ugur tazegül..................tolga_taze@hotmail.comfilm hakkindaki yorumumSergio Leonenin Türkçeye Bir Zamanlar Amerika adiyla kazandirilmis filminin adinin peri masallarinin anlatiminda kullanilan ve Türkçede 'bir varmis, bir yokmus' kalibiyla karsilik bulan 'once upon a time' kalibindan gelmesi önemli bir detaydir. Once upon a time kalibi tipki 'bir varmis, bir yokmus'ta oldugu gibi, masala 'çok eskiden ama tam ne zaman oldugu belli olmayan bir zamanda' anlami katmaktadir. Filmin adinda bu atfin yapilmasi izleyiciye masalsi bir anlatiyla karsi karsiya oldugu ön kanisini vermeye yöneliktir.Ancak masallarda tam ismiyle belirtilmeyen ve 'bir ülke varmis' ya da 'bir krallik varmis' gibi ifade edilen yer adi kurali Bir Zamanlar Amerika filminde yikilmakta ve gerçek bir ülke adinin baslikta geçmesiyle beraber masalsi ton kasti olarak bozulmaktadir. Bu sayede izleyicinin hem masal gibi hem de gerçek gibi bir olayin anlatilacagini var saymasi saglanmaktadir ve izleyici filmi bitirdiginde elinde kalan aci gerçeklerle bir arada olan masalsi duygusalligin arasinda öyle bir kalakalmaktadir ki, bu da filmin hemen her izleyicinin gözünde kazandigi büyük sayginlik ve hayranligin ardindaki sebeplerden biridir.Film, çocukluktan beri arkadas olan ve bu arkadasligin seyrinde suça karisan, Max, Patsy, Cockeye ve Noodles isimli karakterlerin Büyük Buhran dönemi Amerikasinin soyo-ekonomik kosullariyla yogurulmus inisli-çikisli hayatlarini ve hayatlarina hükmeden dostluklarini, zaaflarini, asklarini, ve hirslarini konu aliyor. Güçlü olan hayatta kalir prensibinin insan yasamina bir zamanlar ve Amerikada nasil hükmettigi anlatilirken, izleyiciye, hayatta kalmak için gereken gücün ne tür bir güç olmasi gerektigiyle ilgili mesaj masal üslubunun dolayliligi ve yumusakligiyla, ve didaktik olmaktan hassasiyetle kaçinarak veriliyor.Masalsi anlatinin tam olarak belirtilmeyen zaman detayina filmin adinda yer vererek, filmde gerçek zaman disinda gerçeklesen bir olaylar bütünüyle karsi karsiya oldugumuz hissi verilirken, film boyunca anlatilan olaylarin bir kisminin gerçeklestigi zamanin son derece net detaylarla verilmesi anlamli bir karsitlik olusturuyor. Bu karsitliginin dikkatleri çekmeye çalistigi sey ise yine masalsi olanin iyiligiyle gerçekçi olan zalimligi arasindaki ikilem duygusudur.Filmdeki Max, Patsy, ve Cockeye karakterlerinin mezarlarindaki dogum ve ölüm tarihlerine odaklanarak çekilen karelerde, bu karakterlerin 1900lerin baslarinda dogup, 1933te vefat ettiklerini ögreniyoruz. Karakterler, Amerikan Tarihinde Kusaklar basligi altinda William Strauss and Neil Howe tarafindan dogum yillarina göre kusaklarin kendilerini karakterize eden basliklarla gruplara ayrildigi listede G.I Kusakin dogum araligina tekabül eden 1901-24 arasi tarihlerde dogmuslardir. Kusaga verilen addaki G.I kisaltmasi Amerikan ordusu ve savas siyasetiyle ilgili çoklu göndermeleri olan bir sözcük. Baska kaynaklara göre iki savas arasi kusagi anlamina gelen, Interbellum Kusagi olarak adlandirilan, dogum tarihleri 1900-10 olarak belirtilen kusaga dahil olan bu karakterler, her halükarda savas ile tanimlanan bir kusagin temsilcileridir. Ilginç olan, savasla karakterize edilmis bir kusak olmalarina ragmen 1900-1910 arasi dogan kisminin büyük kisminin Birinci Dünya Savasi zamaninda savasamayacak kadar çocuk, Ikinci Dünya Savasinda ise savasmasi tercih edilmeyecek kadar yasli olmalarindan dolayi savasa aktif olarak katilmamis olmasidir.Amerikan tarihinde Gürleyen Yirmiler ve gürlemenin dinmesine yakin patlak veren Büyük Buhran (1929) ve Rooseveltin bu dönemi sonlandirma girisimiyle 1933 yilinda baslattigi Yeni Düzen (New Deal) girisimi ile seyri degisen Amerikan Rüyasinin ekseninde yasayan bir kusagin, siyaset, sermaye ve suç düzleminde anlamlanan hayatlarinin bir anlatisi Bir Zamanlar Amerika. Ve film bu dönemin evladi olan bir grup gencin tüm bu dönemi kapsayan, tam tarihi son derece belli olan Alkol Yasagi (1920-33) döneminde içki kaçakçiligi yoluyla suç dünyasina çekilisinin gerçekçi bir öyküsü. Bir suçlu olarak 1933 yilinda sahte bir ölümle ölen Maxin, Yeni Düzenle beraber Bakan Bailey olarak yeni bir hayata baslamasi da sembolik düzlemde bu dönem Amerikasinin siyasi düzenine yöneltilen en sert elestirilerden biri belki de?Bir taraftan sosyo-ekonomik ve siyasi kosullarin tekinsizliginin paralize ettigi insan iliskileri ve kimsenin kimseye güvenip kendini teslim edemeyecegi insan usulü bir vahsi hayatin zalim gerçekligiyle, Ingilizce karsiliginda depresyon sözcügünün kullanildigi Büyük Buhran dönemi Amerikasindan bahsediliyor. Diger tarafta ise, Yasaka ragmen kapali kapilar ardinda ve jazz esliginde yasanan, masallardaki saraylara has bir gösteris ve bollugun anlatisiyla Gürleyen Yirmiler ve Amerikan Rüyasinin sarhoslugu resmediliyor