Korku Seansı: en yeniler yorumlar - Sayfa 4

Film ile ilgili beklentim çok yüksekti. Senaristi, yönetmeni, oyuncuları, arkadaşlarımın yorumları benim filmle ilgili beklentimi çok yüksek tutmama neden oldu. Ama sonuç hayal kırıklığı. Biz üç arkadaş izledik sinemada ve çıkışta üçümüzde birbirimize dönüp "bunu muydu yani" bakışı attık? Biz bunu zaten biliyorduk. Evet irkildiğimiz anlar oldu ama konu hakikaten vasat bir şekilde işlenmiş. Çok örneklerini gördük bu tarz filmlerin. Ben filmde orjinaliteye dair hiç bir şey yakalayamadım. Hele final tam bir fiyasko. Sinemayı gerçekten terk etmek istedim ama zaten film bitmişti :) Bence ve kısaca zaman kaybı diyebiliriz.

Korku filmlerine hasretimiz sona eriyor!

Son zamanlarda korku filmi adı altında izlediğim filmler ya midemi bulandırıyor ya da güldürüyordu. Saçma sapan makyajlarla, ucuz hikayelerle ve kötü çekimlerle yapılan korku filmleri güldürdüğü gibi bir de seyirciyi aptal yerine koyuyordu. Gereksiz yere ortalığı kan gölüne çeviren filmlerse midemi bulandırmaktan başka bir etki yaratmıyordu üzerimde.

Filmin yönetmeni James Wan'ı da iğrenç bir şekilde insanların iç organlarının fırlayıp parçalandığı ve kanın gövdeyi götürdüğü, mide bulandırıcı Testere serisinden tanıyoruz. James Wan da böyle iğrençliklerdense klasik bir korku filmi yaparak daha başarılı olacağını öğrenmiş ki, Insidious filminden sonra tekrar "kötü ruh" temalı, kansız bir filmle karşımızda. Insidious her ne kadar büyük yankı uyandırsa da beni pek fazla korkutamamıştı.

The Conjuring ise korku filmlerinin tüm klişelerini en iyi şekilde kullanarak korkutmayı başarıyor. İnanması zor olsa da film gerçek bir hikayeden uyarlanmış. 1970'lerden kalma havası da makyajlar ve kostümlerle müthiş yansıtılmış . The Conjuring'de de, bu tür filmlerde hep olduğu gibi çocuklu bir aile eski bir eve taşınıyor. Sonra bu evde gizemli olaylar yaşanmaya başlıyor. Filmin ana fikri iki satırı geçmese de James Wan hikayeyi çok iyi bir şekilde işlemiş. Ayrıca bu film diğer "perili ev" filmlerinden bir farklılık taşıyor. Film bir yandan da paranormal olayları araştıran Ed ve Lorraine Warren çiftinin hikayesini anlatıyor. Bu da filmin gerçekçi özelliğini kuvvetlendiriyor.

Evet, film iki ayrı konuyu ele alıyor. Biri Perron ailesine musallat olan nefret dolu, kötü ruhlar diğeri de Warren'lerin çocuğuna musallat olan oyuncak bebek Annabelle Doll. Aslında bu iki hikaye tamamen bağımsız olsa da James Wan çok iyi birleştirmiş. Bu tarz filmlere dinsel olayları katmak ne kadar akıllıca bilmiyorum ama filmi izlerken bu yönünü göz ardı edebiliriz.

Tabii The Conjuring'in asıl hedefi paranormal olayları araştıran iki çiftin biyografisini göstermek değil asıl hedefi paranormal olaylar ile bizi korkutmak. Normalde bu tip filmler bana epey gülünç geliyor, örneğin Paranormal Activity Serisi. Ama bu filmin kalitesi Paranormal Activity gibi bir saçmalıkla karşılaştırılmayacak kadar iyi. The Conjuring ancak korku klasikleriyle karşılaştırılabilir.

Filmi baştan sona koltuğa yapışık bir şekilde izledim. Yani filmin gerilim dozu üst düzey, arada Warren'ların hikayesine gönderme yapılsa da hiçbir şekilde tempo düşmüyor. Ayrıca birkaç defa da koltuğumdan zıpladığımı hatırlıyorum. Özellikle filmin ikinci bölümü olağanüstü... Tüm bunlara rağmen filmden çıkınca üzerimde hiçbir etki bırakmadığını hissettim. Belki de sabah izlediğim içindir...

Eğer korku filmlerine meraklıysanız The Conjuring'e bayılacaksınız. Film James Wan'ın en iyi filmi olmakla beraber son yılların en korkunç filmi de olmayı başarıyor. Bu filmi izledikten sonra James Wan'ın yeni filmleri için sabırsızlanmamak elde değil. Korku sineması yeniden doğuyor... 8,6/10

Bir korku filmi başyapıtı...başka söylenecek hiç bir şey a sinemada izleyin yan tarafınızda kimse olmayan bir yer seçin çünkü çığlık attığınızda mahçup oluyorsunuz.tüylerimi diken diken eden tek film...korku filmi tanımı bence artık the counjuring ile yepyeni bir anlam kazanacak....bir korku film başyapıtı....

Erkek adam olarak bu tür şeylerden hiç korkmam!! Ama zaman zaman -klimadan dolayı sanırım- tüylerim diken diken oldu ve beynime şöyle bir üşüme geldi açıkçası,filmi izlerken.
Saw ile korku-gerilim filmlerine yeni bir soluk getiren ve yeni bir furyanın ortaya çıkmasına neden olan yönetmen James Wan bu filmde biraz daha klişeler üzerinden gitse de korkutmayı başarı ne kadar katolik inançları üzerinden giden bu tür filmler beni tam olarak sarmasa hatta zaman zaman komik gelse de.
1970'li yıllarda geçen, gerçek olaylardan esinlendiğini iddia eden film zaman zaman yönetmenin farkını ortaya koyan ve bu tür filmlerde fazlaca göremediğimiz kamera geçişleriyle beğenimi kazanırken,klişeleri görmezden geliyorum ama yetmişli yıllarda geçen filmim makyajlarının da yetmişli yıllarda kalmasına hiç gerek yoktu bence.

Korku veya gerilim tarzı filmler uzun zamandır benzer konuları tekrar ettiklerinden uzak durmaktaydım bu tür filmlerden. Ardından izlediğim 'Kötü Ruh (Evil Dead)' biraz hoşuma gitmiş olsa da dün izlemiş olduğum 'Korku Seansı' gerçekten de öncekilerin çok üzerinde ve mutlaka izlenilmesi gereken bir film olmuş.

Korkutma potansiyeli olan fakat beni fazla korkutamayan bir yapı sevdiğim korku serisi olan Testere'nin yönetmeni James Wan'ın Insidious filmini beğenmiştim ve o filmden gerildiğimi de hatırlıyorum fakat bu film beni birkaç sahnesi dışında pek etkilemedi.Öncelikle filmin yeni taşınan evdeki paranormal olay klişesini içerdiğini bilipte gitmeniz gerekiyor ve film kesinlikle klişelerle dolu bir film fakat oyunculukların başarılı olması,yönetmenin başarılı çekimler ve fon müziklerinin de etkileyici olmasıyla film zaman zaman etkileyici olmayı başaran bir yapım fakat dediğim gibi ben falza korkmadım sadece birkaç sahnede ürktüğümü sö baştan sona sürükleyici denebilir fakat işte daha önce izlediğim korku filmlerindeki klişeler bu filmde de mevcut olduğu için filmi izlerken pek heyecanlandığım söylenemez tabi filmin sonlarını saymassak bence filmin en korkutucu ve heyecanlı kısmı son kısımları hatta sonlara doğru gerildiğimi sö olarak fazla beklentiniz olmadan izlemeniz gereken bir film Korku Seansı ayrıca bana kalırsa para verip sinemada izlenecek kadar iyi bir film değil fakat evinizde gece yarısı izlediğiniz takdirde sizi korkutabilir zaten filmin etkisi bence insandan insana değişiklik gösterebilir yani beni fazla korkutamamış olsa da sizi korkutabilir.

6.5/10

Özellikle ilk yarısıyla muhteşem derecede ürkünç bir tablo çizerek beklentileri karşılayan "The Conjuring / Korku Seansı", uzun yıllardan sonra yapılmış türünün taze yapımlarından biri. Ses efektlerinin ve temel korku öğelerinin oldukça başarılı bir şekilde kullanıldığı filmin ikinci yarısında misyonerliğe soyunması ise filmin en büyük eksiği; çünkü filmin ürtkütücü yapısını ciddi derecede zedeliyor.