Günümüzün korku filmlerinden çok daha farklı bir yoldan giderek filmin hiçinde kan, organ barçaları, bağırsaklar, garip yaratıklar, duvarlara, döşemelere bulaşmış sahte kanlar, psikopat katiller, aşırı derecede birden yükselen sesler, aniden fırlayan canavarlar, bendenlerin içine girmiş ruhlar, hayaletler kullanılmamış. Bunların kullanılmaması filmin kalitesini yükseğe taşımış ve kendine özgü kılmış. Sadece el kamerasıyla çekildiği için sinema tadına tam varamıyorsunuz ama daha gerçekçi yapan önemli unsurlardan biri amatör kamerayla çekilmiş olması zaten. 3 arkadaşın bir efsaneyi, gerçek olup olmadığını bile bilmeden soluk bir ormana gidip Blair Cadısı denilen kasabada efsaneleşmiş, hikayelere konu olmuş, anlatılmış karakteri aramaları ve ararken başlarına gelen tuhaf olaylar anlatılmış. Bu film birçok korku filmine öncü olmuştur, oluşmasını sağlamıştır. Paranormal Activiity gibi veya Rec bunlar Blair Cadısının izinden gitmeye çalışmış ama bu film kadar başarılı olamamıştır. Ormanın o solmuş, renksiz, soğuk atmosferini, çadırlarının kenarını bırakılmış taşları, dalların birleştirilmesiyle oluşmuş yıldıza benzer şekildeki imgeleri görüyoruz. Korkuttuğunu söyleyemem ama bunu size gerçekmiş gibi yaşananlara inandırmayı başarıyor. Korku filmleri içinde önemli bir yere sahip olmalı. Çünkü risk alarak kendi türünün yapıtlarından apayrı bir yol çizmiş kendine. 10/7