Gerçeklik duygusunu izleyiciye aktarabilmek için çekimler, San Diego'da demir atmış gerçek bir Rus denizaltısından gerçekleştirildi.
Amerika Birleşik Devletleri’ne ait USS Sea Wolf (SSN-575) denizaltısının kaptanı Charles MacVean “Hayalet tüm zamanların en gerçekçi denizaltı filmi” diyor ve filmin bir ilki gerçekleştirdiğini sözlerine ekliyor: “Aynı zamanda neredeyse tamamı San Diego’daki Deniz Müzesi’nde demirli gerçek bir Sovyet soğuk savaş denizaltısında çekilmiş olan ilk Hollywood filmi.”
Yönetmen Todd Robinson, çekimler sırasında epey zorluk çektiklerini ifade ediyor: “Bunlardan biri de hiç şüphesiz dar alanda çekim yapmaktı. Bir keresinde ufacık bir alanda tam 27 kişi ve bir sürü ekipman vardı. Açıkça ifade etmek gerekirse dip dibe çalışmak durumundaydık ve hiç kimse, konumu ne olursa olsun bir ayrıcalığa sahip değildi. Herkes aynı zorluğa göğüs germek zorunda kaldı. Aynı zamanda çekim yapılan denizaltı çok eski bir denizaltı idi ve neredeyse dağılmak üzereydi. Çekime hazır hale getirebilmek için pek çok yerinde delikler açmamız gerekti.”
Filmde KGB ajanını canlandıran David Duchovny çekim atmosferiyle ve yaşadığı zorluklarla ilgili olarak şunları anlatıyor: “Filmi izlerken gördükleriniz bir film seti dekorasyonu değil. Tüm gördüğünüz kollar, dümenler, metaller, borular, her yerden adeta üzerinize fışkırıyor. Bir keresinde periskopa çarptım. Kafamı sıkça çarptım. Çekim yapılan alanın darlığı size bir oyuncu olarak gerçekçi bir şekilde çalışmanıza yardımcı oluyor.”
Film, aslında Todd Robinson’un hayatı boyunca denizaltılara ve denizaltıları konu alan filmlere duyduğu hayranlığın bir ürünü.
Yapımcı ortaklarından Densham filmin karakterleriyle ilgili olarak şunalrı söylüyor: "Bizi heyecanlandıran şey asla bildiğinden şaşmayan ve gerektiğinde diğerlerinin geleceğini kurtarmak için kendi hayatını feda eden karakterlerdir. Hayalet’te de işte tam böylesi bir durum söz konusu."
Hayalet’in yapım aşamasında iki farklı yapım metodu kullanıldı. Gerçek aksiyon sahneleri çoğunlukla denizaltının içinde çekilirken, harici sualtı sahneleri ile diğer denizaltılar ile okyanusun altındaki etkileşimleri gösteren sahneler ise görsel efektler ve modeller kullanılarak yaratıldı. Her iki çekim şeklinde de film yapımcıları film yapım teknolojisindeki yeni trendlerin avantajını kullandı.
Yönetmen Todd Robinson teknolojik olanakların kendilerine nasıl avantaj sağladığını anlatırken: “Bu filmi birkaç yıl önce asla yapılamazdı. Filmi teknik olaylar yapılabilir kıldı.” diyor. "Söz konusu teknik olaylar iki yönlüydü. Biri film yapımcıların kamera seçimi, küçük gövdesi ile denizaltı gibi dar alanlarda bile çalışmayı imkanlı kılan ve tamamen dijital bir kamera olan RED EPIC'ti. İkincisi ise dijital animasyon maliyetinin ödenebilir oluşuydu."
Filmdeki önemli konulardan biri de oyuncuların Rus aksanıyla konuşturma konusuydu. Yönetmen Robinson aksi yönde karar verdi: “Rus aksanını bilerek kullanmadım çünkü izleyicinin oyuncuların Rus denizcileri olduğunu unutup onları büyük bir baskı altındaki insanlar olarak görmelerini istedim. Karakterlerin komik aksanlarından dolayı göz ardı edilmelerini istemedik."