Mitch Albom’un oldukça güzel ve keyifli bir yaşamı vardır. Detroit’de yaşar ve mutlu bir evlilik sürdürmektedir. Ödüllü bir spor yazarı olmakla beraber köşe yazıları herkes tarafından ilgi ile okunmaktadır. Aynı zamanda senaryo yazarlığı ve radyo ve televizyon yayını da yapmaktadır. Bir gün hayatına gelen iki adamla beraber aslında bir şeylerin eksik olduğunu fark eder. Bu adamlardan biri Rabbi Albert Lewis, rahat bir New Jersey mahallesinde gelişmekte olan bir sinagogu yönetmektedir. Diğeri ise yani papaz Henry Covington, iyileşmekte olan eski bir uyuşturucu bağımlısı ve satıcısı olarak yoksul ve evsizler için, dağılmakta olan bir Detroit kilisesinde vaaz vermektedir. Bu Hristiyan ve Musevi, Afrikalı-Amerikalı ve beyaz, fakirleşmekte olan ve ayrıcalıklı olan şeklindeki iki bambaşka dünyanın arasında gidip gelen Mitch, çok önemli bir kavrama şahit olur. Bu birbirinden çok farklı iki adam, sadece hayatı diledikleri gibi yaşamakla kalmayıp onu kutlamayı da bilmektedirler. Mitch, bu iki adamın da özde tek bir şeye inandıklarını keşfeder. Her birimizin içinde ilahi bir kıvılcım saklıdır. Öyle ki inancı olan her insan, diğerlerinin yaşamında büyük farklar yaratabilecek güce sahiptir.
Bu filmi sevdiyseniz, şunlar da ilginizi çekebilir: : Yılın en iyi filmleri 2011, En iyi film: Dram, {Genre} türündeki en iyi filmler : 2011.