En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Ata Kalinyazgan
Takipçi
204 değerlendirmeler
Takip Et!
3,0
30 Mart 2014 tarihinde eklendi
(...) Özelinde bayağı bir değişikliğe uğrayan hikaye aslında yine aynı tema üzerine kurulu; aşk. İki ana karakterin arasındaki aşkı ve bu aşkın gelişimini anlatırken aynı zamanda canavarın geçmişi hakkında bilgiler vermeye ve anlamsız bir kan davasını çözümlemeye çalışıyor Gans. Giriş bölümünü fazla ağır işlerken gelişme kısmını aceleye getiriyor ve romantizmi geri plana atmak zorunda kalıyor. Geriye dönüp bakarsak ne 1946 yapımı müthiş film ne de 1991'in harika animasyonunda ikilinin arasındaki aşkın bu kadar çabuk geçiştirildiğine tanık oluyoruz. Diğer taraftan bu eksik filmin sıradanlığını azaltan bir yeniliğe de kapı açıyor. Filmin çocuksu havadan kurtulup daha derin bir okumaya sahip olmasının nedeni yönetmenin ilave ettiği fikirler. Gans, kötülüğü zavallı Canavar'ın üzerinden çekip para hırsına tutuşmuş aşağılık haydutlara yıkıyor ve güzel bir mesaj veriyor. Bu ve bunun gibi zekice hamleler de filmi bildiğimiz bir aşk masalı çerçevesinde CGI ile süslemekten çok daha ilginç kılıyor. (...) Neticede, güzellik kavramı görecelidir. Prensesin canavara aşık olduğu bir masal perdedeki; böyle şeylerden hoşlanmayan aman uzak dursun. Lakin harcanan emek ve çıkan sonuç ortada; kesinlikle şansı hak eden ama ölümsüz bir başyapıt olmaktan da epey uzakta seyreden, keyifli vakit geçirmek için ideal bir uyarlama. Ve Gans'ın tekniği kimisi için fazla kokoş kaçacak, kimisine ise harika bir görsel şölen sunacak.
resim gibi görüntüler, şiir gibi anlatım, masal gibi hikâye.
bildiğimiz bir masalı, alıp o kadar naif işlemiş ki yönetmen, bir de fransızca tabi, bayıldım... bir sürü bilindik öge ile dolu bir konu nasıl görsel ve işitsel bir şölene dönüştürülür, nasıl insanı derinden etkiler izlemek istiyorsanız bu filme bir göz atın.
ya bir de, böyle filmlerde ben anlatılanın gerçek olduğunu düşünüyorum. yani ormanın perisi de var sanki ve bir lanet de ancak bir aşk ile bozulabilir diye inanıyorum. normal geliyor bana.
2014/Fransa yapımı La Belle Et La Bete (Güzel ve Çirkin) merakla beklediğim bir filmdi ama maalesef sinemada izleyebilme fırsatım olmadı bu yüzden internete düşmesini beklemek zorunda kaldım. Bekledikçe merakım ve beklentim arttı. Beklentiye girmemem gerektiğini bildiğim bir film olmasını bilmeme rağmen. Ama masal uyarlamalarını gerçekten çok seviyorum ve bunun bende bir takıntı halini almaya başladığını düşünüyorum. Aylardır abartısız olarak söylüyorum en az 100 kere filmin fragmanını seyretmişimdir. Ki son dönemlerde beklentiye girmeme neden olduğu için filmlerin fragmanlarını izlememeye çalışıyorum. Film hakkında olumsuz yazılarda okudum ama afişlerin ve fragmanların etkisi çok büyüktü bu yüzden filmi izleyene kadar beklentim bir nebze azalmadı. Filmin bende büyük bir beklenti yaratmasının en önemli nedeni ise bir Christophe Gans filmi olması ve başrol de Vincent Cassel'ı izleyecek olmamdı. Vincent Cassel, farklı bir çekiciliğinin olduğunu düşündüğüm ve filmlerini başarılı bulduğum bir aktör. Bu filmde de Çirkin rolünde onu izleyecek olmam haliyle heyecanlandırdı beni. Bu kadar çok beklentiye girdiğim için kendime mi kızsam yoksa yönetmene ve senariste mi kızsam bilemedim bende. Christophe Gans gibi sinemada ismini öne çıkarabilmiş işinin ehli diye düşündüğümüz adamdan tabii ki böyle rezalet bir film beklemezdim. Soruyorum kendisine: Bu filmde duygu nerede? Müzikler nerede? Bu film neden yalnızca görüntüden ibaret ?!!! Disney yapımı Güzel ve Çirkin animasyonunu izlemeyeniniz kaldı mı bilmiyorum. Ama eğer hala izlemediyseniz derhal izlemenizi öneriyorum. Tekrar filme gelecek olursak. Filmde Güzel ve Çirkin masalı çocuklara hitap etmek yerine yetişkin grubuna hitap etsin diye gizem ve aksiyon yaratılmaya çalışılmış ama başarılı olmamış maalesef. Masal uyarlamalarını takip ediyorsanız eğer masallara daha farklı bir bakış açısı getirdiklerinden haberdarsınızdır. Ki bu seyirciyi çok memnun ediyordu. Ama La Belle Et La Bete buna uymamış bence. Yani Güzel ve Çirkin'in hikayesi alınmış ama karakterlerin huyu suyu her şey farklı olmuş. Masalda ki Güzel ; güzel, iyi, alçak gönüllü, yardım sever ve kitap okumayı seviyor. Filmde ki Güzel ise yani Belle bunun neredeyse tam zıttı olmuş. Asi, burnu havada ve Çirkin'e hakaret etmekten kaçınmayan bir Güzel. Çirkin'de de aynı şeyleri görmek mümkün ! Masal da Güzel'e gayet nazik davranan, ona kendini iyi hissettirmek için çabalayan ve kötü bir büyüyle canavara dönüşen Çirkin film de gerçekten bir canavar. Yani şahsen bir kadın olarak değerlendirdiğimde özünde hala iyiyi barındırsa bile böyle bir canavarı sevmem mümkün olmazdı. Kullandığım canavar kelimesinin dış görünüşe hitaben değil Çirkin'in direk olarak karakterine dair kullandığım bir kelime olduğunu belirtmek isterim. Film yalnızca Güzel ve Çirkin'in aralarında ki ilişkiyi işleseydi belki sevilebilirdi ama Belle'in kardeşlerinin işin içine girmesi ve ortaya konulan aksiyon filmi ve masalı tam anlamıyla berbat hale getirmiş. Bu kısımları gereksiz ve tamamiyle saçma buldum. Belle'in ailesinin üzerinde de gereksiz yere fazla durulmuş bence. Güzel ve Çirkin çocukken gerçekten en sevdiğim masaldı. Ki hala en sevdiğim, en etkilendiğim masal olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Ve ben en sevdiğim masalın böyle kötü bir uyarlamasını izlemek istemezdim ! Çirkin'in, Güzel için her gün yeni bir kıyafet bırakması ve bıraktığı kıyafetlerin Güzel'e mükemmel bir şekilde yakışması. İkisinin her sahnede ayrı bir kıyafetle ve gerçekten mükemmel kıyafetlerle karşımıza çıkması başta hoş olsa da abartıldığı ortada. Ki zaten film yalnızca mükemmel kostümlerden ve mükemmel efektlerden ibaretti. Yıllarca çocukluğumuzda dış görünüşe karşı ön yargılı olmamamız, insanları her haliyle sevmemiz gerektiği mesajını bize veren filmde görüntüden daha fazlasını istiyordum elbette. Güzel ve Çirkin'in arasında daha güçlü bir bağ olmalıydı. Bu kadar yoğun duygular barındıran bir masalın bu kadar duygusuz bir uyarlaması olmamalıydı ! Ve bir diğer bahsetmek istediğim konu müzikler ! Filmlerin en önemli parçalarından birisi müziklerdir. Bize nasıl hissetmemiz gerektiğinin sinyallerini verirler. Filmin bu raddede duygusuz olmasının nedeni belki müzikler olabilir. Çünkü filmde büyük ölçüde müzik eksikliği vardı. Kullanılan müzikleri de güzel bulmadım. Zaten asıl kullanılması gereken yerde kullanılmamışlardı. Masalın en sevdiğim yeri Güzel'in Çirkine onu sevdiğini söylediği yerdi. Filmde de en merak ettiğim sahneydi bu kısım. Güzel'in, Çirkin'e "Ben seni zaten seviyorum." dediği kısım güçlü bir müzikle mükemmel olabilirdi. Ama duyduğum şey basit bir fon müziğinden ibaretti. Zaten filmi seyrederken de çıldırdım bu müzik eksikliği nedeniyle !! İşin özü ; filmler yalnızca görüntüden ibaret olsaydı 5/5 puan alırdı bu filmde. Ama olay şu ki filmler yalnızca görüntüden ibaret değil. Bizim filmlerde esas görmek istediğimiz şey DUYGU(!). Benim eleştirimi zaten göreceğinden değil ama umarım bu işin ehli insanların eleştirilerini dikkate alırsın da bundan sonra çekeceğin filmlerde önceliğin görüntü yerine duygu olur GANS !
Öncelikle filmi sinemada izlemenizi tafsiye ederek yorumuma başlıyorum sevgili sinema severler. son dönemlerde bu sinema sektöründe moda olmuş, çocuk masallarını farklı bir senaryoylan sinemalara tekrak sokmak..gerçektende bazı bu tür filmler iyi yapılamıyor, ama bu film çok kaliteli olmuş. senaryo gayet iyi,yönetmen ve görüntü yönetmeni filme hakim,kostümler,müzik ve set çok kaliteli olmuş...gelgelelim özel efeklere: amerikan filmlerinden daha kaliteli olmuş hele ki kar fırtına sahnesi ve gökyüzündeki renkli sahneler tek kelimeylen MÜKEMMEL. ve tabi ki filmin can damarı oyuncular gayet karakterlerine iyi oturmuşlar ama VİNCENT CASSEL çok kaliteli bir oyunculuk sergiliyor...filimin bence küçük bir eksikliği var keşke güzel ve çirkin in arasındaki samimiyetlik biraz daha uzatılıp kısa kesmeselermiş,daha inandırıcı olurmuş... iyi seyirler sinama severler..
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.