En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
KaliteTAKİP
Takipçi
873 değerlendirmeler
Takip Et!
4,0
23 Ocak 2014 tarihinde eklendi
arkadaşlar konusu çok basit ve gerçekten 2 saatlik dilimde hiç bir ilerleme kaydetmeden durağan ama gerilim ve merakın biraz üst seviyede olduğu bir film izliyeceksiniz normalde bu filmi dakikadan sonra izlemezsiniz ama devam etmek için ve filmin inanılmaz yerlere doğru ilerlemesi ve sizi içinde tutamasını tek sebebi vardır oda Tom Hanks sanırım o oynamasa film çok basitlikten inanılmaz bir filme dönüşmezdi filmi tek başına alıp finale ve finalde oyunculugun tavan yapmasıyla inanılmaz bir sona şahit olmamız gerçekten ayakta alkışlanır sonuç olarak sadece tom hanks için izleyin iyi seyirler...
Sıradan gibi gözüken bir hikayeyi oyunculuklarla nasıl üst seviye bir filme getirilir işte kanıtı. Tom Hanks’li filmler güzeldir ve farklıdır. Bunda hem Tom Hanks’in iyi senaryo seçimi hem de sıradan bir senaryoyu, üstün oyunculuğu ile kalbur üstü filmler haline getirmesi olarak görebiliriz. Matt Damon’ının yıldızını parlatan The Bourne Ultimatum serisinin yönetmeni Paul Greengrass, Captain Philips’le de filmografisine başarılı bir sinema filmi daha ekliyor. Özellikle oyuncu seçimleri filmin inandırıcılık katsayısını bir hayli arttırmış. Tom Hanks’in dışında ki Somalili oyunculardan Barkhad Abdi, gerçekten çok iyi iş çıkarmışlar. Filmde daha önce bir çok Tom Hanks’in filmde rastladığımız reklam kokan hareketler olsada (Amerikan Donanması, Maersk Line) film genel olarak heyecan dolu bir macera sunuyor izleyicilerine. Tabi bu reklam kokan hareketlerde filmin Richard Philips’in gerçek hikayesine dayanan kitabı “A Captain’s Duty” e bağlı kalınmasınında etkisi yadsınamaz bir gerçek. Hollywood bu aralar gerçek hayat hikayelerinden beslenmeye başladı, bakalım bunu ne zaman tüketecekler.
Kaptan Phillips, büyük bir yük taşıma gemisinin kaptanıdır. Somali Liman’ından aldıkları yükleri hedeflerine ulaştırmak için mürettabatı ile yola çıkan Amerikan Maersk Alabama Gemisi’nin peşine para peşinde olan Somalili deniz korsanları düşer. İçlerinden 4 deniz korsanı bu takibe devam eder ve geminin içine girmeyi zorda olsa başarır. Kaptan Philips ve arkadaşları türlü kurnazlıklarla korsanlara engel olmaya çalışsalarda, silahlı soyguncularda onlardan aşağı kalmazlar. Kaptan Phillips’i rehin alarak kaçarlar.
Oscar için yapılan, Amerikan propagandasının başka bir tü bir gözdağı var..Ama Tom Hanks'in müthiş Rich Philips performansı ve Barkhad Abdi'nin nükteli üslubu filme başka şeyler katmış.Filmde bir yandan faşizm kınanırken, bir yandan Amerika bas bas bağırıyor: ''Ayağınız denk alın!'' ne anlatmak istediği çok açık değil.Özellikle son karakterden taraf olalım? gibisinden soru işaretleri kalı tabi gerilim ve aksiyonu Hanks için izlenir.
Yılın en iyi filimlerinden biri. 2 saatin nasıl geçtğini hiç anlamıyorsunuz. Oyunculuklar müthiş.Tom Hanks Saving Private Ryan ile oscar alamadığı için üzülmüştüm. Kesinlikle bu filmle hakediyor.
Uzun süre etkisi altında kalacağım bir film olmadı nedense. Aslında sürükleyici ve "rehine filmi" alt türünde her zaman başarıyla anılacaktır. Hanks'ten ziyade (zira alıştığımız üzere yine çok iyi kendisi), korsanlar çok daha göz önüne çıkıyor. Özellikle Barkhad Abdi ve Faysal Ahmed gerçekten hissederek, yaşayarak rol yapıyorlar. Greengrass'ın aksiyon sinemasındaki yeteneğinden bir kez daha bahsetmeye gerek yok. Yine dozu tutturmayı başarıyor. Ödül sezonunda ne yapar bilmiyorum ama önemli ödüllere ulaşmasa da olur bana kalırsa. Çok farklı değil.
Tom Hanks'in inanılmaz performansı, etkileyici kurguyla birleşerek size gerilimli dakikalar yaşatıyor. Altın Küre adaylıkları, filmi Oscar adaylıklarına da sürükleyecektir.
Paul Greengrass olaya odaklanan bir yönetmen,karakterler onun için sadece olayların gelişmesinde rolü olan filmde de kendi tarzını sürdürmüş, olayların akışında problem yok ancak kahramanların üzerinde fazla durulmayan hayat hikayeleri seyircinin kahramanla bütünleşmesini engelliyor, bunun sonucunda da filmin vuruculuğu çek bir olaydan uyarlanan film Tom Hanks'in oyunculuğu ile kuvvetleniyor ama yukarıda anlatmaya çalıştığım gibi,yönetmen ve senaryo Tom Hanks'i baltalamış.O kadar ki Tom Hanks'in korsanların yaşadıkları hayatın çaresizliğini gördükten sonra ki babacan bakışları bile güme gitmiş.İşin içine amerikan donanması girene kadar gayet güzel giden film bu noktadan sonra amerikan deniz kuvvetlerinin ne kadar güçlü olduğunu gözümüze sokmakla meşgul çta koca bir donanma gemisine karşı ellerinde kalaşnikoftan başka silahı olmayan biri yaralı üç somali'li korsanın öldürülerek amerikalı kaptanın kurtarılışını(!) izliyoruz.
Tom Hanks her zamanki gibi oyunculuğunu konuşturmuş ancak Somalili korsanları canlandıran çouckların ilk oyunculuk deneyimi olduğunu okuyunca çok şaşırdım....İnanılmaz başarılılar..İzlemeye değer bir film.
İyi Bir Film Gerçekten Kalite Yüksek Tansiyon Muhakkak İzlenmeli Fakat Sonunda Yarım Kalan Yerler Olması Üzücü Umarım Filmin Devamı Gelir ve Benim İçin Çok Büyük Bir Süpriz Olur. Kesinlikle İzlemenizi Tavsiye Ederim. Kaçıranların Üzüleceği Bir Film...
patlamış mısır bile yenilmicek türden heyecanlı soluksuz izlenecek bi film yeğenmle gittik ve filmin başında tl oynayan yeğenim pür dikkat izlerken vay be dedim, oyuncluluk konu zaten mükemmel , başka sözew gerek yok :)
Filmi mutlaka izlemenizi tavsiye ederim. Çok basit bir rehine kurtarma filmine dönüşebilecekken, tamamen farklı bir şey çıkmış ortaya. Kesinlikle daha iyi olabilirdi ancak bu haliyle de gayet başarılı bir yapım olmuş. Tom Hanks özellikle son 15 dak. oynadığı rol ile filme önemli derecede katkıda bulunmuş. Bu 15 dak'lık oyunculuk ile Oscar alsa yeridir. Mutlaka izleyin.
Böyle konusu olan bir film, kolayca klişe ve vasat bir rehine kurtarma filmine dönüşüp Amerikalıların kahramanlıklarını anlatan klasik Hollywood yapımları arasına katılabilirdi.
Baştan sona hafif belgesel tadı veren film hiçbir şekilde Somalili korsanları güçlü bir düşmana çevirip Amerikalıların kendilerinden daha güçlü düşmanlarını haklaması gibi sampur sumpur bir akış kazanmıyor. Tam tersi, enfes final kısmına bakarsak Amerikalıların akılsızlığına bile bir parça değinilmiş. Film bitince sinema salonu yerine tiyatro salonunda olmayı diledim; yönetmen oyuncularıyla bir çıksaydı da ayakta alkışlasaydım diye düşündüm. Paul Greengrass, gerçekten unutulmaz bir filme imza atmış.
Film insanı bir ilk yarı sonunda çarpıyor bir de bitişinde, ama bitişindeki çarpış okkalı bir tokat gibi resmen! Yalnız yönetmen seyirci izlerken etkilensin diye çekmemiş filmi, iyi bir biyografi yapmak isterken fazlasına ulaşmış. Greengrass, çarpıcı, dramatik bir film yapmak niyetiyle bu filmi çekseydi bence seyirciyi bu kadar etkileyemezdi.
Filmin son 15-20 dakikası herhalde bu yıl izlediğimiz en iyi sekanslardı. Kaptan Phillips ile hemşire arasında geçen diyalog tüyler ürpertici, göz doldurucu, fena halde çarpıcı, etkileyici bir sahne. Hala aklımdan çıkmıyor, olağanüstü bir final! Diyorum ya, Hanks sırf bu 15 dakika için bile bir ödül hak ediyor.
Koskoca bir Amerikan ordusunun tek bir adam için devreye girmesi gibi sahnelerle "Amerikalılar kahramandır" hiç denmiyor değil ama bu gözümüze sokulmuyor ya, o çok iyi işte. Bilgisayarın da çok az sahnede kullanılması filme hayran kalmanızı arttıracak bir başka nokta. Sanırım diyecek başka bir şey kalmadı. Muhteşem bir gerilim eşliğinde ilerleyen biyografik dramın aynı zamanda harikulade bir gözdağı filmi olduğunu da söyleyebiliriz. Kaptan Phillips'ın görüntü yönetiminden müziğine kadar her unsuru şaheser. Zaten jenerikler akarken Hans Zimmer'ın adını görünce müziklerin nasıl bu kadar iyi olduğuna hiç şaşmadım. Kısaca Kaptan Phillips için salonlardaki yerinizi biran önce alın derim, bu filmi kaçırmak ayıp! -----------------Eleştirinin tamamını okumak istiyorsanız siteme davetlisiniz.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.