Çılgın Doğumgünü - Beyazperde.com eleştirisi : Çılgın, Ahlaksız ama Ayrımcı:  Çılgın Doğumgünü

Gişe dostu Felekten Bir Gece (The Hangover)’nin yaratıcıları Jon Lucas ve Scott Moore , sağlamlığı test edilip onaylanmış formüllerini tekrarlayarak kolaycı ama pragmatik bir “proje” filmine imza atıyorlar bu defa. “Çılgın Doğumgünü” adıyla Türkiye’de gösterime giren “21 And Over” adeta Hangover’daki sevimli ama sersem karakterlerin teenage dönemlerini yansıtıyor beyazperdeye. Tabii ki bu defa “renkler/ırklar” ve “isimler/cisimler” değiştirilmiş olarak.

Film, Amerikan hardcore-komedi anlayışının en ekstrem örneklerini içeren diyaloglarıyla, yine ahlak kurallarını sarsıcı sekanslarla ve ABD kültürüne yabancı unsurlar için çoğu zaman tahammül sınırlarını zorlayacak raddede “relax” esprilerle donatılmış. Bol bol cinsiyetçi espriler, ırkçılığa varan bel-altı vuruşlar, şapşalığın zirve yaptığı birbirinden kitsch sekanslar. Her ne kadar görünürde masum olsa da Amerikan böbürlenmesinin doruk noktasını yansıtan karakteriyle cahilliğin şahikası Miller karakteri çetenin lideri konumunda. Filmin asıl yıldızı Miller rolüyle Miles Teller gerçekten başarılı bir serseri portresi resmediyor film boyunca. Tıp doktoru adayı gariban Jeff Chang (Justin Chon) ise kendini oynuyor gibi. Miller ,“çekik gözlü kankası” Jeff’i ve “Yahudi”, görece entelektüel ve “okumuş çocuk” ekürisi Casey’i sürekli şamar oğlanına çevirirken, “işinibilir ABD yurttaşı edasıyla” yoldan çıkmaya hazır “iyi çocukları” baştan çıkaran da yine o oluyor.

Kültürlü olmayı önemsizleştiren, “atak olmayı” yücelten anlayışıyla Miller’ın Türkiye’de çağrıştırdığı tipleme Recep İvedik’in biraz daha sevimli bir versiyonuna denk düşüyor desek abartı sayılmayacaktır. Sarışın Nicole’un varlığı dahi bunu dengelemeye yetmeyecek; zira Nicole’un güzel gülümseyişinin arkasında da tahmin edilebileceği gibi geleneksel orta sınıf ahlakını 28 yaşına kadar erteleyecek derecede “pragmatik” bir çift karakterlilik yatıyor.

Dolayısıyla, bu üç tuhaf-kankanın maceralarının absürt bir komikliğe evrilmesi de Jon Lucas ve Scott Moore biraderlerin kolektif senaryo ve yönetmenlik tecrübeleriyle can buluyor. Hangover kadar kült olması zor olsa da gişe bazında zarar etmeyecek bir gençlik filmi olarak izleyicinin karşısına çıkıyor Çılgın Doğumgünü. Tehlikeli serüvenlerini renklendirmek için sert esprilere ve ölümcül diyaloglara meze yapılan kavimlerin Latinlerden Çinlilere, Japonlardan Siyahlara “WASP” olmayan hemen her halka uzanması ise “beyaz Amerikalı” komedi filmleri için çoğu zaman olmazsa olmaz unsurlardan biri haline gelmesiyle artık sıradanlaşmış bir mevzu. Bu durumun, belki de geniş bir dosya halinde ele alınması gereken çetrefilli bir konu olarak dikkat çektiğini buraya da ayrıca not düşelim. Zira ABD dışında da gösterim şansı bulan bu filmlerin senaryolarında ti'ye alınan ırklar ve kavimler meselesi, çoğu zaman gülünecek basit bir komedi nesnesi olarak ele alınamayacak kadar hassas bir kimlik sorunları zincirini dışa yansıtıyor.

Sonuçta, pop-corn eşliğinde tüketilecek bir gişe filmi olarak, kafa dağıtmak için bire bir “Çılgın Doğum Günü”. Ama Hangover tadında bir komedi beklentisiyle gitmemenizi de tavsiye ederiz...