Hızlı ve öfkeli ve de fantastik!
Yazar: Burçin AygünHızlı ve Öfkeli serisinin baş kahramanı, Hollywood’un en bilinen “gişe” isimlerinden Vin Diesel geri döndü. Bu kez işin içinde birbirinden özel araçlar ve hayran kalınası kadınlar yok, onun yerine bolca cadı, alevli bir kılıç ve Michael Caine var! Üstüne üstlük, Game of Thrones’un sevilen bir aktirsti ile Yüzüklerin Efendisi serisinin Frodo’su Elijah Wood, Vin Diesel’li Son Cadı Avcısı’nın lezzetli sosları arasında.
Daha önce Gece Nöbeti gibi yapımlarla aksiyon konusundaki yetkinliğini ve hayal gücünün derinliğini kanıtlayan Timur Bekmambetov’un yönetmesi planlanan film, Breck Eisner’ın ellerine teslim edilmişti. Eisner, George Romero’nun 1973 tarihli The Crazies adlı filmini, 2010 yılında Salgın adı ile bir remake olarak bizlere sunmuş, işin gerilimli yüzü konusunda başarılı olduğunu göstermişti. İş, yeni projesi Son Cadı Avcısı’na geldiğinde ise işler tam beklendiği gibi ilerlememiş gözüküyor.
Yaklaşık olarak 90 milyon dolarlık bir bütçe ile vizyona hazır edilen film, adından da anlaşılacağı üzere cadılar ile insanlığın şu bitmek bilmez savaşı üzerine farklı bir yorum getirmeyi hedefliyor. Bu konudaki başarısı sorgulanabilecek olan yapım, Vin Diesel’in can verdiği Kaulder adlı “ölümsüzlükle lanetlenmiş” bir cadı avcısının yüzyıllar süren savaşını muazzam bir atmosfer ve güçlü bir aksiyonla perçinleyerek sunuyor. Lakin olay hikaye anlatımı ve orijinallik kısmına geldiğinde, yönetmen Eisner tabiri caiz ise yolda kalıyor; en azından finish çizgisine varmakta zorluk çekiyor.
Filmin konusu seyirciyi pek şaşırtmayacak türden. Kaulder bundan yaklaşık 800 yıl önce Cadı Kraliçesi tarafından lanetleniyor, ailesi katlediliyor ve üstadı olarak gördüğü 36. Dolan (Michael Cane)’ın ölümüne tanık oluyor. Aradan geçen nice yıl Kaulder’ın da değişmesine sebep oluyor, dostumuz saçı sakalı kesip, ruhen de daha farklı bir avcı haline geliyor. Cadıların insanlara zarar vermemesi şartıyla bir tür ateşkes yapan Son Cadı Avcısı, öldü zannedilen Cadı Kraliçesi’nin tekrar geri diriltilmesi için çabalandığını öğrenince işe el atıyor. Bu sefer yanında 37. Dolan olarak ona destek çıkacak Elijah Wood var! Ayrıca güzelliği ile büyüleyen Game of Thrones yıldızı, Jon Snow’un yavuklusu Rose Leslie, Chloe adlı beyaz cadı rolüyle Diesel’in yancısı haline geliyor.
Hızlı ve Öfkeli serisinde oyunculuğunu yettiğince konuşturan Diesel, Son Cadı Avcısı filminde işi biraz daha üst seviyelere taşımayı başarıyor. Her ne kadar Michael Cane ile olan sahnelerinde, üstadın karşısımda ezilse de (ki oldukça doğal), mimikleri ve vücut kontrolü sayesinde daha rahat empati kurulabilir, anlaşılabilir bir karakter sunuyor bize. Elijah Wood yavaş yavaş ısınıyor, izleyici için seyri çok keyifli bir performans sergiliyor; bundaki en büyük pay ise aktörün muazzam yüz hatları ve mimiklerini nasıl kullanacağı konusundaki bilinci.
Cadı Kraliçesi’nin mekanı ile ağızları açık bırakan, aksiyon sahnelerinde yürekleri ağza getiren Son Cadı Avcısı filmi, Sean Bean’in başrolünde olduğu Black Death adlı yapımla “epeyce” bir hikaye-bazlı-ortaklığa sahip olsa da, türü sevenler için oldukça leziz bir çalışma. Şayet muhteşem bir destansı-epik çalışma beklemiyorsanız, salondan muhtemelen tatmin olmuş şekilde çıkacaksınız.
Bakalım gerçek olması muhtemel devam filmi bizlere neler getirecek!
burcinaygun@gmail.com