En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
rudeonerudeone
Takipçi
1.698 değerlendirmeler
Takip Et!
4,0
17 Şubat 2013 tarihinde eklendi
Süresi boyunca insana dünya, doğa, hayvan ve aynı zamanda insan sevgisi kazandırıyor. Hushpuppy uzun süre unutulmayacak bir karakter haline geliyor, Wallis'in akıl almaz yeteneğinin de yardımıyla. Dwight Henry de profesyonel bir kariyeri olmadan, yaşayarak canlandırdığı Wink'te oldukça başarılı. Filmin tam olarak bir türü yok bana kalırsa. Hepimizin kullanmayı sevdiği bir tabir vardır; "büyüme hikayesi" diye. Bu şekilde özetleyebiliriz yine. Fakat onun da ötesinde, belgesele yakın bir yerde duruyor neredeyse film bence. New Orleans'ta, Bathtub denilen ve dünyada eşi benzerine az rastlanabilecek alışık olmadığımız bir mekanda yaşayan gerçek insanlar, gerçek hayatlar perdede gördüklerimiz. "Amerikan Rüyası" hemen yanı başlarında fakat aslında yaşam tarzları ve kişilikleriyle onlara o kadar uzaklar ki, filmin Afrika'da geçtiğine inanmak daha kolay. Zaten New Orleans, Louisiana gerçekte de kültürüyle, adetleriyle, yaşayışıyla çok farklı bir mekandır. Zeitlin bizleri bu insanlarla tanıştırıyor. Hushpuppy'nin büyüme, olgunlaşma yolculuğunda en az onun kadar önem verdiği bir diğer unsur Bathtub. Wallis'in özellikle bazı sahnelerde tavan yapan oyunculuğunu görmek için dahi izlenebilir. Finale doğru bana kalırsa ufak aksaklıklar bulunsa da, genelde tatmin edici. Zaten yılın en beğenilen, hoş sürprizlerinden biri. Oscar yarışında ne yapacağını da merakla bekliyorum. Değişik bir yer, değişik insanlar hakkındaki bu ilginç film, bazı kısımlarında içimizi ferahlatıp tebessüm ve iç huzur sağlarken, bazı kısımlarında umutsuzluk ve moral bozukluğu getiriyor. Sonuç olarak, içimizi ferahlatan kısımları ön plana çıkıyor yine de.
Son birkaç yıldır Amerikalılar çıldırmış gibi dünyanın parasını harcayıp genelde gereksiz, saçma ve kötü filmler sunarken genç bir yönetmen çıkıyor ve az imkanlarla harikalar yaratıyor. Benh Zeitlin, adını daha önceden hiç duymadığım bir yönetmen. Filmin, 30 yaşındaki bu genç yeteneğin ilk uzun metrajı olduğu için ayrı bir yeri de var.
İkinci paragrafa bir uyarı ile başlamak en doğrusu olacak ki bazı kişiler bu paragrafı okuduktan sonra filmle ilgili kararını verebilsin. Eğer müthiş özel efektlerin ön planda olduğu tamamen fantastik unsurlardan oluşan, şiddetli, kanlı çatışmaların yer aldığı bütçesi büyük kendisi küçük filmlerden hoşlanıyorsanız bu filmi evde bile izlemeyi denemeyin.
Bu uyarıyı yaptıktan sonra filmin şiirsel, mucizevi, hayali ve harika bir şekilde yansıtılan doğallığından bahsedebilirim. Oscar kazanmayı kesinlikle hak eden ama hakkını alamayan film Cannes'dan dört dalda ödül almayı başarıyor. Daha ilk filminden En İyi Yönetmen Oscar'ına aday olan Benh Zeitlin'in filmi En İyi Film, En İyi Kadın Oyuncu ve En İyi Uyarlama Senaryo Oscar'larına da aday gösterilmişti.
Oyunculara bakınca da hiç tanınmayan isimler görüyoruz. Tamamen bölgenin yerlilerinden oluşan oyuncu kadrosu filme doğallık katmaktan öteye gidiyor ve küçük zenci kız Hushpuppy (Quvenzhané Wallis) En İyi Kadın Oyuncu Oscar'ına aday oluyor. Demek ki illa Hollywood'un ünlülerini oynatmak şart değilmiş.
Filmi başından sonuna kadar büyük hayranlıkla ve şaşkınlıkla izledim. Danz Romer ve Benh Zeitlin'in harika müzik çalışması da film üzerindeki etkisini gösteriyor. Lousiana çevresinde çekilmiş olan filmin konusuna değinmeyeceğim çünkü bu konuyu çok iyi bir şekilde ele almış bir film varken benim konuyu anlatıp lafı uzatmam gereksiz olur.
Bu günlerde özgünlüğünü hiç bir şekilde kaybetmeyen bir film bulmak oldukça zor. Az para harcayıp müthiş bir iş çıkarmak da sinemanın nasıl bir şey olduğunu açıklıyor. Zeitlin'in ileride harikalar yaratacağının öncülüğünü üstlenen ve geleceğin müthiş filmlerinin haberini veren 2012'inin en önemli filmlerinden biri.
Normal bir süreye sahip olması da filmin hiçbir yerinde sıkılmamanızı sağlıyor. Dediğim gibi son yılların pahalı filmlerindeki vasatlığı bu filmde aramayın. Tamamen doğal ve gerçekçi aynı zamanda hayali bir film nasıl olur, işte böyle müthiş olur. Tek üzücü şey ise böyle bir filmin ülkemizde bu kadar az salonda gösterilmesi. 9/10
Güçlü senaryosu ve etkileyici oyunculukları ile 2012'nin en iyi filmlerinden biri olan "Beasts of the Southern Wild" (Düşler Diyarı)'ın tek eksiği dağınık anlatımından kaynaklanıyor. Buna rağmen anlatmak istediklerini etkileyici bir dille anlatan film, seyirciyi gerçek bir yaşam savaşının ortasına bırakıyor.
Tam bir mücevher. Baba ile kızı arasındaki ilişki görülmeye değer etkileyici ve şiirsel . Film sizi bu dünyadan alıp bambaşka bir dünyaya götürüyor . Büyülü bir film.
Film , hikayede ve ilerleyişte bir ritm eksikliği olmasına rağmen oldukça sürükleyici . Küçük kızın beynindeki fantastik düşünceleri anlamakta hatta filmden çıktığınızda bile bunları çözmekte zorlansanız da kaçmayacak bir film
Yarım bıraktığım nadir filmlerden. Çok çok kötü ve sıkıcı. 40 dakika dayanabildim ancak. Kitapları ve filmleri yarım bırakmaktan nefret ederim ama izleyemedim ne yazık ki. 👎👎👎
Öncellikle 4 önemli dalda oscara aday göstererek sürpriz yapan akademiye teşekkürler. Aslında Lucy Alibar‘ın Juicy and Delicious isimli oyunundan beyazperdeye uyarlanan hikaye filmin başkahramanı Hushpuppy'nin etrafında dönüyor ve onun hayal dünyasının bir yansıması olarak karşımıza çıkıyor. Filmin realist bir tarzı var. Ama altıı yaşındaki Hushpuppy karakteriyle sert bir tarz olan realizm, filmin Hushpuppy nin hayal dünyasından anlatılmasıyla ve Hushpuppy karakterine can veren Quvenzhane Wallis'in duygusallığıyla yumuşatılıyor. Evet filmin en dikkat çeken unsuru küçük yıldız Wallis ki kendisi de haklı olarak oscara aday oldu. Oscarın habercisi olan ödüllerden biri oyuncular birliğinin (SAG) dağıttığı ödüllerdir. Wallis SAG'ın kuralları nedeniyle (kuruma gerekli miktarda ödeme yapılmadığı için ve filmin oyuncularının SAG'a üye olmadıkları için) bu ödüle aday olamadı. Ama filmin Sudance Festivalinden ödül almış olması elini güçlendiriyor. Filme 2. büyük etkiyi ise yönetmen Benh Zeitlin yapıyor. Genç yönetmen ilk uzun metrajlı filminde harikalar yaratmış. Ayrıca filmin müziklerini de yapan Zeitlin oscar adaylığıyla bu başarısını taçlandırdı. Bu yılın en dikkat çeken bağımsız filmi olan Beasts of the Southern Wild kesinlikle görülmesi gereken yılın en iyi yapımlarından.
Filmi bugün Kızılay Büyülüfener'in (cepsinema olduğu uyarısı yapılmadan ) küçücük bir salonunda izledim.Kötü bir tecrübe oldu. Film aslında protest öğeler barındırmasına ragmen proveke etmiyor. Şöyle de bir sevimli bir yanı var, sürekli tebbessüm ettiriyor. Soyut açıdan bakarsam oldukça realist somut açıdan ise duygusal bir film olmuş. sevdim. Sadece biraz heyecansız.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.