En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
oya bilir
4 değerlendirmeler
Takip Et!
4,0
12 Ocak 2014 tarihinde eklendi
İçinde ergenlik, büyüme, keşfetme, aşk, sınıf farklılıkları, sanat gibi türlü türlü konular barından dolu dolu bir film. Basit bir bakış açısıyla film iki kadının aşk hikayesinden ibaret gibi görünse de öyle değil. Çünkü her ne kadar filmin en can alıcı yeri Adele'in Emma ile olan aşkı olsa da o da diğerleri gibi Adele için bir basamak. Filme lezbiyen filmi gözüyle bakmak da doğru değil bu yüzden. Zaten Adele lezbiyen değil, ayrıca aşkı işleyiş biçimine de bakacak olursak sanki iki kadın değil de bir kadınla bir erkeğin ilişkisi gibi doğaldı. Eşcinsellikle ilgili herhangi bir vurgu yapılmamış. Sınıfsal farklılık mevzusu baya ön plana çıkmış. Çok da güzel çıkmış. Meslekleri, mutluluk sebepleri, yedikleri yemekler, hatta en sonunda duyguları bile ait oldukları toplumsal sınıf altında şekilleniyor. Ve filmdeki detaylar... spoiler: Adele'in neredeyse film boyunca mavi giyinmesi (kavga edip ayrıldıkları gün hariç). Emma'dan ayrıldıktan sonra kendini denizin maviliğine bırakması. Bankta öpüştükleri sahnede arkadan vuran ışık. Dudakları ayrıldığında güneşin aradan girip tüm görüntüyü engellemesi. Ama öpüşürlerken her şeyin belirgin olması. Yani Adele biriyle olduğu sürece buluyor kendini. Ve birini sevdiğinde öpüşmek, dokunmak, sevişmek istiyor. Ancak öyle anlatabiliyor duygularını. Pek konuşkan değil zaten.
Açıkçası beklentimin çok altında buludum. Aşırı derece de pornografik sahneleri rahatsız ediciydi ve filmden soğumama sebep oldu. Gereksiz yere uzatılmış sahneler insanda izleme zevki bırakmıyor. Klasik erotik Fransız filmi gibi. Neresinde dram var anlayamadım. Bir de Cannes'da ödül aldı. Hakkettiğini düşünmüyorum.
Film çok güzel. Tek eleştirim, porno tarzındaki gereğinden fazla uzun ve detaylı verilen lezbiyen sevişme sahneleri. Bu sahnelerin seyircinin bu kadar gözünün içine sokulmasına gerek yoktu.
Hiç şüphe yok ki Kechiche’nin bir çizgi romandan uyarladığı bu estetik filmi Mavi En Sıcak Renktir, eşcinsel sinemasında son yıllarda kendini gösteren akımın bayrak taşıyıcısı olacak kadar iddialıyken özellikle içinde bulunduğumuz dönemin en başarılı işlerinden biri. Üç saat boyunca Adele’in yaşantısına dahil olmak, bir sinema seyircisinin salondan içeri girerken arzu ettiği her şeyi karşılıyor. Sevincin, hüznün, umudun ve hayal kırıklıklarının bu bütünleşmiş sunumu, hiçbir şeyin bitmediğini ve ne yazık ki bitmeyeceğini gösteriyor. Bunu yaparken de seyircisinin yaşamından parçaları, Adele’inkine ortak olduğu koltukta bırakıyor. En kötüsü de o işte.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.