Hesabım
    Ruhlar Bölgesi Bölüm 2
    Ortalama puan
    3,9
    114 Puanlama
    Ruhlar Bölgesi Bölüm 2 hakkında görüşlerin ?

    18 Kullanıcı yorumları

    5
    2 Eleştiri
    4
    3 Eleştiri
    3
    8 Eleştiri
    2
    4 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    1 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 2.094 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    22 Aralık 2020 tarihinde eklendi
    Senaryosunu, Specs karakterini canlandıran Leigh Whannell’ın yazdığı “Insidious: Chapter 2”, yönetmen koltuğunda James Wan’ın oturduğu serinin ikinci filmi…

    Yapımcıları arasında, Jason Blum’ın da yer aldığı 5 milyon dolar bütçeli bu film de brüt 161,9 milyon dolarlık muazzam bir hasılat rakamına ulaşmayı becermiş…

    Yani Blumhouse Productions her zaman olduğu gibi yine “doğru ata oynamış” …

    Filmin kendisine gelecek olursak…

    Yıl 1986…

    Ve gecenin karanlığında Lambert Malikanesinin kapısını çalan Elise Rainier’ı (Lindsay Seim), Lorraine Lambert (Jocelin Donahue) karşılar…

    Elise’nın teknik işlerindeki yardımcısı Carl (Hank Harris) ise zaten önceden gelmiş ve hazırlıklarını yaparak içerde onu beklemektedir…

    Sonra Carl bütün seansı film kamerasının objektifi ile kayıt altına alırken Elise’da, kendisine musallat olan paraziti bulmak amacıyla genç Josh’a (Garrett Ryan) hipnozla uyuttuğu bir terapi uygular ve onu kurtaracak bir sonuca da ulaşır…

    Elise’ya göre bir an önce yapılması gereken tek şey, Josh’a “astral seyahat” yeteneğinin varlığını unutmasını sağlamaktır…

    1986’daki bu “geçmişten” yeniden, serinin ilk filminin “yarım kalan” finaline dönüyor ve Renai’yi (Rose Byrne) karakolda, Dedektif Sendal’a (Michael Beach) Elise’nın (Lin Shaye) ölümüyle ilgili ifade verirken buluyoruz…

    “Doğa üstü” olayları içeren hikâye ile kafası bayağı bir karışan polis, Josh (Patrick Wilson) ve Renai çiftinin evinde çalışırken beş kişilik aile de mecburen babaanne Lorraine’nin (Barbara Hershey) yanına taşınacaktır…

    Taşınmasına taşınırlar da…

    Kâbus yine de bitmez…

    Renai bir yandan aşağıdan gelen piyano sesini duyarken diğer yandan da ağlayan Cali’nin (Brynn Bowie – Madison Bowie) odasına gittiğinde onu yatağında değil de yerde bulur…

    Bu arada ölümünün şokunu bir türlü atlatamayan yardımcıları Specs ve Tucker (Angus Sampson) Elise’nın evine giderler…

    Buldukları en ilgi çekici şey de 1986 yılında çekilen Josh’ın kaseti olur…

    Aynı esnada Lambert Malikanesinde uyumakta olan Dalton (Ty Simpkins), kendisine sevgiyle yaklaşan babaannesini, “arkanda bir var” diyerek uyarır…

    O da bunun üzerine evi telaşla dolanıverir…

    İlk önce rengarenk ışıklara ve gürültülü bir sese sahip olan tekerlekli oyuncak çalışır sonra da bir karaltı belirir…

    Derken aynı hayalet (Danielle Bisutti) “ürkütücü” bakışları ile şimdi de odasında Lorraine’in tam da karşısında durmaktadır…

    Ama oğlu annesinden, “ürkmemesini” gerekçe göstererek bu yaşanandan Renai’ye bahsetmemesini ister…

    Ancak Dalton olayı annesine anlatır ve uykusundan zorla uyanmasının ardından babasının biriyle konuştuğunu gördüğünü söyler…

    Bütün bu “paranormal sağanak” üzerine Lorraine, Specs ve Tucker’dan yardım istemek zorunda kalır…

    Onlar Elise’nın evinde buldukları 1986 tarihli görüntüleri dijitale aktarmışlar ve genç Josh ın arkasında yetişkin Josh’ın bulunduğunu görmüşlerdir…

    Dedektif Sendal’ın söz verdiği gibi Renai’yi arayarak, Elise’nın katilinin kocası olmadığını söylemesi ona biraz moral olsa da Lorraine’nin gördüğü hayaletin, oldukça sert bir biçimdeki “hışmına” uğrayarak yere serilmesi için hiç de uzunca bir sürenin geçmesi gerekmeyecektir…

    Artık bir şeyler yapmak için harekete geçilmesinin zamanın geldiğini düşünerek Elise’nın evinde toplanan Lorraine, Specs ve Tucker, zarlar aracılığı ile ruhlarla iletişim kurabilme becerisine sahip olan Carl’ı da (Steve Coulter) davet ederler…

    Gerçekten de Carl’ın zarları işe yaramıştır…

    En azından katili bulabileceklerini “zannettikleri” bir adres vardır ellerinde…

    Halbuki konuya “genç hemşire” Lorraine’in anılarındaki Parker Crane’nin de (Tom Fitzpatrick – Tyler James Griffin) dahil olmasının sonrasında, onları bambaşka sürprizler bekliyor olacaktır…

    Üstelik de Josh’ın, karısının kendisi için yaptığı çok “özel” bir besteyi tanımadığı bir ortamda…

    Bitti mi?

    Olur mu hiç…

    Geride ilk filmdeki pek çok havada kalmış soru ve sahnenin de netleştiği “bomba” gibi bir bölüm bekliyor olacak sizleri…

    Bitirmeden yorumumuza ilave edeceğimiz son husus, Mark Samuels’in Total Film için 15 Eylül 2013 tarihinde kaleme aldığı makalesinde filmi, "Poltergeist" (1982) ve "Back To The Future" a (1985 – 1989 – 1990) atıfta bulunarak oldukça amatör bir bakış açısı ile eleştirmiş olması…

    Zira “Insidious: Chapter 2” nin tek bir karesinin bile uzaktan yakından hiçbir alakası yok bu Tobe Hooper ve Robert Zemeckis klasikleri ile…

    Keyifli seyirler,
    Nurcan Can
    Nurcan Can

    3 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    22 Mayıs 2020 tarihinde eklendi
    İlk bölümünden daha iddialiydı. Hatta serinin 4 bölümünün icinde en iyisiydi. Ufak tefek mantık hataları vardı ama o kadarda olsun. Korku filmi fanatiği olarak serinin tek beğendiğim bölümü bu oldu. İlki de güzeldi de bu bölüm kadar korku dozu yüksek değildi.
    mete olümsüzleşen gg
    mete olümsüzleşen gg

    1 değerlendirme Takip Et!

    0,5
    15 Mart 2020 tarihinde eklendi
    İğrenc olmuş siz bidaha film cekmeyin siz bu filim işini anlamıyorsunuz siz film cekmeyi bakkaldanmı öğrendiniz sahnelerinizdeki oyuncular iyi ama yonetmen hic iyi deil bu filmi hic sewmedim dunyanın en kötü körku filmini cekmişsiniz siz boş boşuna zamanınızı harcamışsın ız
    Ilknur K
    Ilknur K

    Takipçi 1.243 değerlendirmeler Takip Et!

    2,0
    4 Mart 2018 tarihinde eklendi
    Film klasik ruh filmi. Çok da beğenemedim. Eski filmlerin yeni versiyonu gibi. Ama o atmosferi veremiyorlar işte.
    Sebahattin U.
    Sebahattin U.

    25 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    31 Mayıs 2015 tarihinde eklendi
    Anlatılmaz yaşanır.Tamamen bir başyapıt......................İzleyin kaçırmayın derim...
    theyurdal
    theyurdal

    Takipçi 566 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    22 Şubat 2015 tarihinde eklendi
    korku gerilim gizem çok iyi 3leme olmuş zaman olayları çok iyi kurgulanmış 10 üz 8
    YusufPiskin
    YusufPiskin

    Takipçi 67 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    27 Aralık 2014 tarihinde eklendi
    korku filmi / edebiyatı sevenleri en fazla ayrıma düşürmüş ypımdır.. insanalr ya çok korktum ya da iğrenç der ikinci film için, bir ortasını bulmanın imkanı yok..
    kanımca james wan daha senaryo halindeyken bunu görmüş olacak ki kendisine bu konuda yöneltilen eleştirilere asla cevap vermedi..
    korku sineması sinemanın üvey evladı gibidir, gişeler ne zaman dara düşse korku filmleri sürülür piyasaya ama asla sanat olarak görülmez.. korku sinemasını en çok besleyen George A. Romero ve Stephen King gibi isimler bile artık sinemya porjelerini vermeme kararı almışken korku sinemasının bir şekilde ayakta/hayatta kalma savaşı verdiği görülmez, bilinmez.. tüm bunların işiginda Wan isminin önemi artıyor.. bölüm iki ilkinin izinden gitsede ilk filmle çıtasını yükselttiği seyirciyi tatmin etmedi belki ama bu yinede kamera önü ve arkası ekibinin sağlam bir iş çıkarttığı gerçeğini değiştirmez..
    izleyiniz efendim.. hemde ilk filmle ard arda izleyiniz
    Ali B.
    Ali B.

    Takipçi 24 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    20 Temmuz 2014 tarihinde eklendi
    Sinemada izlemistim oldukca basarili korku filmi olarak buldum bilinki bir korku filminde patrick wilson oynuyorsa o film izlenir beyler tereddut etmeyin adam isinde usta
    sinema
    1 ziyaretçi
    2,0
    16 Temmuz 2014 tarihinde eklendi
    Kesinlikle izlemeyin... spoiler: Şöyle ki zaman yolculuğu yapmasını anlarım zaman yolculuğunu nasıl yaptığını göstermemesini de anlarım ama bunu astral seyehat deyken yapması çok saçma.
    Saçmalıklarla ve mantık hatalarıyla dolu bir film... 4/10
    sinema
    1 ziyaretçi
    2,0
    13 Temmuz 2014 tarihinde eklendi
    İlkinden biraz daha iyiydi ama ne biliyim mantık hataları var. Şöyle ki adam zamanda yolculuk yapıp kendi çocukluğuna soru soruyor kendimi bir an Doctor Who izliyor sandım. Kısaca bu da zaman kaybı.
    rudeonerudeone
    rudeonerudeone

    Takipçi 1.698 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    16 Haziran 2014 tarihinde eklendi
    James Wan hemen hemen tüm işlerini oldukça beğendiğim, kendini kesinlikle çok rahat izleten filmlere imza atan genç bir yönetmen. Özellikle korku-gerilim türünde aktif. İlk filme göre daha akıcı olmuş diyebilirim bu ikinci halka için. Öncelikle zaman atlamalı kurgu oldukça fazla şey katmış filme. Hikayeyi göz kırpmadan takip ediyorsunuz. İkinci olarak, artık tanıdığımız karakterler var. Bu nedenle doğrudan olaylara girebiliyor yönetmen ve tempo her zaman yüksek kalıyor. Bir üçüncü neden olarak da, ilk filmin sürprizli finali ve bu finalin ardından yaşanacakları merak etmemiz geliyor. Kısacası sürenin nasıl aktığını anlamadığınız, belli bir seviyenin üzerinde bir yapım. En azından kendi türü içinde değerlendirdiğimizde. Oyuncular da başarılı performanslarına devam ediyor. İçine girebildikten sonra, ufak tefek hataları görmezden gelebiliyorsunuz.
    mehmet53
    mehmet53

    Takipçi 126 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    24 Mayıs 2014 tarihinde eklendi
    bol gerilimli çok güzel bir korku filmiydi tavsiye ederim
    Ogulcan B.
    Ogulcan B.

    Takipçi 236 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    12 Ocak 2014 tarihinde eklendi
    Başarılı bir devam filmi olmuş Insidious: Chapter 2.Öncelikle senaryoda Leigh Whannell,yönetmen koltuğunda ise James Wan'ın olması zaten filmin başarılı olabileceğine dair iyi bir referans ki ben bu ikilinin henüz kötü bir filmini baştan sona sürükleyici,ilk filmle güzel köprü kurulmuş ve bir korku filmine göre gerçekten başarılı da bir senaryosu var yani olayların birbirine bağlanması bakımından da bakarsak olay kurgusu iyi hazırlanmış.Filmin senaryosu ve olay örgüsü başarılı,buraya kadar tamam fakat film korkutuyor mu? Günümüz korku sinemasına bakarsak bu film gerçekten korkutmak ve ürkütmek bakımından da oldukça başarılı diyebilirim izlerken insanı hem merak içinde bırakıyor hem de izleyeni filme kıyaslayacak olursak ilk film bu filmden belki bir iki tık daha iyidir fakat bu filmde bir devam filmine göre gayet başarılı ve soundtrackleri de ilk filmdeki gibi insanı yine geriyor yani soundtrack kullanımı da oldukça başarılı.İlk filmi beğenenlerin bu filmi de beğeneceğine inanıyorum,hem senaryo bakımından hem de insanı germek bakımından başarılı bir korku sineması örneği Insidious: Chapter 2.

    7/10
    jamesbond-2
    jamesbond-2

    Takipçi 1.684 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    19 Aralık 2013 tarihinde eklendi
    İlk filmin verdiği tadı veremese de,zekice adeta mekik işlenen kurgusu,klişe olmayan senaryosu ve sağlam oyunculuklarıyla adından söz ettiren bir yapım olmuş tıpkı ilki gibi ama şunu da söylemeliyim ilk film daha korkunçtu hatta 1 hafta etkisinden kurtulamamıştım bunda da yarım kalan sorular,gizemler biraz karışık da olsa cevabını buluyor ve yine dondurucu bir sonla bitiyor,bizede ilgili 2 yıl boyunca kafa patlatmak kalıyor
    Burak H.
    Burak H.

    Takipçi 121 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    14 Aralık 2013 tarihinde eklendi
    İlk filmin kaldığı yerden devam eden Ruhlar Bölgesi Bölüm 2, tahmin edeceğiniz gibi oğlunu kurtarmak için kendini feda eden Josh (Patrick Wilson) ve eşi Renai’in (Rose Byrne) yaşadıkları travma sonrasında yeni bir hayata adım atma çabaları üzerine kuruluyor. 1986 yılından bir bölümle daha ilk dakikalarda korku dozunu üst seviyelerde tutan yönetmen James Wan, ilk filmde de parmağı bulunan Leigh Whannell ile kafa kafaya verip yüksek zeka ürünü bir metot kullanarak ilk filmin hikayesindeki boşlukları tamamen doldurmayı başaracak bir hikaye kaleme alıyorlar. Gizemi daha bol, adrenaline bağlı yönü daha güçlü bir film olarak karşımıza çıkan Ruhlar Bölgesi Bölüm 2, bu yönden ele alındığında kendi başına ayakta duran bir filmden ziyade ilk filmin açıklarını kapatmak üzere üzerine gidilmiş bir zorunluluk gibi dursa da Ruhlar Bölgesi’ne göre daha profesyonel olduğunu söylemek mümkün. Tarihten aldığı korku klişeleriyle modern korku sinemasına bakışı harmanlayan yönetmen, bir hayli hızlı akıp her anında seyircisini şaşırtmayı başardığı bu hikayesinde The Conjuring ile birlikte korku türündeki olgunluğunu bir üst seviyeye taşıyor.
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top