Arıza Aşk: Beyazperde.com eleştirisi

Oğlan, kızla tanışır. Aşık olurlar. Mutludurlar. Sonra her şey bozulmaya başlar. Mutsuzluk takip eder... En çok tekrarlanmış öykülerden biridir. Envai türevini sinemada izlemişizdir. Yazar, yönetmen ve oyuncu Evan Glodell de bir versiyonunu yapmış. Hem de sadece on yedi bin dolara! Filmini özel kılmak için de bir takım zıpırlıklar düşünmüş. Dünya yerle bir olursa güçlü durabilmek için alev silahları tasarlayan, Mad Max serisi hayranı iki genç arkadaş bunların başında geliyor. Bir de filmin, ikinci yarısında kan revan içinde bir küçük kıyamete dönüşmesi var.

Arıza Aşk (Bellflower) Glodell'in amacı, son dönemde yırtmaya çalışan çoğu Amerikan bağımsız sinemacısı gibi, Hollywood'a daha büyük projeleri de yönetebileceğinin sinyalini vermek sanki. Her şey bir klip estetiği içinde. Hikaye lüzumsuz bir aksiyon ve vahşet döngüsünün içine dalıyor. Hayalle gerçeğin bir noktadan sonra birbirine giriyor olması da "cool" döngüsünü tamamlıyor herhalde.

Tabii bu kadar ucuza, çok paraya mal olmuş gibi duran (özellikle yoğun renk düzeltme işlemi ile filme iyi cila çekilmiş) böyle bir film çekmek küçümsenecek şey değil. Daha büyük filmler yapmaya gidecek yolu planlamak da öyle. Sadece şunu görelim diye söylüyorum: Arıza Aşk, film yapmak isteyen genç bir sinemacının kariyer planındaki bir adım sadece.

Benim bu genç sinemacıya naçizane önerim, manasız kan ve vahşet gösterilerinden ziyade karakterlerine ve inandırıcılığa odaklanması olurdu. Ancak gelin görün ki adam çekmiş filmini, If İstanbul'un ardından Türkiye'de vizyona bile giriyor. İçinde samimi anlar, yaratıcı bazı fikircikler de bulmak mümkün. Yolu açık olsun demekten başka bir şey kalmıyor yani bize.

Twitter: aliercivan

Vimeo ve YouTube: Paralel Kurgu