Hesabım
    Uçuş
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    5,0
    Kusursuz!
    Uçuş

    Zemeckis ve Washington'dan müthiş bir karakter yorumu...

    Yazar: Oktay Ege Kozak

    Uçuş (Flight) filminin başlangıcı o kadar korkunç bir uçak kazasını betimliyor ki, filmin uçak yolculukları boyunca gösterilebileceğini sanmıyorum. Geleceğe Dönüş ve Forrest Gump ile tanınan yönetmen Robert Zemeckis'in bu uçak kazası gibi muazzam özel efekt sekanslarına alışık olduğunu biliyoruz. Bu sahne ile Zemeckis, bir bakıma kendi filmi Yeni Hayat (Cast Away) 'taki uçak kazasını gerçek anlamıyla altüst ediyor (Filmi izleyince ne demek istediğimi anlayacaksınız).

    Fakat Uçuş, Zemeckis'in diğer filmleri gibi birer özel efekt cümbüşünden çok uzakta, uçak kazası sekansı bittikten sonra gerçek hikayesini ortaya koyuyor ki o da kayıp bir ruhun kendini kurtarmaktaki zor yolculuğu... Son on yılını motion-capture animasyonlara harcayan Zemeckis'in hayranları yönetmenden alkol ve uyuşturucu bağımlılığı üzerine bu kadar dengeli ve katıksız bir dram bulduklarına şaşıracaklardır sanıyorum.

    Denzel Washington'ın ustalıkla canlandırdığı alkolik Whip Whitaker'ın bir pilot olduğuna dair acı gerçek o kadar yaratıcı bir biçimde gösteriliyor ki, keşke reklamlarda ve posterlerde karakterin ne olduğu açıklanmasaymış. Fakat durum böyle olursa film nasıl pazarlanacaktı onu da bilmiyorum.

    Filmin ilk sahnesinde Whip, yanında seksi çıplak bir kadınla boş içki şişesi dolu bir otel odasında uyanır. Eski eşi ile telefonda kavga ettikten sonra kokaini burnuna çeker. Bir sonraki çekimde Whip'i pilot kostümü içinde uçuşuna giderken görürüz. Fakat, bu uçuş hiç de kolay olmayacaktır. Uçak kontrolü kaybedince Whip, alışılagelmemiş yollarla uçağı indirmek zorunda kalır ve böylece yolcuların hemen hepsinin hayatını kurtarır. Whip medya tarafından hemen bir kahraman olarak adlandırılır fakat toksikoloji raporu uçağı uçurduğu zaman kanında alkol ve kokain olduğunu gösterir.

    Bu noktadan sonra Zemeckis seyirciye Whip'in alkolizm ile çatışmasının patolojisini mükemmel bir empati ile sunuyor. Hollywood filmleri genelde alkolik karakterleri iki kategoriye sıkıştırır, ya klişe trajik bir figür, ya da alkolizmine karşı savaşan asil bir savaşçıya maruz kalırız. Fakat Zemeckis'in ellerinde Whip'in alkolizmi olabildiğince gerçekçi bir biçimde, öyle ya da böyle yargıdan yoksun olarak aktarılıyor.

    Alkolün Whip'in hayatını mahfettiği ortada. Eski eşi ve oğlu ile hiç bir bağlantısı kalmamış artık ve hayatını kendisi kontrol edemiyor. Fakat diğer yandan Zemeckis, seyirciye bu kadar kolay bir cevap da vermiyor. Aynı zamanda Whip, o uçağı kendisinden başka kimsenin bu şekilde indiremeyeceğini, yüze yakın insanı kurtaramayacığını kanıtlıyor, sarhoş olsun veya olmasın.

    Filmin dinsel inanç bazlı temaları Zemeckis'in Mesaj (Contact) filmini hatırlatıyor. İlginçtir ki kaza kurbanları baptizm yapmakta olan bir kilise cemaati tarafından kurtarılıyor. Bu da melek gibi görünen insanların kurbanları kurtardığı, görsel bakımdan hayret uyandıran bir sahne yaratıyor. Bir sürü dindar kişi bu kadar insanın uçaktan canlı çıkmasını bir mucize olarak adlandırıyor. Whip bu bakımdan biraz şüpheci tabii ki ve film her ne kadar bu temanın üzerinden geçse de subjektif ve didaktik bir yaklaşım edinmiyor.

    Washington'un bu performans ile bir kez daha Oscar adayı olacağı ortada bence. Fakat tek bir sahnede görünen kanserli bir genci canlandıran James Badge Dale isimli bir aktör, filmde taş çatlasa beş dakika görünmesine rağmen en iyi yardımcı oyuncu adaylığını hakediyor kanımca. Özetle Uçuş, yılın en iyi filmlerinden biri.

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top