Hesabım
    Örümcek-Adam: Eve Dönüş
    Ortalama puan
    4,0
    630 Puanlama
    Örümcek-Adam: Eve Dönüş hakkında görüşlerin ?

    28 Kullanıcı yorumları

    5
    6 Eleştiri
    4
    4 Eleştiri
    3
    8 Eleştiri
    2
    7 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    3 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Alp T.
    Alp T.

    Takipçi 441 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    7 Temmuz 2017 tarihinde eklendi
    Son 15 yılda 2 kere yeniden çevrilen ve toplamda 5 filme sahip olan Spider-Man filmlerinin bu noktaya gelmesi biraz uzun sürse de nihayet Homecoming filmine kavuştuk. Bir süper kahraman filminden ziyade daha basit bir işleyişe sahip olan Spider-Man: Homecoming, lisede okuyan Peter Parker'a odaklanıyor. Ama bu sefer Peter Parker'ın karakterinin kökenlerine inmek yerine onun okulda ortama ayak uydurmaya çalışmasını ve bir yandan da Yenilmezler ekibine katılmak için kendisini kanıtlamaya çalışmasını görüyoruz. Ve bu filmin de kötü adamı, Michael Keaton'ın canlandırdığı Vulture! Birkaç defa Vulture ile karşılaşan Spider-Man, film boyunca onu durdurmak için elinden geleni yapmaya çalışıyor. Ve bunu yaparken de normal okul hayatı ile süper kahraman kimliğini dengede tutmaya çalışıyor.

    Her ne kadar şu ana kadarki bütün Spider-Man filmlerinden hoşlanmış olsam da, 2004 yılındaki Spider-Man 2'den beri "çok iyi" bir Spider-Man filmi izlememiştik. Ama bundan tam 13 yıl sonra Homecoming, seyirciye gerçekten de istediği Spider-Man filmini vermeyi başardı. Bence Homecoming, Spider-Man 2'den sonra çekilmiş en iyi Spider-Man filmi.

    Önce iyi yanlardan başlayalım. Geçen yılki Civil War'daki performansıyla herkesin ağzını açık bırakan Tom Holland, bu filmde resmen döktürmüş. Onun samimi ve masum tavrı, Spider-Man karakterine cuk diye oturmuş. Holland, şu ana kadar dev ekranda gördüğümüz en iyi Spider-Man.

    Ayrıca Michael Keaton'ın Vulture'una da bayıldım. Normalde Marvel kötüleri hep arka planda kaldığı için kolayca unutulur. Gerçi Vulture, son zamanların en güçlü kötü adamı olmasa da Marvel evreninin en akılda kalıcı kötülerinden birisiydi. Çünkü karakterin amacı belliydi ve bu yüzden de etkileyiciydi.

    Bunun dışında Robert Downey Jr'ı, Jon Favreau'yu görmek her zamanki gibi zevkliydi (filmin sonlarına doğru çıkan sürpriz oyuncuyu da görmeyi hiç beklemiyordum doğrusu). Zendaya'nın Michelle'ine, Büyük Budapeşte Oteli'nden tanıdığımız Tony Revolori'nin farklı Flash Thompson yorumuna, Marisa Tomei'ye ve Jacob Batalon'a bayıldım. Açıkçası, filmdeki bütün oyuncu seçimleri neredeyse kusursuzdu.

    Önceden Cop Car adında ufak bir filmin yönetmeni olan Jon Watts, bu film için ideal yönetmen olmuş. Normalde önceden ufak bir film yönettikten sonra büyük bir projeye girişen yönetmenlerin işleri genelde başarısız oluyor (Marc Webb'den The Amazing Spider-Man 2 veya Jordan Vogt-Roberts'dan Kong: Skull Island mesela). Ama Watts, Peter Parker karakterine odaklanmak bakımından gerçekten de iyi bir iş çıkartmış. Bu yüzden de bu film çok farklı bir atmosfere sahip, bir süper kahraman filminden ziyade, gençlik filmi gibi hissettiriyor. Bu sayede de Homecoming, her zaman neşe ile dolu, hızlı ilerleyen bir tempoya sahip ve bu konuda da yönetmenin etkisi rahatlıkla görünüyor.

    Bu da beni filmin kötü yanlarına götürüyor. Spider-Man: Homecoming'in neredeyse tamamı komik ve eğlenceli bir tona sahip. Gerçi karaktere odaklanmak bakımından bunda bir sorun olmasa da, filmin dramatik ağırlığı biraz eksik kalmış. Bundan önceki Spider-Man filmleri o kadar da komik olmadığı için ciddi bir tona sahip olduğundan heyecan verici bir atmosfere sahipti. Bir aksiyon sahnesi yaşandığı zaman, Spider-Man'in içinde bulunduğu tehlikeyi hissedebiliyordunuz (Spider-Man 2'deki tren sahnesi bunun en iyi örneği). Bu filmdeki aksiyon sahneleri kesinlikle kötü değil ama bu sahneler yaşandığı zaman aciliyet duygusunu, birisi gerçekten de ölebilirmiş hissini tam olarak yaşayamıyorsunuz. Bu yüzden de Homecoming'i sadece eğlenceli tonuyla hatırlıyorsunuz. Ve dediğim gibi, bunda kötü bir şey olmasa da filmin kendisi birazcık daha dramatik ağırlığa sahip olabilirdi.

    Bir de şu var: Marvel evrenindeki bazı filmler, bir evrende geçmesine rağmen Marvel'a gönderme yapmadan güçlü bir şekilde ayakta durarak başlı başına bir film olabiliyor (Kaptan Amerika: Kış Askeri ve Galaksinin Koruyucuları gibi). Homecoming ise Marvel evreniyle biraz fazla iç içe. Gerçi yine, bu büyük bir sorun olmasa da bir de Spider-Man 2'ye bakın. Spider-Man çizgi roman hayranlarının bayılacağı ve komik bir film izlemek isteyenler için Spider-Man: Homecoming harika bir Spider-Man filmi, tek başına ayakta durabilen, etkileyici bir süper kahraman filmi izlemek isteyenler içinse Spider-Man 2 harika bir film olarak kalıyor.

    Uzun lafın kısası, Homecoming hakkında ufak sorunlarım olmasına rağmen bu filmi izlerken çok iyi vakit geçirdim. Uzun zamandır bir filmde bu kadar çok güldüğümü hatırlamıyorum doğrusu. Tom Holland, Spider-Man rolünde harikalar yaratmış ve Michael Keaton da akılda kalıcı bir kötü adama imza atmış. Yönetmen Jon Watts, yaratıcı fikirleri ile Spider-Man çizgi roman hayranlarının hep istediği filmi yapmış. Eğlenceli temposu, başarılı göndermeleri ve güçlü oyunculukları ile Homecoming, gerçekten de görülmeyi hak ediyor. İyi seyirler.

    Not: Bu arada buna fazla değinmedim ama filmdeki şakalar gerçekten de çok komikti. Özellikle de en sondaki ekstra sahne salonu gülmekten kırıp geçirdi. Ayrıca oldukça ilginç sorulara da cevap vermiş film. Mesela, "Eğer ağ atacak hiçbir şey olmasaydı Spider-Man ne yapardı?" sorusuna "O halde koşması gerekirdi." gibi cevaplar vermiş.

    Dipnot: Eğer merak ediyorsanız, şu ana kadar çekilmiş Spider-Man filmleri için sıralamam şöyle:

    1-) Spider-Man 2 (8.8/10)
    2-) Spider-Man: Homecoming (8.2/10)
    3-) Spider-Man (8/10)
    4-) The Amazing Spider-Man (7.6/10)
    5-) Spider-Man 3 (7/10)
    6-) The Amazing Spider-Man 2 (6.2/10

    FİLMİN İYİ YANLARI:

    + Tom Holland ve Michael Keaton.

    + Oldukça eğlenceli bir ton, komik göndermeler ve espriler.

    + Final sahnesi.

    + Bir süper kahraman filminden ziyade, bir gençlik filmi gibi hissettirmesi.

    FİLMİN KÖTÜ YANLARI:

    - Aksiyon sahnelerinde tehlike ve aciliyet unsurunun eksik olması.

    - Diğer Marvel filmleri gibi tam olarak tek başına ayakta duramaması.

    TOPLAM PUAN: 8.2/10
    pembeoje
    pembeoje

    Takipçi 330 değerlendirmeler Takip Et!

    0,5
    6 Şubat 2019 tarihinde eklendi
    örümcek adamın önceki tüm serilerini büyük bir hayranlıkla, çok severek ve çok beğenerek izledim..
    Tobey Maguire ın oynadığı örümcek adam serileri efsaneydi..
    Andrew Garfield ın oynadığı inanılmaz örümcek adam serileri de muhteşemdi.
    ama örümcek adam eve dönüş serisi; hayatımda izlediğim en berbat ötesi örümcek adam filmiydi.. bir seri nasıl mahvedilir canlı örneği.. telif hakkını marvel satın aldıktan sonra filmin içine etmişler.. allah belanı versin marvel şuan çok sinirliyim sana..
    DZCE81
    DZCE81

    Takipçi 35 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    12 Temmuz 2017 tarihinde eklendi
    Film güzel olmuş.Devam filmi olacak sanırım.Değişik bir bakış açısıyla 3.versiyonda izlediğimiz örümcek adam diğerlerinden biraz farklılıklar olmak ile beraber,özellikle May hala"nın bu kadar genleştirilmesine şaşırdım.
    yigit ali D.
    yigit ali D.

    Takipçi 48 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    21 Kasım 2019 tarihinde eklendi
    Bence en az eski örümcek adam filmleri kadar iyiydi. Tony Stark'ı aksiyon sahnelerinde de görsek daha iyi olurdu. Yine de çok iyi bir film.
    Sertuğ T.
    Sertuğ T.

    Takipçi 161 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    14 Temmuz 2017 tarihinde eklendi
    Spider Man : Homecoming, Marvel kesinlikle kendi oluşturduğu sinematik evren bünyesinde çok iyi işler yapan bir firma.Origin filmleriyle özellikle çok ön plana çıkan ve olumlu sonuçlar alan firma bu seferde Iron Man, Thor,Captain America gibi bünyesinde ölümsüzleşmiş karakterlerin yanına yeni origin filmleriyle Spider Manide katmaya çalışıyor. Spider Man karakterini ilk olarak beyazperdede ( sağlam bir şekilde) Sam Raiminin üçlemesiyle görmüştük. Bu üçlemede Peter Parkerın yaşadığı kimlik sorunları , kahraman olmanın verdiği ağırlık ve ciddiyet çok iyi işleniyordu ama mallesef çizgi romanlardaki espirili Spider Man kişiliğini yansıtmakta sorun yaşayan bir filmdi . Ardından gelen Marc Weebin yönetmen koltuğunda oturduğu The Amazing Spider Man 1 ve 2 filmleri biraz daha çizgi romanlardaki Spider Man portresini ucundanda olsa çizebiliyordu ama filmin boğucu,depresif havası yer yer sizi filmden soğutsada eğlenceli ve keyif alınabilecek 2 çerezlik filmdi. Temele baktığımızda hemen hemen çok çok farkları bulunmayan iki seriydi The Amazing Spider Man ve Spider Man Trigoly serisi ama Spider Man Homecoming onlara nazaran daha farklı bir çizgisellikte ilerliyor. Öncellikle Spider Man Homecomingin bir değişikliği klasik Ben Amcanın Ölümü , Örümcek Isırması gibi zaten bildiğimiz ve artık görmekten sıkıldığımız oluşum sürecini es geçmesi bu kesinlikle ilk duyduğumda bana mantıklı bir haraket gibi gelmemişti ama filmde bunun çok iyi durduğunu ve farklı bir çizgisellik yaratığını fark ettim kesinlikle iyi bir adım olmuş. Spider Man Homecomingin başrol koltuğunda Tom Holland Peter Parker / Spider Man karakterine can verirken Filmin Yönetmenliğinide Jon Watts üstlenmiş durumda . Tom Hollandın can verdiği Spider Man karakterini ilk olarak Captain America: Civil War filminde ufak bir sahnesi ile görmüştük. Filmin ciddi ilerleyen havasına çok eğlenceli katkılar yapıyordu ve cidden çizgi romana yakın bir Spider Man portresi çizebileceği potansiyeli göz ardı edilmiyordu. Filmdede aynen böyle oldu Tom Hollandın can verdiği Peter Parker / Spider Man karakteri hem bir Spider Man olmakla beraber gündelik sorunlarıyla yüzleşen biri ne kimlik sorunları yaşıyor nede ayaklarının üstüne basabilme çabası. Evet tabi ki potansiyelini yüksek bir Avenger olarak kullanmak istiyor filmde ama Mahhalenin Örümcek Adamı formatı çizgi romana yakın bir portre çizerken 15 Yaşındaki bir Spider Mani tanımlamak içinde yeterince uygun duruyor. Filmimizin baş kötüsüne gelecek olursak " Vulture" karakteri usta oyuncu Micheal Keaton tarafından canlandırılmış. Açıkçası diğer Marvel Sinematik Evrenindeki düşmanlara göre Dünyayı ele geçirmek yada dünyaya hükmetmek gibi klişe hedefler dışında kendince gerekli sebepler edinmiş bu sepebler klasik sebepler olsada en azından diğerlerine kıyasla bir öne çıkarlılığı görünüyor. Ve ufakta olsa bu filmde Peter Parker / Spider Man karakterinin akıl hocası olarak Robert Downey Jr. ın can verdiği Iron Man karakterini görmekteyiz. Çok az bir rölüde olsa sahneleri çok iyi duruyordu. Ayrıca film Civil Warun sonrasında geçtiği içinde Civil Warun sonrasında gelişen süreç hakkında birkaç bilgi sahibi oluyoruz ( Yeni Avengers Üssü gibi) . Filmde Ultron kafasından Sokovia anlaşmasına kadar .çoğu güzel gönderme yer alıyor bazılarını çok beğendiğimi söylemeliyim. Filmin ufak tefekte olsa birkaç hatasına değinmem gerekli Marvel Filmlerinde kullanılan espiriler hep ya kendini tekrar eder düzeyde yada çok yavan espiriler oluyor bazen cidden güldürebilecek espiriler oluyor ama bu filmde birkaç espri dışında çoğu espiriyi gereksiz buldum. Genelde güzel kullanılmış espiriler Ned karakterinin sahnelerindeki espirilerdi onun dışındaki espirileri gereksiz buldum. Birde filmin çizgi romanla birkaç ortak yönü olduğu gibi bağımsızlıklarıda mevcut Örneğin Flash karakteri The Amazing Spider Man ve Spider Man Trigolyde daha sağlam bir karakterken ve Peter Parker karakteri daha okul ortamlarında sıradan biriyken burda sanki bir değişiklik oynama olduğunu hissetim çünkü Flash karakteri cidden çizgi romanlardakilere uymuyordu. Onun dışında filmde Spider Sense olmayacağı açıklanmıştı ve bunun yokluğu bazı sahnelerde hissediliyor . Bazı sahnelerde çok iyi reflekslerini kullanıp ataklardan kaçabilsede bazı kaçılabilecek sahnelerdede kaçamıyordu. Filmin olay örgüsündede birkaç klişe mevcut değil diyemem özellikle spoiler: Nedin Peterı Shockerında kurtardığı sahne diğer klişe sahnelere değin gözüme daha çok battı.
    Kısacası Klasik Gençlik Filmi klişelerini birebir işliyor ama bunun yanındada çizgi romana yakın keyifli , çok sıkmayan bir Spider Man filmide sunuyor . Puanım: 6.7/10
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 2.065 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    14 Mart 2021 tarihinde eklendi
    Senaryosunu,Jonathan Goldstein, John Francis Daley, Christopher Ford, Chris McKenna ve Erik Sommers ile beraber yazan Jon Watts'ın yönetmen koltuğunda oturduğu 175 milyon dolar bütçeli “Spider-Man: Homecoming”, Marvel Evrenindeki süper kahramanların serüvenlerinden hoşlanan seyirci kitlesini fazlasıyla memnun edecek olan bir aksiyonla çıkıyor karşımıza...

    Öyle ki, dakikalar ilerledikçe söz konusu bu aksiyonun dozu hız kesmeden artarak devam ediyor...

    Elbette mavi perde ve görsel efekt teknolojilerinin etkin kullanımının da yardımıyla...

    Gelin isterseniz daha önce önemli bir kısmı ile zaten "Captain America: Civil War" da (2016) tanışmış olduğumuz filme damgalarını vuran yeni karakterleri de tanıyabilmek adına hikayeye biraz daha yakından bakalım...

    Gerektiğinde korkunç bir Akbaba'ya da (Vulture) dönüşebilen Adrian Toomes'ın (Michael Keaton) savaş sonrası hurdaları toplama işi, Birleşik Devletler Hasar Kontrol Departmanın kurucu ve destekçisi Tony Stark / Iron Man (Robert Downey Jr.) tarafından elinden alınmıştır...

    Ancak stokladıkları uzaylı hurdalarını onlara iade etmeyerek kullanmak da kararlıdır Toomes...

    8 yıl sonra...

    Toomes'in işleri tıkırındadır...

    Sorumluluğunu Stark'ın adamlarından Happy Hogan'ın (Jon Favreau) üstleneceği on beş yaşındaki Peter Parker'a (Tom Holland) Stark'ça Spider-Man kostümü teslim edilmiştir...

    Yani o da aynen Iron Man, the Wasp, the Hulk, Thor, Ant-Man ve Captain America gibi "Yenilmezler / The Avengers" safına katılmıştır...

    İki ay sonra...

    Görevini iyice benimsemeye başlayan lise öğrencisi Peter, yaşadığı New York, Queens bölgesindeki bisiklet yahut da otomobil hırsızlığı yapan suçlularla ilgilenmenin yanı sıra adres soranlara da yardımcı olmakta ve işini tamamlar tamamlamaz da gün içinde yaptıklarını telefonuna mesaj bıraktığı Happy'e raporlamaktadır...

    Yine o hareketli günlerden birinde, gönül rahatlığı ile evine dönmeye hazırlanırken yüksek teknoloji kullanarak bankamatikleri boşaltmakta olan dört serseri görür ve onlara müdahalede bulunur...

    Spider-Man kıyafetini giydiği yerde bıraktığı çantanın içindeki sivil kıyafetlerini çaldırmış olan Peter, evine kapısından değil penceresinden girmek zorunda kalır...

    Girer girmesine de...

    Odasında kendisini beklemekte olan yakın arkadaşlarından Ned'e (Jacob Batalon) tavanda yürüyebilen Spider-Man olarak yakalanıverir...

    Artık Ned, onun Spider-Man olduğunu bilmektedir...

    Derken May hala da (Marisa Tomei) teşrif eder...

    Ama o hiçbir şey fark etmez...

    Peter, Ned'ten de bunu bir sır olarak saklamasını ister...

    May hala otomobiliyle Peter ve gündüz okulda herkesin gözü önünde Peter'ın Spider-Man'i tanıdığını söyleyen Ned'i, Peter'ın yanık olduğu Liz'in (Laura Harrier) evinde düzenlediği partiye bırakır...

    Terasta Liz'in gönlünü çalmak üzere Spider-Man kostümünü giymekteyken Peter'ın radarına, bankamatik hırsızlarının silahlarını satın aldıklarını düşündüğü insanlar takılır...

    Ki bunlar, Toomes'ın adamları "Şokçu" Jackson Brice (Logan Marshall-Green) ile Herman Schultz'dur (Bokeem Woodbine) ...

    Kendisini atlatmaya çalışsalar da peşlerini bırakmayan Peter'ın başı derde girdiği anda da imdadına Stark'ın gönderdiği Iron Man yetişir...

    Ve Stark kendisine, boyunu aşmakta olan bu türden işlere karışmaması talimatını verir...

    Dönüş yolunda Peter, Toomes'in adamlarının düşürdükleri silahlardan birini bulur ve incelemek amacıyla okulun atölyesine götürür...

    Fakat çok geçmez silahın izini takip eden Schultz ile "Tamirci" Phineas Mason'da (Michael Chernus) aynı atölyeye damlarlar...

    Giderlerken de Peter gizlice, Schultz'un üzerine bir takip örümceği yerleştirir...

    Küçük bir çalışmanın ardından da Peter ile Ned, Toomes ve ekibinin sığınağının bulunduğu yeri tespit ederler...

    Dakika 44...

    Bundan sonrası ise Stark'ın talimatlarına aykırı bir biçimde gizlice yürütülecek olan beklenmedik sürprizlerle dolu bir kaçma ve kovalamaca macerasıdır...

    Zira Peter Stark'a, çocuk olmadığını kanıtlamanın peşindedir...

    Dediğimiz gibi gerisi sizlerde...

    Keyifli seyirler,

    Son bir not:
    Henüz izlememiş olanlara uyarımız, finalde yazılar akmaya başlar başlamaz yerlerini terk etmemeleri şeklinde olacak...

    Çünkü iki sahne daha mevcut...
    rudeonerudeone
    rudeonerudeone

    Takipçi 1.698 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    29 Eylül 2017 tarihinde eklendi
    2002'de Tobey Maguire'lı seri ilk gençlik dönemimize denk gelmişti. Sam Raimi'nin usta imzası, Maguire'ın role cuk oturması (o yıllarda daha melodramatik bir karakter olarak ele alınıyordu Peter Parker), Mary Jane rolünde Kirsten Dunst, James Franco'nun gençliği, dönemine göre başarılı sayılacak görsel efektleri vs. ile hoşumuza giden ve devam filmlerini büyük merakla beklediğimiz bir filmdi. Üçüncü film biraz zorlama hissettirse de, özellikle ilk iki film hafızamda güzel hatıralar bırakmıştı. Sonradan Andrew Garfield'lı seri, tamamen havada kaldı benim için. İki filmi de izledim ancak neredeyse hiçbir şey hatırlamıyorum. Ve son olarak Avengers'ın bir parçası olarak, 15 yaşındaki yepyeni Peter Parker'ımız, Tom Hollanda çıktı. 15 yılda 3 farklı aktör ve 3 farklı seri. Bu sonuncusunu da gayet başarılı buldum. Eğlence dozu yüksek, itici olmayan bir Tom Holland, daha ergen, daha aksiyonlu, daha efektli ve Avengers ekibinin de konuk oyunculukları ile keyifli bir film. Marvel bu anlamda zaten yıllardır çıtayı çok yukarılarda tutuyor. Sayısız süper kahraman filmleri var, tamamını izlemesem de izlediklerimin her biri kendi içinde güzeldi. Sanırım bu böyle devam edecek. Biz de 2002 yılının hatıraları zihnimizin bir köşesinde kalarak, arada bu yenileri takip etmeye devam edeceğiz.
    Ugur Tazegül
    Ugur Tazegül

    Takipçi 672 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    27 Eylül 2017 tarihinde eklendi
    4X4 LÜK MACERA YENİ SPİDER MAN ÇOK ÇOK İYİ

    Yönetmenliğini Jon Watts’ın yaptığı 2017 yapımı Spider-Man Homecoming 133 dakikalık bir Aksiyon/Bilim Kurgu/Macera filmi olarak karşımıza çıkıyor.

    Filmin başrolünde genç ve yeni isim olan Peter Parker (Tom Holland), Tony Stark’ın (Robert Downey Jr.) gözetimi altında olup hem Avengers ekibinin yetenekli bir parçası olmaya, hem de lise eğitimini göze çarpmadan sürdürmeye çalışmaktadır. May Halası (Marisa Tomei) ile yaşayan Peter halasına göz kulak olmaya çalışır, aynı zamanda dünyayı daha güvenli bir yer yapmaya çalışmakta ve sokaklarda suçlularla savaşmaktadır, ancak bu denge bir gün yakın arkadaşının kimliğini öğrenmesiyle değişecektir.

    Dün izleme imkanı buldum. Bir çok olumlu yorum yapan arkadaşlara katılıyorum ve yinelemek istemedim. Kesinlikle çok güzel bir film. Peter karakteri için seçilmiş sıradan bir kolej öğrencisi çok iyi oturmuş. Aksiyon çok yok ama olan sahneler çok gerçekçi.Marvel'in elinde çok iyi imkanlar olmasına rağmen fazla aksiyon ile göz yorup gerçeklikten uzaklaşmak istememişler.Sanki çok kaliteli bir çizgi roman okuyormuş gibi her sahneden keyif alarak seyrettim ve elbette diyaloglarda çok güldüm.Iron Man de olması tabi ayrı bir keyif ve devam filminin habercisi oluyor

    Spider-Man, Marvel'in bir zamanlar en çok prim yaptığı süper kahramandı. Hulk filmlerinin fazla ilgi görmediği, X-Men dünyasının ise bir garip olduğu 2000'li yılların başı Spider-Man'in 3 filmi ile geçti. Fakat filmlerin artık çizgi romana yaklaştığı ve birbiriyle bağlantılı olduğu günümüz Marvel dünyasında, bu 'örümcek eleman' filmi Andrew Garfield'ın 2 filmlik kabusundan sonra ilaç gibi geldi açıkçası. Tom Holland, 15 yaşındaki bir örümcek eleman için ideal olmuş, filmde de Michael Keaton'u görmek güzeldi. Filme dönersek, ilk yarısı bir süperkahraman başlangıç filmi için normal bir sıkıcıkta fakat ikinci yarısı hem daha uzun hem de akıyor. Bu örümceği çok seveceğiz. Teşekkürler Marvel.. May hala çok güzelsin
    Mert H
    Mert H

    Takipçi 1.340 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    28 Ocak 2019 tarihinde eklendi
    Filmin kırılma sahnesine kadar film romantik-komedi tadında ilerliyor. Ancak tam yerine izleyenleri şaşırtıyor. Casting kısmını sonuna kadar beklemeniz size küçük bir sürpriz yapacak.
    Baris Ö.
    Baris Ö.

    Takipçi 74 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    11 Ekim 2017 tarihinde eklendi
    Evet yıllardır insanların aklına bir şekilde öyküsü ve kurgusu ile kazınan eserleri yeni bir şeyler deneyeceğim diye berbat edilmesini çok kez gördük ama bu kadar özünden uzak ve alakasız bir eseri her zaman göremezseniz. Herhangi bir öykünün kahramanını veya bilinen bir kişiliği beyaz perdeye yansıtırken özünden çok kopmadan hem sadık takipçilerini hemde standart izleyiciyi hesaba katılmalıdır. Ama son 10 yıldır bunlar hiç göz önüne alınmadan bilgisayar teknolojilerinin de gelişmesi ile bol görsel efektli, genellikle de çocuk izleyiciyi hedef alan bir kaç örümcek adam ya da kaptan Amerika oyuncağı satacağım diye yapılan gelişi güzel filmler hem bu çizgi roman takipçisi kesimi hemde standart izleyiciyi pek tatmin edemez oldu. En azından benim etrafımdan ve internetten gözlemlediğim yorumlar bu şekilde. Bu filmde ise zaten bu durum çok açık ve net bir şekilde gözükmekte. Kahramanımız örümcek adam (Pardon çocuk) ve onun ergen döneminden yetişkinliğe doğru attığı ilk doğru adımları izliyoruz. Ama tam bir lise filmi kıvamında ilerleyen konuda örümcek adam ile alakalı görebileceğiniz tek şey kostümünü giydiğinde etrafa fırlattığı örümcek ağlarından fazlası değil. Çünkü kostümü bile Tony Stark abisi tarafından elden geçirilmiş ve de teknolojik bir zırha dönüştürülmüş resmen. Bir nevi demir olmayan İronman zırhı gibi bir çok özelliği var. Bu bir kere örümcek adam karakteri üzerinde çok iğreti durmuş. Tom Holland'ın oynadığı karaktere çok oturmaması nedeniyle midir yoksa daha ergen bir örümcek çocuk profili çizilen bir karakter olması nedeniyle midir bilemediğim bir olmamışlık hissi hakim filmde. Düşman olarak seçilen Vulture karakterini canlandıran Michael Keaton rolünün hakkını her türlü verirken yine de karaktere çizilen rol nedeniyle sönük kalmaktan kurtulamıyor. Filmin geri kalanında ise aksiyonu son dakikalara sığdırılmış bolca lise hayatı konulu hani içinde örümcek adam olmasa baya baya üçüncü sınıf bir gençlik filmi diyebileceğimiz bir yapım olmuş. Ne klasik düşmanlarından bir ses çıkan, ne Peter Parker karakterinin içi dolu halini görebildiğimiz, Ne yan karakterlerin orijinalinin yanından geçen hiç bir sahnesi yok yapımın. Sanki film Marvel'in bir sonraki büyük filmi için örümcek adamın arka plandaki hikayesini doldurmak ve Tony Stark ile olan ilişkisini daha anlaşılır bir hale getirmek için öylesine çekilmiş bi film gibi. Kısacası oturup izlediğinizde size örümcek adamla ilgili çok fazla bir şey sunmayan ama eğlenceli, görsel efektleri yerinde çıtır çerez kıvamında bir ergen örümcek çocuk filmi olmuş. İzlemek isteyenlerin çok fazla beklenti içine girmesine ve sinemada izleyemeyenler çok fazla üzülmesine de gerek yok. Ama 15-16 yaş aralığında ki arkadaşların çok hoşuna gidebileceğini düşündüğüm bir film olmuş. Benim puanım 5/3.
    Sarp Baran
    Sarp Baran

    Takipçi 139 değerlendirmeler Takip Et!

    2,0
    29 Ekim 2020 tarihinde eklendi
    Çok risk almayan evde oturup izlenilebilecek Marvel filmi.
    Serkan I.
    Serkan I.

    Takipçi 24 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    10 Temmuz 2017 tarihinde eklendi
    Dün izleme imkanı buldum. Bir çok olumlu yorum yapan arkadaşlara katılıyorum ve yinelemek istemedim. Kesinlikle çok güzel bir film. Peter karakteri için seçilmiş sıradan bir kolej öğrencisi çok iyi oturmuş. Aksiyon çok yok ama olan sahneler çok gerçekçi.Marvel'in elinde çok iyi imkanlar olmasına rağmen fazla aksiyon ile göz yorup gerçeklikten uzaklaşmak istememişler.Sanki çok kaliteli bir çizgi roman okuyormuş gibi her sahneden keyif alarak seyrettim ve elbette diyaloglarda çok güldüm.Iron Man de olması tabi ayrı bir keyif ve devam filminin habercisi oluyor . İzlemenizi tavsiye ediyorum.
    Akhenaten
    Akhenaten

    Takipçi 51 değerlendirmeler Takip Et!

    2,0
    25 Temmuz 2019 tarihinde eklendi
    Senaryosu klasikleşmiş spiderman filmlerinde farklı pek farklı bi unsur yok. Çok fantezilere kaçılmadan marvela uydurulmuş hali yani. Kendi mahallesinde kendince takılan okuldaki kıza aşık ama ona açılamayan teyzesiyle yaşayan spidermanı görüyoruz yani. Senaryonun bu denli klişe olması da biraz sıkıcı yapmamış değil. Filmin yarısına gelmeden sonda olabilecekleri rahatlıkla tahmin edebiliyorsunuz ve sizi asla şaşırtmıyor. Ancak karakter oyuncu uyumunu beğendim. Diğer spiderman filmlerinde farklı olark daha sempatik geldi ve küçük dokunuşları hoşuma gitti. İzlenir ama çok bir şey beklemeyin. Gerçi bir insan bir spiderman filminden ne bekleyebilir ki?
    Hanife Ozturk
    Hanife Ozturk

    Takipçi 13 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    27 Nisan 2023 tarihinde eklendi
    Bu film örümcek adamı pek temsil edemedi burda daha çocuksu bir yapım var yani AMA EĞER BU FİLME GİDİP FİLMİ KÖTÜ BULDUYSANIZ 80 yıl bekleyin ve zaman makinesiyle 2017 ye gidip salona girerken kendinizi durdurun
    Ibrahim K.
    Ibrahim K.

    2 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    11 Ocak 2020 tarihinde eklendi
    İyi ama mükemmel değil. Oyuncu seçimini beğenmesem de hikaye anlatımını ve görsel efektlerini beğendim.
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top