En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Berkay Bekaroğlu
1 değerlendirme
Takip Et!
5,0
4 Ocak 2023 tarihinde eklendi
Ben bu filmi TRT 2 de izledim benim gayet hoşuma gitti biraz klişe denebilir ama kesinlikle sıkıcı değil izlenir. Gerçek bir hayat hikayesi olması, ana karakterin karizması ve oyunculuğu, çekilen filmin geçtiği yerler ve görsellik, bu saydıklarım filmde izlerken keyif veriyor siz de fark edersiniz. İyi bir filmdir az biliniriliği nedendir bilemem. Belki yeni bir şeyler denemediği için 2012 den bu yana biraz unutulmuş olabilir. Ben bu filmi arkadaşla belki televizyondan bulursanız ailenizle izlemenizi tavsiye ederim. (Not gece öylesine uyku tutmayınca TV den izledim gayet aktı gitti.) 5 puan vermenin sebebi ortalamayı yükseltmek, bence 10 üzerinden 7,5.
Pİ'NİN YAŞAMI KALİTESİNDE NORVEÇ SİNEMASININ YÜZ AKI BİYOGRAFİ MACERA FİLMİ
Norveçli yönetmenler Joachim Ronning ve Espen Sandberg ikilisi sinema kariyerlerine 2006’da Bandidas ile pek de parlak olmayan bir başlangıç yapmıştı. 2 yıl sonra “Max Manus” ile ciddi anlamda iyi film çekeceklerinin sinyallerini veren ikili, Kon-Tiki ile bir önceki filmlerindeki gibi Norveç’e ait bir hikayeye el atarak filmografileri içindeki en iyi işe imza atıyor.
Norveçli kaşif Thor Heyerdahl’ın, beş arkadaşıyla birlikte 1947 yılında Peru kıyılarından Polinezya’ya varmak için balsa ağacı kütüklerinden yaptığı ve Kon-Tiki adını verdiği sal kuşkusuz tarihteki büyük başarı hikayelerinden birine ev sahipliği yapıyor. Güney Amerikalılar’ın Kristof Kolomb öncesinde balsa kütüklerinden yapılmış bir salla 8.000 kilometre yol kat edip Pasifik Okyanusu’nu geçerek Polinezya’da koloniler kurduğunu kanıtlamaya çalışan Heyerdahl, buna kimseyi inandıramamasına rağmen bilimsel tezinden vazgeçmeyerek salın bir benzerini inşa edip yolculuğa çıkıyor. Yüzme dahi bilmemesine ve çeşitli amaçlarla yanında bulunan beş kişinin kendisine tam olarak inanmamasına rağmen 101 günlük oldukça tehlikeli yolculuğun sonunda başarıya ulaşıyor.
15 milyon dolar bütçesiyle Norveç sinemasının en yüksek bütçeli filmi ünvanına sahip olan Kon-Tiki, Hollywood’un yıllardır kullandığı başarı hikayesi şablonunu neredeyse birebir olarak Norveç’e kopyalıyor. Bu yüzden oyuncular Norveçli olmasa bir Hollywood filmi izlediğimizi zannetmemek zor. Bu yılki Akademi Ödülleri’nde “En İyi Yabancı Film” dalında Oscar adayı seçilmesi de bu yaklaşımın Amerikalılar tarafından kabul gördüğünün bir göstergesi niteliğinde. İmkansız gibi gözüken bilimsel hipotezlerin kanıtlanıp bir efsaneye dönüşmesi kuşkusuz sinema sektörünün en sevdiği hikayelerden biri. Çünkü bu gibi hikayeler izleyiciyle özdeşleşme kurma, macera tabanı yaratma ve “mücadelenden asla vazgeçme” fikrini empoze etme açısından en uygun hikayelerin başında geliyor.
Hem bir salın üzerinde denizde geçmesinden hem de görsel düzenleme ve yapısıyla öne çıkan bir macera tabanı yaratmasından dolayı Ang Lee’nin Life of Pi (2012)’si ile sık sık karşılaştırılacak olan yapım, zaman zaman hayvanları odak noktasına alsa da Life of Pi gibi insan-hayvan dayanışmasıyla ve dini inanç tabanıyla pek ilgilenmediği için bu kısımda ayrılıyor. Hayvanları daha çok Steven Spielberg’in Jaws (1975)’ındaki gibi bir korku unsuru ve engel olarak kullanmayı tercih ediyor. Özellikle köpekbalıklarının filmdeki gerilim miktarında başrol oynayıp önem arz ettiği kesin. Dolayısıyla Wolfgang Petersen’in The Perfect Storm (2000) ile yaptığı yaşanmış bir hikayeden yola çıkan epik bir deniz mücadelesi formülünü uygulayan film, hikaye şablonunu görsel-işitsel açıdan kusursuz işçiliğiyle birleştirerek amacına ulaşıyor. Denize ve mücadeleye açılmadan önceki dönem atmosferinde sağlanan sanat yönetimi başarısı ve Pal Sverre Valheim Hagen’in karizma odaklı performansı da bu amaca artı olarak hizmet ediyor.
Kon-Tiki’nin eksi yönleri ise şablon bir hikaye kullanıp türüne yenilikçi hiçbir şey katmaması, hatta anlatısal açıdan zaman zaman eksik kalması oluyor. İzlerken rahatsız olmuyor ve keyifli bir şekilde seyre dalıyoruz fakat “ben bu filmi izlemiştim” düşüncesiyle başka bir filmle kıyaslama ihtiyacı hissediyoruz. Bu da sıradanlaşan bir dramatik yapıyı beraberinde getirerek filmin “kalıcı” olmasını bir nebze engelliyor. Fakat buna rağmen Kon-Tiki, final jeneriğini de gerçek görüntülerle destekleyerek gerçek yaşamdan uyarlanan biyografik filmlerin belge niteliğini koruyup bir “formül filmi” olarak vadettiklerini yerine getirerek izledikten sonra mutlu ayrılmamızı sağlıyor. Avrupa ve Uzakdoğu sinemasından yönetmenlerin birer birer Hollywood’a doğru kaymasının ardından bu filmleriyle Joachim Ronning ve Espen Sandberg ikilisine de her an bir Hollywood filmi yönetmeleri için teklif gelebilir. Dikkat!
Joachim Ronning ve Espen Sandberg’in yönettiği Kon-Tiki 2012 yılının en başarılı Norveç yapımı olarak kabul ediliyor. Altın Küre ve Oscar Akademi Ödüllerinde en iyi yabancı film dalına aday olan film, 1947 yılında Thor Heyerdahl’ın tezini kanıtlamak uğruna yola çıktığı serüveni konu alıyor.
Heyecanli bir deniz seruveni izlemek isterseniz tavsiye ederim.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.