Cry Macho eleştirileri

Senaryosunu, kendi yazdığı aynı isimli çok satan romanından (1975)...

Nick Schenk ile beraber N. Richard Nash'in uyarlayarak kaleme aldığı ve yönetmen koltuğunda da, (film çekildiğinde) 90 yaşındaki 4 Academy ödüllü Clint Eastwood'un oturmakta olduğu "Cry Macho"; eğer Mike Milo karakterini, Eastwood'un kendisi değil de bir başkası canlandırmış olsaydı...

***

Dostluk ve yıldırım aşkı ile gelen...

"İkinci bahar" şeklindeki bir mutluluğun da resmedildiği, romantik bir drama olarak nitelendirilecekken...

Ne yazık ki...

Ciddiyetinden çok şey yitirerek, "kara mizah (dark comedy)" tarzda kurgulanılmış bir "rom com (romantic comedy)" olarak geliyor karşımıza...

***

Gelin isterseniz, 33 milyon dolarlık bir bütçeyle çekilerek; Covid-19 pandemisinin de etkisiyle, brüt 16.5 milyon dolarlık hasılat rakamıyla da gişeye çakılan...

2020 yılı itibarıyla, sinemada yaklaşık 65 yıllık bir geçmişe sahip olan büyük ustanın...

"Saçmalama" hakkını kullandığını ifade edebileceğimiz, bu "son filmine" biraz daha yakından bakalım...

***

- Yıl 1979 -

All-American Futurity yarışlarını beş kez kazanmış olan Teksaslı rodeo yıldızı Michael "Mike" Milo...

Yıllar öncesinde geçirdiği bir kaza neticesinde sakatlanarak...

Arenalara veda etmek mecburiyetinde kalırken...

Kullandığı ağrı kesici haplar ve alkolün de etkisiyle...

Kendisini tamamen tüketmiş bir haldeyken...

Artık kendisinden faydalanamayacağını düşünen patronu Howard Polk (Dwight Yoakam) tarafından kapının önüne de konulur...

***

- Bir yıl sonra -

13 yaşındaki oğlu Rafael "Rafo"yu (Eduardo Minett), annesi Leta (Fernanda Urrejola) ile beraber yaşamakta olduğu Meksika'dan çıkartarak yanına almak isteyen...

Aynı Howard'ın bizzat kendisi...

Şimdi kalkıp, Mike'ı evinde ziyaret etmekte...

***

Ve eline...

Bir zarf dolusu nakit para, New Mexico'da gitmesi gereken adresin yazılı olduğu bir pusula ve bölgenin haritası ile Rafo'nun 6 yaşındayken çekilmiş bir fotoğrafını sıkıştırdığı Mike'tan...

Bugüne kadar kendisi için yapmış olduğu maddi ve manevi iyilikler karşılığında...

Evden, çiftlikten ve atlardan söz ederek gözünü boyayacağı Rafo'yu alıp getirmesini talep edecektir...

***

Böyle olunca da...

Riyakar davranmak yerine...

Aracına atlayan Mike...

Gümrükteki resmi görevlinin (Daniel V. Graulau) kendilerine açıkça sırnaştığı, üç Amerikalı hippie kızın (Amber Lynn Ashley, Brytnee Atkinson, Alexandra Ruddy) ardından Meksika'ya giriş yapacaktır...

***

Geceyi...

Açık arazide, bir başına yatarak geçiren Mike...

Ertesi sabah, yeniden yola koyuluverecek ve akşamına da...

Aradığı adrese varacaktır...

***

İlk iş olarak...

Bu davetsiz misafiri karşılayarak bir odaya alan Aurelio (Horacio Garcia Rojas) ile Lucas (Ivan Hernandez)...

Kendisinden meramını işittiklerinde...

Durumdan haberdar ettikleri Leta'yı da çağıracaklardır...

***

Ki...

Leta'nın açıklamalarından öğrendiğimize göre...

Mike, Howard'ın Rafo için Meksika'ya yolladığı ilk değil üçüncü aracıdır...

***

Üstelik Rafo...

Evden okula, okuldan eve gidip gelen bir hanım evladı değil...

Annesi ile babasından ölesiye nefret eden...

Kumar, otomobil hırsızlığı ve horoz dövüşü işine bulaşmış...

***

Ve kimsenin...

Nerede olduğunu da bilmediği...

Oldukça çetin ceviz bir ergendir...

***

Neyse...

Bir kadeh içki ikram etmesi dışında...

Leta'nın kendisine faydasının dokunmayacağını anlayan Mike...

Çareyi...

New Mexico sokaklarında dolanmakta bulsa da...

***

Onun asıl aradığı şey...

Yasadışı bir biçimde...

Horoz dövüşlerinin yapıldığı bir mekandır...

***

Zira böylelikle...

Rafo'ya ulaşabileceğini düşünmektedir...

***

Ki sahiden...

Az sonra polislerin basacağı öylesi bir yerde Mike...

Filme adını veren...

Horozu Macho'yu dövüştürmekte olan Rafo'ya ulaşır...

***

Hatta onu...

Polis baskını sonrasında konuşarak ve varlıklı babası Howard'ın kendisine sağlayabileceği olanaklardan da söz etmek suretiyle...

En azından...

Deneme amaçlı olarak da olsa...

Amerika'ya gelmeye ikna da eder...

***

Ancak...

Aurelio ile Lucas aracılığıyla...

Ayağına kadar getirttiği...

Ve...

Eğer beş dakika içinde, aracına atladığı gibi New Mexico'yu terk etmemesi halinde...

"Rafo'yu kimselere vermem" diyen Leta'nın, ömür boyu Meksika hapishanelerinde yatırma tehdidinden ürkerek endişeye kapılan Mike...

Çok da uzatmadan...

Hem de saatin iyice ilerlemiş olmasına rağmen...

Geri dönüş yoluna yöneliverir...

***

Fakat...

Gün aydınlandığında...

Leta'nın söylediklerinden ziyadesiyle tırsmış olan Mike...

Rafo ile Macho'nun da aracında olduklarını fark ettiğinde...

***

Anında...

İkisini de dışarıya atmayı denese de...

Mücadeleyi, çenesi daha güçlü olan Rafo kazanıp yola devam edilirken...

***

Gece verilen uyku molasında da Mike...

Rafo'nun vücudundaki yaraların, alkolik bir fahişeye dönüşmüş olan annesi ile arkadaşlarının eseri olduklarını...

O yüzden de zavallı çocuğun...

Ev yerine sokaklarda yatmayı yeğlediğini öğrenecek...

***

Ardından da...

Leta'nın peşlerine...

Rüşvet ve yolsuzluğun envaı çeşidine bulaşmış Meksika polisi ile...

Sevgilisi de olan kendi adamlarından Aurelio'yu taktığı...

Amerika sınırına doğru yapacakları...

Zorlu yolculukları başlayacaktır...

Dakika 40...

***

Meksikalı restoran işletmecisi, dul Marta (Natalia Traven) karakteri ile kızlarının da (Abiah Martinez, Ramona Thornton, Elida Munoz, Cesia Isabel Rosales) devreye gireceği filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; hikaye ile hayatın olağan akışına aykırı bir biçimde tasarlanılmış, oyuncu kadrosu arasındaki gözlerden kaçması imkansız uyumsuzluk nedeniyle zurnanın sıklıkla "zırt" diyeceği...

64 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

***

Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...

25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

Keyifli seyirler,