J. Abrams, özel efektler, başarılı tasarımlar ve seriye sadakat gibi alanlardaki gücünü hikayenin ritmi ve duygusunu ayarlamaya yansıtamıyor. Dolayısıyla “Star Wars” fenomeninin beklenen heyecanı yaratamayan ve Star Wars evrenine unutulmaz karakterler veya anlar armağan edemeyen bir final yaptığı söylenebilir.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.
T24
Güç Uyanıyor bölümünü de yönetmiş olan J. J. Abrams'ın çektiği bu yeni macera, temelde tüm o son bölümlerin yaptığını yapıyor. Yani yeni kahramanlar, yeni eylemler ve daha gelişkin bir teknolojiyle efsaneye saygıyı birleştiriyor. Böylece bir yanda en başlardan gelenler var. Örneğin ikiz kardeşler, 'general' Leia Organa ve ikizi Luke Skywalker. İlk bölümlerin güzel prensesini oynayan Carrie Fisher 2016'da ölmüştü. Ama bu filmde var; hem de uzunca gözüküyor. Ancak yaşlanmış haliyle..Son bölümlerden mi derlenmiş, yoksa filmin hemen öncesinde mi çekilmiş?Tam olarak belli değil! Son bölümlerde hikaye gereği ölen Han Solo- Harrison Ford ve Luke Skywalker- Mark Hamill de bu filmde karşımıza geliyorlar. Bugünkü halleriyle...Ve perdeden bir nostalji rüzgarı esiyor. Hepimizi etkileyen...Zaten bir eleştirmen şöyle yazmamış mı: "The nostalgia is strong, even if the narrative force is weak- Anlatım gücü zayıf olsa da nostaljisi güçlü bir film!"...
Hurriyet
Skywalker’ın Yükselişi’ Batılı sinema yazarlarınca pek beğenmedi ve “Seri böyle bir sonu hak etmiyor” mealindeki yorumlar eşliğinde J.J. Abrams’ın rejisi eleştirildi. Doğrusu, ben filmin bu denli kötü olduğu kanısında değilim. Problemlerse şöyle: ‘Kylo Ren’le ‘Rey’ arasındaki düello sayısı fazla ve bu, final çatışmasına yönelik heyecanı azaltıyor. Ama zaten finalde de görüyoruz ki asıl dert başka ve mücadelenin ayakları da farklı.
Gazete Duvar
J.J.Abrams hem serinin hem de türün vazgeçilmezlerine başvurmakta sakınca görmüyor. Tamamlanması gereken bir misyona odaklanıp, bu misyona ulaşmak için atlatılan badireleri görselleştirirken maharetli kuşkusuz. Ancak, üç filmi bir arada düşündüğümüzde, yukarıda andığım isimlerin yanına Finn ve Poe’yu da ekleyerek söyleyebiliriz ki karakterlerinin kim olduklarıyla, önceki filmlerde seyirciyle nasıl bir ilişki kurduklarıyla pek fazla ilgilenmiyor açıkçası.
Habertürk
Kuşkusuz bir aksiyon filmi olarak gayet iyi... İki buçuk saatin nasıl geçtiğini anlamak zor. Ama beni sürükleyen kesinlikle karakterler ya da hikaye değildi. Sadece hareket ve ritm duygusuydu. Sahneler akıp gitti ama hikayede bana dokunan çok fazla bir şey olmadı. Her şey geçmiş filmlerin bir gölgesi gibiydi... Bu film gişede ne yaparsa yapsın Lucas Film'in bundan sonraki filmler konusunda çok daha cesaretli olması gerekiyor. Yeni üçlemeler ve filmlerde yine aynı mantıktan hareket ederlerse, Star Wars kendi kendinin karikatürü haline gelebilir... Seyirci tanıdık, bildik dünyaları sever ama orada neler yaşanacağını hissetmeye başlarsa ilgisini tümden kaybeder...
Milliyet
2015 yapımı filmde olduğu gibi yönetmen koltuğunda J.J. Abrams’ın oturduğu üçüncü film, serinin yeni karakterlerinin beklenen derinliğe ulaşamadığını ve serinin önceki Star Wars evreninin mirasından yararlandığını kanıtlıyor. Çünkü filmin duygusal etkiye en çok sahip sahneleri bir kez daha ziyaret eden eski Star Wars karakterlerinin arzı endam ettikleri anlar. Filmde, seride sıklıkla tekrarlanırken bir hikaye örgüsü takip edilirken J. J. Abrams, özel efektler, başarılı tasarımlar ve seriye sadakat gibi alanlardaki gücünü hikayenin ritmi ve duygusunu ayarlamaya yansıtamıyor. Dolayısıyla “Star Wars” fenomeninin beklenen heyecanı yaratamayan ve Star Wars evrenine unutulmaz karakterler veya anlar armağan edemeyen bir final yaptığı söylenebilir.