Tarzan Efsanesi eleştirileri

Yıl olmuş 2016. Hollywood’un düşüşünü izlemekteyiz. Her bir filmle, her bir adımda. Süper kahramanlar, remakeler (yani yeniden çevrilen filmler), kitaplar, hatta masallar… Soruyorum bir Tarzan filmi neden çekilir? Senarist izleyiciye ne anlatmak ister? Yönetmen için fırsat mıdır? Christoph Waltz‘ın ne işi olur böyle filmde? Bu sorulara cevap bulalım ve filmin artılarına eksilerine bir bakalım.

Önce artılarını söyleyip geçeyim hemen. Uzun sürmeyecek. Görsellik üst düzeyde. 180 milyon dolar harcadıkları için çok zorlandıklarını sanmıyorum. Aksiyon sahneleri heyecan verici ve Tarzan’ın hayvanlarla olan iletişimi etkileyici bir şekilde veriliyor. Bu söylediğimi izleyince daha iyi anlayacaksınız. Zaten aslında Tarzan filmi yapıyorsan buna dikkat edeceksin ki bunu başardılar. Bu yüzden film kesinlikle vasat değil. Bildiğimiz tarzan hikayesinin ilerisini anlatması elbetteki artılarından. Birazcık özgünlük katmıyor değil. Bir de Margot Robbie var. Artık yönetmenler senaristler; aktrist olarak bu kadın için savaşacak gibi. Wolf of Wall Street filmiyle yaptığı çıkış kaba tabirle erkek izleyiciler için çok isabetli oldu. Çünkü şahsen Suicide Squad filminde beni sinema salonunda tutan yegane şey olmuştu kendileri. Alexander Skarsgard da Tarzan için uygun ancak bir açıdan kötü. Ona da eksilerinde değineceğim. Chief Mbonga da filme karizma katıyor.

DJIMON-HOUNSOU-as-Chief-Mbonga

Diri diri gömmek istiyorum bu filmi. Çünkü memnun kalmadım. Tatmin olmanın yanından bile geçmedim. Bir bakalım geçmişe; Samuel L. Jackson ve Christoph Waltz en son hangi filmde oynadı? Django Unchained! Oscarlar havada uçuştu. Seyir zevki Tarantino’nun elinden gelmişti. Yani kast seçimi çok kötü. İki iddialı oyuncuya yan rol verirsen, bu acizlik olur, filmi kurtarma çabası olur, reklam olur, söz olur. Başrol gölgede kalır, hatta üstüne üstadlar kendilerini tam gösteremezler. George Washington Williams diye bir karakterimiz var. Ayakbağı olan ancak mükemmel nişancı bir arkadaş. Filmin komedi kısmını üstleniyor. Filmde ne işi var diyebiliyorsunuz arada. Hem de Samuel L.’in oynadığı bir karaktere!

Tarzan’ın o ünlü haykırışını duymak istersiniz ama değil mi? Filmde bir iki kere duyulsa da güzel nostalji olur değil mi? Ama yetmiyor. Ve bir bakalım David Yates var burada . Harry Potter serisinden tanırız severiz. Bu filme baktığımızda hatalarla dolu. Filmin sonunda aynı kareleri kullandığı aşikar. Montaj hataları vesaire. Hoş değildi. Cgi’a sırt yaslanmamalı. Wachowski kardeşler, (Eski) Peter Jackson, Christopher Nolan örnek alınması gereken aksiyon yönetmenleri ve bence bunlara göz atabilir. Tabi amacı para değil ortaya sanat eseri çıkarmak ise(!

Film sömürgeciliği, kapitalizmi ve köleliği lanetleyerek seyirciye kendini sevdirebilir. Hayvanların eziyetine dikkat çekerek de yapabilir bunu evet. Filmi makale olarak ele alabiliriz. Sosyal mesajı fazla. Ama sanki bizim aradığımız o mesajlar değildi bu filme giderken.

Sanki.

Filmin Konusu: Anne ve babasını kaybettikten sonra ormanda goriller tarafından büyütülen Tarzan, normal insan hayatına dönmüş, İngiltere’de eşi Jane Porter ile birlikte soylu bir yaşam tarzı sürmektedir. Bir gün Avam Kamarası tarafından yeniden büyüdüğü topraklara, Kongo’da Belçika Kralı tarafından kurulan bağımsız devlete ticaret elçisi olarak gönderilir. Ancak burada Leon Rom’un kurduğu komplodan habersizdir. Her şeyi öğrendiğinde ise eşi Jane’in hayatını kurtartmak için varını yoğunu ortaya koyması gerekecektir. Edgar Rice Burroughs’un ünlü romanının 2016 uyarlamasında Tarzan’ı İsveçli Alexander Skarsgard canlandırıyor.

Beklentilerimin çok altında kalmış filmdir. Samuel L. Jackson ve Christopher Wallz gibi müthiş oyunculara yazık edildiğini düşünüyorum. Çok az aksiyon ve sürükleyicilik içeren, grafikler dışında hiçbir numarası olmayan bir Tarzan filmi.

"The Legend of Tarzan/Tarzan Efsanesi filmi" hem izleyenleri Afrika’nın derinliklerinde bir maceraya götürüyor, hem de bildik Tarzan öykülerinin dışına çıkıyor. Filmin süresi 109 dakika ve 2D, 3D, IMAX 3D, Türkçe Altyazılı - Türkçe Dublajlı Seçenekleriyle 8 Temmuz'da vizyona giriyor.
Filmde hiç canlı hayvan kullanılmamış. Gerçek olmadıklarına inanmak çok güç. Tam bir gerçeklik algısı hissettiriyorlar. Görsel efektler amiri Tim Burke, aralarında Framestore, MPC ve Rodeo FX’in de bulunduğu çeşitli görsel efekt firmasıyla çalışarak, perdeye çok çeşitli hayvanı olağanüstü gerçekçi bir şekilde taşımayı başarmış. BYG animatörleri filmde görülen yerli hayvan popülasyonunu sadık bir şekilde; gorilleri, aslanları, filleri, ceylanları, zebraları, suaygırlarını, devekuşlarını, antilopları, timsahları ve daha nicesini yaratmış.

Eski serinin birtür devamı olarak çekilen bu filmde hem ilginç konusu hemde günümüz teknolojiside eklenerek müthiş bir yapım çıkmış karşımıza..Fantastik aksiyon sevenler için kaçırılmayacak bir film.Benim puanım 8.5/10...

güzel, ilk başlarda biraz sıksa da sonradan baya sarıyor.. izlenebilecek bir film.. ayrıca Alexander Skarsgård tarzan rolüne yakışmış..

tarzan filmelerinden sonra şehirdeki tarzan ın filmi denebilir,, sürükleyici. Diğer unsurlar klasik tarzan filmi işte

Tarzan Efsanesi, bir nevi orijinal Tarzan filminin devamı aslında. Yani eğer ilk Tarzan hikayesini bilmiyorsanız, bu filmi izlememelisiniz. Ama bunun dışında, bu konsept oldukça hoşuma gitti çünkü klasik bir hikayeden ziyade, yeni bir şeyler yapmak için çabalayan bir film var elimizde.

Filmin konusunu kısaca şöyle anlatabilirim: "Birlikte normal bir hayat yaşayan Tarzan ve Jane, ormandan bir çağrı alır. Ve birlikte ormana gittikleri zaman bir tehlike olduğu ortaya çıkar. Bu tehlikenin sorumlusu olan Leon Rom, Jane'i kaçırır. Böylece Tarzan da eski zamanlarına geri dönüp, Jane'i kurtarmaya çalışır."

Filmin iyi yanlarından başlamak istiyorum. Öncelikle filmdeki aksiyon sahneleri oldukça etkileyici olmuş. Görsel efektler de öyle. Filmi izlerken sizi filmin dünyasına hemen sokuyor.

Ayrıca filmdeki performansları da beğendim. Mesela Samuel L. Jackson'ın küçük bir rolü olacağını sanmıştım ama yanılmışım. Jackson, filmin enerjisini değiştirip birden fazla komik an yaratıyor. Böylece de ortaya biraz daha eğlenceli bir film çıkıyor.

Özellikle de Margot Robbie'yi bu filmde epey iyi buldum. Karakteri uzun bir süre boyunca fazla bir şey yapmasa da, performansı yüzümü gülümsetmeyi başardı. Alexander Skarsgård ile de iyi bir kimyası vardı ayrıca.

Eğer filme sadece bu yönlerden bakarsanız, ekrana öylece bakarak 110 dakikanızı hızlıca harcayarak hoş bir seyirlik yaşayabilirsiniz. Fakat ben beklediğimi bulamadım maalesef. Film kötü değil ama kesinlikle çok daha iyi olabilirdi.

Yönetmen David Yates'den başlayalım. Yates'i, yönettiği iyi Harry Potter filmlerinden hatırlıyoruz, orada çok iyi bir iş çıkarmıştı Yates. Ama burada biraz amatörce davranmış çünkü bazı anlarda hikayeyi tam olarak yönetememiş. Bir de özellikle son sahnesinde bir kareyi birden fazla defa kullanmış.

Filmin kötüsünü canlandıran Christoph Waltz'un da çok arka planda kaldığını düşünüyorum. Oyunculuğunun parladığı birkaç sahne olsa da, Spectre'de olan sorun burada da tekrarlanmış. Christoph Waltz, 2 Oscar ödüllü müthiş bir oyuncu. Onun potansiyelini keşke biraz daha fazla kullansalarmış.

Fakat filmle ilgili en büyük sorunum şu; kendini çok fazla ciddiye alması. Bu filmin daha gerçekçi bir şekilde işlenme isteğini anlıyorum ama bu, bir Tarzan filmi sonuçta. Daldan dala bağırarak atlayan, hayvanlarla iletişim kuran birisi Tarzan, yani filmin gerçekçi olmadığını zaten biliyoruz. Keşke Jackson'ın karakteri dışında, daha fazla komedi olsaymış dedirtiyor bu film.

Eğer genel anlamda kafanızı dağıtmak için gürültülü bir aksiyon filmi arıyorsanız, Tarzan Efsanesi'ni izlerken çok keyif alacağınızı düşünüyorum. Ben şahsen filmi izlerken keyif aldım ama ortaya çok daha iyi bir iş çıkabileceğini bildiğim için beklentilerimin biraz altında kaldı. Yine de hoş bir seyirlik olduğunu düşünüyorum, boş vakitte izlenebilecek bir film. İyi seyirler.

Not: Aslında bu eleştiriyi daha önce yapacaktım, gecikme için kusura bakmayın. Bu filmi IMAX 3D'de izlemiştim ve 3D'sinin biraz gereksiz olduğunu düşünüyorum. Eğer IMAX'de izleyemediyseniz meraklanmayın, normal bir ekranda da izlerken hoş bir seyirlik olan bir film olmuş.

FİLMİN İYİ YANLARI:

+ Aksiyon sahneleri, görsel efektler.

+ Margot Robbie ve Samuel L. Jackson.

+ Konsepti.

FİLMİN KÖTÜ YANLARI:

- Christoph Waltz'un potansiyeli tam olarak kullanılmamış.

- Bazı anlarda yavaşlayıp, tekrara sarmış.

- Normalde olması gerektiğinden çok daha ciddi bir film ortaya çıkmış.

TOPLAM PUAN: 6/10

Evet film cok iyi değildi. David yatei bir cok filminden tanır ve severim özellikle hayranı olduğum Harry Potter serisinn filmlerinden ve yeni çıkıçak olan Fantastik canavarlar nelerdir nerede bulunurlar ? Filmlerinden David yates görsel anlamda cidden görsel şölenler yaratan biri mesela bu filmdede gördüğümüz sahneler gibi. Tasarım olaraktra gayet iyi biri örneğin bu filmde tasarladığı kaplan,goril, filler gibi . Onun dışındqa oyunculuklarda cok iyiydi . Özellikle Samuel .L jackson espirileriyle kahkaha attırırken Margoot robidde güzelliğiyle filme renk katıyordu . Filmde her karaktere özel bi hikaye hazırlanmş örneğin Tarzana düşmnan olan kabilenin tarzana neden nefret ettiği ve kabilenin bir hikayesi tasarlanmış dövüş sahneleride güzeldi örneğin Tarzanla kabilenin dövüşü ve Tarzanla Akukun dövüşü Ama şunu sölemeden geçemem filmde aşırı göze sokulmasada bir ırkçılık meselesi vardı. Bu beni rahatsız etti açıkçası . Filmde araya flashbackler serpiştirilmiş bu flashbacklerde tarzanla janenin tanışması , Tarzanın anne ve babasının ölmü , Ve tarzanın goril annesinin öldürülmesi gibi . Sondaki aksiyon sahneleri aşırı iyiydi diyebilirim sanırım Zaten david yates harry potter filmlerinde aksiyon sahnelerini coşturuyordu . Filmdeki dram sahneleri ise Yine David yatesin yaptığı belli oluyordu örneğin tarzan öldü sanılıyordu , goril annenin ölümü , cok güzel drametize etmiş bu sahneleri Seneryo eh işte kıvamındaydı orta bir berklentiyle gittim ve aradığımı buldum . Hem David yatesi bilen biri olarak film beni memnun etti . Irkçılık gibi mevzularda rahatsız etti tabiki Puan : 10/7

kurgu, senaryo çok basit, kötü ötesi...tarzan'ın duygusallığı çekilmiyor, birçok filmde gördüğümüz kahramanlık sahneleri çok abartılı, görsellikte abartıldığı gibi değil bir kaç yeri ilgi çekiyor. Bence beklentinin çok çok altında kaldı...

Fragmanıyla beklentileri en yükseğe çıkartan, ancak maalesef bazı klasikliklere rağmen yaratıcı bir konusu olsa da senaryoda kopuklukları ve gerçeklik dışı uygulamaları ile bu beklentileri karşılayamayan, yine de Margot Robbie ve Samuel L. Jackson'ı görmek için bile izlenebilecek bir film.

Anne ve babasını kaybeden Tarzan (Alexander Skarsgârd), goriller tarafından ormanda büyütülmüştür. Bu klasik hikayesini bilmeyen yoktur. Ancak bu filmde bu hikayenin devamı sıfırdan kurgulanarak işlenmiş. Sonrasında Tarzan, normal insan hayatına dönmüştür ve İngiltere'de eşi Jane (Margot Robbie) ile soylu bir hayat yaşamaktadır. Bir gün İngiltere Avam Kamarası tarafından büyümüş olduğu topraklara, Kongo'da Belçika Kralı II. Leopold tarafından kurulmuş olan bağımsız devlete ticari elçi olarak gönderilmek istenir. Oraya tekrar gitmek istemese de bunu kabul eder. Ancak burada Belçika elçisi Leon Rom'un (Christoph Waltz) kurduğu komplolardan habersizdir. Öğrendiğinde ise Jane'in hayatını kurtarmak için amansız bir maceraya atılır. Ona yardım edecek kişi ise George Washington Williams (Samuel L. Jackson) olacaktır.

Yönetmenlik koltuğunda herkesin en azından isim olarak da olsa aşina olduğunu düşündüğüm ve birçok sinemaseverin tanıdığı; Harry Potter and the Order of the Phoenix, Harry Potter and the Half Blood Prince, Harry Potter and the Deathly Hallows Part 1-2 gibi başarılı yapımlara imza atan ve 18 Kasım 2016'da vizyona girecek olan herkesin beklediği Fantastic Beasts and Where to Find Them filminin de yönetmeni olan David Yates yer alıyor. Kendine has olan o üslubunu bu filmde de görüyoruz, ancak hareketli sahneler dışında beklentileri karşılayamadığını söylersek pek yanlış olmaz sanırım. Kendine has üslubundan kastım tam olarak şu; David Yates, sanat filmi ile aksiyon arasında bir denge kurmayı seven tarzda bir yönetmen. Bunun en iyi örneklerini de Harry Potter and the Deathly Hallows filmlerinde gördük. Bu filmde de aksiyon sahneleri dışındaki sahnelerde yumuşaklık, sadelik ve huzuru izleyiciye müthiş yansıtıyor. Ancak fragmanda gördüğümüz şeylerden sonra bu durum sadece fragmanı izleseymişiz de olurmuş kafasını bize yaşatmasına sebep oluyor.

Filmin senaryosuna gelecek olursak; orijinal fikir tabii ki özellikle Tarzan kitaplarıyla adından söz ettirmiş olan Edgar Rice Burroughs'a ait. Ancak daha önce de söylediğim gibi sıfırdan kurgulanmış bir yapım olan bu filmin senarist listesinde özellikle dikkat çeken Stuart Beattie ve John Collee isimleri. Senaryoda klasik Tarzan'ın Jane için hayatını tehlikeye atması ve onun için her şeyi yapabilecek olduğunu görüyoruz. Hikayesinde güzel bir kurgu olduğunu söyleyerek senaristlerin hakkını da vermeliyiz. Ancak senaryo ve oyuncu direktiflerini göze alarak şunu söylemeden geçemeyeceğim; yerli halkın rolleri onların yeteri kadar ilkel olmadığı izlenimini uyandırıyor ve davranışları ve konuşma tarzları da bunu destekler nitelikte. Bu kısmı da yetersizliklerden biri diyebilirim.

Tek tek oyunculardan uzunca bahsetmeye gerek yok. Alexander Skarsgârd, Tarzan tipi için uygun bir cast seçimi olmuş. Ancak çok sade oyunculuğu ve bununla birlikte repliğinin az olması sıradan bir görüntü vermesine sebep olmuş. Bunun yanında Margot Robbie ise Jane için her konuda harika tercih olduğunu gözler önüne sermekte. Jane'in coşkulu hali, cesareti ve yeri geldiğinde öfkesini yansıtmakta çok başarılı olduğunu söyleyebilirim. Göz kamaştırıcı güzelliği de cabası... Suicide Squad'ı da daha fazla heyecanla beklememize sebep oluyor. Samuel L. Jackson'dan artık sanırım yeni Morgan Freeman olarak bahsedebiliriz. Her filmde karşımıza çıkan başarılı aktör başrolde olduğu filmlerde kendine hayran bırakırken, yan rollerde de hakkını vererek işini yerine getiriyor. Burada da Tarzan'ın yancısı olarak karşımıza çıkıyor.

Kısacası film beklentiyi karşılayamasa da iyi vakit geçirmek için ve kesinlikle sıkılmadan izlenebilecek güzel bir yapım.

Kanun Kalkan

Film in hikayesi hiç şaşırtıcı değil.Görüntü yönetmenin hakkını vermek gerek. Samuel ve Waltz çok çok daha iyi kullanılabilirdi.Derinlik bağlantı şaşırtıcılık aramayın.Film esnasında 3 tane bam güm sahne hariç izlemeyi kaçırsanda kaybınız olmaz.Beklentisiz vakit öldürmeye gidecekseniz gidilebilir.Oyunculuklar da maalesef yerlerde.Finalde bişey çıkar diye umut ettim ama zaten karşılanmayan beklentilerimi tarumar etti.

Gecikmelide olsa filmi izledim. Benim daha once izledigim Tarzan filmlerinden farkli daha sarip sarmalayan duygusu yuksek bir fil karsiladi. Tum hayvanlar birebir canli gercek hissi verdi. Sadece su aygirinin bakislari insansiydi. Hersey iyi tarzan yakisikli jane guzel ve becerikli. Fakat bu tarzan filmi bana beyaz insanin ne kadar vahsi oldugunu bir kez daha goz onune serdi. Trenin uzerindeki fil disleri gozlerimi doldurdu. Insanin yeryuzundeki yegane vahsi ve evcillesemeyecek varlik oldugunu bir kez daha gozumuze sokarak gosterdi.
Sonuc itibariyle begendim. Tavsiye ederim. Arsivlik bir Tarzan..

Fena olmayan yerleri yok değil. Özellikle Samuel Jackson en iyisiydi.
Ama, açılış sahnesinden sonraki ilk kısımları sıkıcı idi. Belki hiç beklentisi olmayan biri için öyle görünmeyebilir. Ama, hey, bu bir Tarzan filmi. Nasıl sarıcı,eğlenceli ve aksiyon dolu olmasını beklemezsiniz ki.
Sonuç olarak izlenebilir bir film. Bilhassa alternatiflerini düşünürsek.