Ortalama puan
4,0
459 Puanlama
Büyük Budapeşte Oteli hakkında görüşlerin ?

25 Kullanıcı yorumları

5
8 Eleştiri
4
8 Eleştiri
3
7 Eleştiri
2
0 Eleştiri
1
2 Eleştiri
0
0 Eleştiri
5,0
29 Aralık 2016 tarihinde eklendi
TEK KELİME İLE WES ANDERSON BAŞYAPITI
Wes Anderson gibi bir dahinin Amerikan sinemasına birkaç beden fazla geldiğini söylemek biraz cesurca bir söylem olsa da biraz düşününce haklılık payı olduğunu fark edebiliyoruz. Uçuk kaçık filmlerinde hayal dünyasıyla gerçekliği pastel betimlemeler ve karakterlerle birleştiren usta yönetmen, en son Moonrise Kingdom ile kariyerinin zirve noktasına ulaşmıştı. Bu kadar iyi bir filmden sonra gelecek eserinin ne kadar riskli bir noktada ayakta durmaya çalışacağını tahmin edebilirsiniz. İlk olarak Berlinale’de görücüye çıkan, bir de festivalden büyük jüri ödülü kazanan Büyük Budapeşte Oteli, Anderson’ın önceki filmiyle yükselttiği çıtaya birden fazla basamak ekleyerek yönetmenin ustalık eseri olarak parlıyor
Büyük Budapeşte Oteli’nde kendi zekasının ve hayal gücünün en uç noktalarına erişmiş gibi duruyor. İlk dakikalarında seyircide yüksek bir merak duygusu uyandıran filmin senaryosu en ufak bir şüpheye mahal vermeden kusursuzun kanlı canlı örneği olmuş desek abartmış olmayız. Büyük bütçeli yahut önemli filmlerin yıldız oyuncularının kısacık, basit rollerde hayat verdiği tuhaf karakterler, filmin adrenalini yüksek gidişatında seyircinin en samimi dostu oluyor. Yönetmen hayal ürünü bir dünyada, hayal ürünü karakterlerin ne kadar farklılaştırılabildiklerini kanıtlamak istercesine filmini basit patikalardan dolambaçlı yollara, sığ sulardan derin okyanuslara sürüklüyor. Öyle ki Büyük Budapeşte Oteli’nin her anında bir sonraki sahnede ne olacağını tahmin ettiğimiz halde bir an önce ilerlemesini bekliyoruz çünkü Anderson, iflah olmaz bir yaramaz çocuk olarak ritmi hiçbir şekilde düşmeyen ve en başından tutup duygu seli olup akan finaline kadar seyircisine kucak açan bir hikaye kurgusuyla karşımıza çıkmış. En güzel rüyalarımızı bile kıskandıracak bu yepyeni evrenin bir parçası olmak ise hiç zor değil zira yönetmen, her türden seyirciyi tatmin edecek bir portreye davet ediyor. Sıkı dostu Alexandre Desplat tarafından bestelenen harika müzikler eşliğinde, Anderson’ın kendisiyle özdeşleşen kamera kullanımı ve dekorlar da bu armoniye katılınca Büyük Budapeşte Oteli’nin mutluluktan ve sinemayı kutlamaktan daha azını vaat etmeyeceğini fark ediyoruz. Daha önce de bahsettiğim gibi yıldızlarla dolu kalabalık kadrosunun yağmur damlaları gibi bir bir ekrana düşüp bir anda yok olmaları ise hiçbir rahatsızlığa sebep olmuyor. Her biri bu armoniye renk katarak görevlerini yerine getiriyor, Anderson’ın baş yapıtının birer parçası oluyor.

Aynen öyle; Büyük Budapeşte Oteli’ni Wes Anderson’ın başyapıtı olarak rahatlıkla kabullenebiliriz. İvmesini hiçbir zaman düşürmeyen böylesi yaratıcı bir yönetmenin Amerika’nın muhafazakar sinema anlayışı içinde sıyrılıp bu gibi eserlerle karşımıza çıkıyor oluşu ise basitçe bir lütuftan daha azı olamaz. Moonrise Kingdom sonrasında daha iyisini yapabilir mi diye düşünürken Büyük Budapeşte Oteli ile karşılaşmak pek hoş oldu, peki bundan daha iyisini yapabilir mi? Aynı kuşkuya mahal vermeye gerek yok, neden olmasın deyip geçelim!
5,0
13 Nisan 2014 tarihinde eklendi
(...) Wes Anderson'ın kendine has büyüleyici dilini en geniş biçimde kullandığı yeni filmi Büyük Budapeşte Oteli tek kelimeyle yönetmenin başyapıtı. Muhteşem renklerle donattığı simetrik kareleri hayran bıraktırıyor. Katman katman açılan öyküde gizemden, komediye, romantizmden polisiyeye birkaç farklı türde birkaç farklı hikayeyi iç içe geçirerek anlatıyor. Eğlendirmeyi ve düşündürmeyi çok iyi biliyor. O kadar bol detaylı bir iş ki tek seferde her ayrıntıyı yakalamak imkansız. Defalarca izlenecek türden, eşsiz bir yapım yani.
5,0
7 Nisan 2014 tarihinde eklendi
Wes Anderson gibi bir dahinin Amerikan sinemasına birkaç beden fazla geldiğini söylemek biraz cesurca bir söylem olsa da biraz düşününce haklılık payı olduğunu fark edebiliyoruz. Uçuk kaçık filmlerinde hayal dünyasıyla gerçekliği pastel betimlemeler ve karakterlerle birleştiren usta yönetmen, en son Moonrise Kingdom ile kariyerinin zirve noktasına ulaşmıştı. Bu kadar iyi bir filmden sonra gelecek eserinin ne kadar riskli bir noktada ayakta durmaya çalışacağını tahmin edebilirsiniz. İlk olarak Berlinale’de görücüye çıkan, bir de festivalden büyük jüri ödülü kazanan Büyük Budapeşte Oteli, Anderson’ın önceki filmiyle yükselttiği çıtaya birden fazla basamak ekleyerek yönetmenin ustalık eseri olarak parlıyor. Şimdiden senenin en iyilerinden biri olmayı başaran, üstadın yepyeni feel-good-movie‘si bizimle İstanbul Film Festivali kapsamında buluştu.
5,0
14 Nisan 2014 tarihinde eklendi
ŞAHANE! Sinemanın bir sanat olduğunu,hikaye anlatmayla sınırlı bırakmadığını anlatan bir Anderson şaheseri! Kısacası bayıldım!
5,0
29 Mayıs 2014 tarihinde eklendi
Bir başyapıt desek yalan olmaz açıkçası, muhteşem, inanılmaz, büyüleyici bir film. Bu film şu ana kadar açık ara en iyi 2014 filmi ve izlediğim en iyi 10-15 filme de girer. Ralph Fiennes her zamanki gibi müthiş bir oyunculuk sergilemiş, oyuncu kadrosu ayrıca bu filmin çok sağlam, çok usta oyuncular bu filmde toplanmış, göz kamaştırıyor. Ancak asıl değinmek istediğim nokta, Zero(küçük olan) rolünü oynayan Tony Revolori'nin müthiş bir performans sergilediğidir. Robotik hareketleri ve mimikleriyle inanılmaz desem yanlış olmaz. İlk oyunculuğunda böyle önemli oyuncuların bulunduğu bir filmin başrolünü paylaşan oyuncu, kendisini tanıtabileceği şeklin de ötesinde tanıtmış, o kadar iyi. Wes Anderson'ın izlediğim ilk filmiydi. Moonrise Kingdom'ı da biliyorum geçen yıldan ancak halen izlemedim onu, o da çok başarılıymış diye duydum. Büyük Budapeşte Oteli, İstanbul Film Festivali'nde de bulunan bir filmdi ve bu filmde çok fazla diyalog kullanıldığından çok dikkatli izlenilmeli, diyaloglar çok hızlı çünkü bu filmde. Vizyonda kaçıranlar evde izlemek istiyorlarsa zevkle seyretsinler, keyifli, içinizi ısıtan, komedi diye adlandırılabilecek bir tür dram olan bu film, Hollywood filmlerine taş çıkartıyor ve 12 Years a Slave gibi bir filmle karşılaştırılınca onu sönük bırakıyor hatta. Çekim yerleri, mekanları da bir o kadar içinizi açıyor ve bu başyapıtı kaçıranların, 2014 filmi şiddetle izlemek istiyorum diyenlere sapasağlam bir başyapıt diyor, kaçıranların çok şey kaçıracağını ve izleyince hayranı olacağınızı tekrardan yineliyorum.IMDB puanı boşa 8.4 değil yani.
5/5
5,0
16 Aralık 2014 tarihinde eklendi
Filmde geçen 'Bir zamanlar insanlık olarak bilinen bu vahşi mezbahada hala medeniyet kırıntıları kalmış' cümlesi her şeyi özetliyor...
5,0
12 Ağustos 2016 tarihinde eklendi
Yok böyle bir film!sahneleri mi dersin,otelin,dekorların,kostümlerin güzelliği mi dersin,filmin tatlı kaçıklığı mi dersin...İzleyin İzleyin..!
5,0
17 Eylül 2020 tarihinde eklendi
Bu filmi beğenmeyen de ben sinemayı seviyorum demesin öyle bir şey. Bayağ komeisi polisiye izliyorsunuz ama alttan alta duygusal tümevarımlar var. Ve filmin bir yerinde başrolde ki adam birini görüyor da diyor ki AA sensin teşekkür ederiz iyi yürekli insan tatlı insan diyor ya. Ben de filmi izlerken yönetmeni tanıyınca aynı böyle oldum iste teşekkür ederiz wes Anderson 
Daha Fazlasını Göster