Beş yıl aradan sonra tekrar sahneye çıkacak olan piyanist Tom Selznick (Elijah Wood), beş yıl önceki konserde heyecanına yenik düşer ve "Çalınamaz" diye bilinen parçayı (La Cinquette) çalarken takılır. Ustası Patrick'in parçayı çalabilen tek kişi olarak anılmasından sonra Tom Selznick, parçada takılan kişi olarak anılmaktadır. Tom'un eşi oldukça başarılı ve ünlü bir oyuncudur ve kendisi için bu konseri hazırlamıştır. Hem eşine hem de seyircisine mahcup olmak istememektedir; ama sahnede kendisini bekleyen bir sürpriz vardır. Tom'un notalarının arasına yazılmış ufak notlar.
"Yanlış tuşa basarsan ölürsün."
İspanyol sinemasının korku filmleri üzerindeki gücü yadsınamaz bir gerçekliktir. Diğerleri (The Others), Mama, Pan'ın Labirenti, Yetimhane, 28 Hafta Sonra, Ceset (El Cuerpo) bu filmlerin en azından birini duymuş ya da izlemişsinizdir. Gelelilim filmimize, gayet iyi bir başlangıç yapan filmin son yirmi dakikası pek beni sarmadı. İspanyol sinemasından son ana kadar bekleme ve darbeyi indirme noktası burada biraz yetersiz kalmış gibi gözüküyor. Kan ve vahşetten uzak, diken üstü bir yapım olduğu bir gerçek. Sahne korkusunu yenmeye çalışan bir adama yapılabilecek en büyük kötülük, o korkunun dozunu arttırmak ise burada o doz fazlasıyla arttırılıyor. Ya benim dediğimi yapasın, ya da önce eşini, sonrada seni vururum gözdağı içerisinde piyano üzerinde hatasız çalmaya çalışan parmaklar.
Baştada söylediğim gibi filmin tek eksik noktası, amacın biraz erken ortaya konulmuş olmasıdır. Onun dışında Elijah Wood'un bir piyanist olduğuna oldukça ikna oldum. John Cusack ise film sonu hariç sadece sesiyle var. Gerilim filmi olan Grand Piano, benden 6,9 puan alıyor.