İnanılmaz Aile 2 - Beyazperde.com eleştirisi : ‘Old School’ animasyon severler, sinemaya!

2004 yapımı ilk İnanılmaz Aile (The Incredibles) filmi, ülkemizde vizyona girdiğinde ben henüz sinemayla ilişkisi profesyonel düzeye ulaşmamış, ortalamanın bir tık üstü olmaya gayret eden bir film meraklısıydım. Edebiyat öğrencisi olarak okuduğum eserlerin sinema uyarlamalarını merak edip, o dönem için oldukça kısıtlı olan kütüphane ve internet imkanları dahilinde bulabildiğim ne varsa, seyretmeye gayret gösteriyordum. Vizyon filmleri ise ‘korsan CD’lere yeni yeni düşüyordu; evde film izlemek henüz 1-2 yıllık ‘taze’ bir sektördü!

Peki, bu kadar romantik lacivert lafları neden ediyorum? 2004’ten bu yana onlarca işe yarar/tatminkar ya da çöp devam filmi, üçleme çekildi; animasyon ve 3D, CGI, IMAX ve de teknik olarak dahası aldı başını yürüdü; sinemanın animasyon kanadı şimdi yürüdüğü yolları geri dönmek üzere; zira, 3D animasyondan tüm dünyaya gına gelmiş durumda. Ama çaktırmadan gönüllere giren bir aile animasyonu, hem de bir süper kahraman filmi olmasına rağmen hiç devamı çekilmeden, üçlemeden, beşlemeden sinema tarihinin sayfalarında öylece kalakaldı! Ülkemizde biraz gecikmeli de olsa, bayram haftasının orta yerinde vizyona giren İnanılmaz Aile 2 (Incredibles 2) 10 yılı aşan bir özlemi biraz olsun dindirmek için geliyor; desek abartmış olmayız herhalde.

İnanılmaz Aile 2’nin amiral koltuğunda, ilk filmde olduğu gibi yine Brad Bird var. Animasyonun direkt mutfağından gelen, Simpsons’tan Ratatuy’a uzanan bir kariyerin beraberinde, Yarının Dünyası (Tomorrowland-2015)  ve de Görevimiz Tehlike 4 - Hayalet Protokol filmlerine yönetmen olarak imza atan Bird, Hollywood’un çarklarına kendi el emeği göz nurunu heba etmiyor neyse ki. Senaryosu da Bird’e ait olan İnanılmaz Aile 2 hem geçmişten gelen eski usul, alıştığımız animasyon samimiyetini taşıyor, hem de kendini yeniden yazmayı, günümüze uyarlamayı başarıyor.

Fazla sürprizbozan/spoiler vermeyelim ama film süper kahramanları yüceltmesini beklediğimiz bir açılış yaparken, inanılmaz ailemiz tıpkı Superman, Batman ya da Iron Man’in bir zamanlar yaşadığı akıbete uğrayarak, takdir edileceklerine yuhalanıyor; bir yandan halkı korumaya çalışırken diğer yandan halktan ve idari yönetimlerden kaçak göcek yaşayarak, hayatta kalmaya çalışıyorlar.  Tam da bu noktada “ben sizin gerçek değerinizin farkındayım!” diyen müthiş zengin, teknoloji şirketi sahibi Winston Deavoryani sermaye sahibi, kahramanlarımızın karşısına çıkıyor, hatta onlara iş teklif ediyor. Klişe diyebileceğimiz bir kalıpla unutmayalım, sermaye kendi çıkarı olmadığı müddetçe asla romantik romantik para saçmaz, halkın iyiliğini isteyenlerin arkasında durmaz… Bu cümleyi bir kenara yazarak, filmin üzerine oturduğu senaryonun oldukça feminist bir çizgiden ilerlediğini hatta iyi ve kötüyü çarpıştırırken de bu tutumu devam ettirdiğini dile getirelim. Zira baş kahramanlık ünvanı Bay İnanılmaz’dan Lastik Kıza geçiyor! Bob Parr’a ise bu filmde halk kahramanlığından ailenin kahramanı babaya dönüşüyor. 

Keyifle izlenen rol değişiminde baba cephesinin daha bir haz verdiğini ekleyelim; zira bebek karakter Jack-Jack Parr’ın taze taze ortaya çıkan yetenekleri neredeyse 2000’li yılların tüm süper kahraman filmlerinin özeti gibi! Neler yok ki Jack-Jack’te! Sinirlendiğinde canavara dönüşen Minion’lardan ateş saçan X-Men’e kadar nefis bir kombin! Zekice kurgulanmış bol kahkahalı bu epizodlarda çocuk seyircilerin yanı sıra büyüklerin de eğleneceği garanti.

Yazının başlangıç cümlesi olarak “old school” animasyon dedik; içini dolduralım. İnanılmaz Aile 2, 2018’de sinema teknolojisinin geldiği zirveyi hem çok iyi kullanıp, hem de 2D formatındayken bile eski usul çizgi film tadını her dakikasında vermeyi başarıyor. Görsel olarak kafa yoran bir altyapısı yok, popüler müziğe yaslanmak yok ama sonuna kadar korunan bir orijinallik tüm filme hakim. Öte yandan filmin neredeyse 10 dakikaya uzayan final jeneriğinde 3000’e yakın isim aktı, aktı da aktı. Öyle iki çiziktirmeyle animasyon olmuyor; ellerinize sağlık Pixar ekibi, sinema tarihine armağan ettiğiniz tüm ‘çizgiler’ için teşekkürler. 

Bir övgü de filmin yerelleştirilmesine ve Türkçe dublajına gelsin. Kulağımızın aşinası olduğu sesler karakterlere hem cuk oturuyor, hem de filmin ruhunu sonuna kadar taşıyor. Jenerikte Türkçe ana dublaj kadrosunun özellikle orta kısma yerleştirilmiş olması, bu sanatı icra edenler açısından oldukça kıymetli bir detay.     

Uzun lafın kısası, geçmişten gelen eski bir dostun sohbetinden keyif alacağınız tarzda bir yapım var karşınızda. Bu bayram tatilinde şayet şehirde kaldıysanız toplayın çocukları ve İnanılmaz Aile 2’nin keyfini çıkartın. 

twitter.com/duygukocabayli