Büyük düşünme ve yok olma!
"Küçük bir çocukken kendimi hissettim... Küçük ve yalnız yıldızlara bakıyordum, yukarıda hayat var mı diye merak ediyordum. Anlaşılan o ki yanlış yöne bakmışım. Uzaylılar dünyamıza Pasifik Okyanusunun derinliklerinden geldiler..." Evet biliyorum, bu laflar kulağa saçma geliyor, daha çok çocukların beğeneceği bir film gibi düşündürüyor. Ama uzaylıların olmadığını düşünmek bence daha çocukça. Koskoca evrende canlıların olduğu tek gezegen Dünya olacak değil ya... Çeşitlerce galaksi ve gezegen var. Tabii ki uzaylılar illa ki böyle dev gibi canavarlar olmak zorunda değiller. Ama sinemada bize genellikle böyle sunuluyorlar. Yani del Toro ne kadar bilim-kurgu filmi yapmaya çalışsa da kendi stilini yok etmeye kıyamıyor ve fantastik (çocukça) bir hava katıyor filme.
Okyanusun derinliklerinde açılmış bir gedikten Kaiju adında çeşitli kategorilerde yaratıklar çıkıyor ve dünyada da bu Kaiju'ları durdurmak için başka canavarlar yaratılıyor. Jeager adında dev gibi robotlar Kaiju'larla yumruk yumruğa savaşıyor ve tabii ki iyi tarafta olan Jeager'lar hep kazanıyor. Filmin bu yönü tamamen çocukça ve saçma. Bu filmi del Toro değil de önemsiz, başarısız bir yönetmene verselerdi izlenmeyecek kadar kötü bir film olabilirdi. Ee tabii Hollywood da işi biliyor, bu kadar para harcandıktan sonra film tutmazsa onlar adına kötü olur.
Sonuçta filmin başından sonuna kadar dev gibi robotlarla dev gibi canavarlar yumruk yumruğa savaşıyor ve koskoca şehirler yerle bir oluyor. Filmin bu kısmı tamamen küçük seyirciler için yapılmış çizgi film tarzı bir fantastik-aksiyon şöleni. Ama bu fantastik olaya bilimsel unsurlar da katılmış. Örneğin; Jeager'lar iki pilot tarafından kontrol ediliyor. Bir pilot, robotun beyninin sağ yarım küresini, diğer pilotta sol yarım küresini temsil ediyor. Böylece robotun beyni insanınki gibi çalışıyor. Bir başka örnek de canavarların çıktığı gedik olabilir. Gelecekte gökyüzünde (okyanusun dibinde değil) bir gedik açılabilir ve uzaylılar ziyaret edebilir. Bu tip bilimsel unsurlardan yararlanılarak filmin tamamen küçüklere hitap etmesini bir parça önlüyorlar ama bu daha çok del Toro sayesinde oluyor.
Gürültülü, patırtılı, apartmandan uzun robotlarla canavarların dövüştüğü filmlerden hoşlanmayanlar bu filme gitmesinler. Zaten fragmanını gördükten sonra bu tip filmleri sevmeyen, canına susamış biri buna giderse daha filmin başında salonu terk eder. Gidenler de film bitince bir zahmet 2-3 dk beklesinler, sonda bir sürpriz var...
Filmi, oldukça gürültülü, gereksiz diyaloglar barındıran, birkaç yerden esinlenerek yapılmış yaratıklara sahip bir gişe filmi olarak özetleyebiliriz. del Toro'nun Hellboy 2 ve Pan'ın Labirenti gibi kolay kolay unutulmayacak bir filmi değil belki ama yarattığı aksiyon sahneleri ve kullandığı bilimsel verilerden yararlanan fantastik unsurlarla akılda kalacak bir yapım. Pasifik Savaşı, önceki hafta vizyona giren Beyaz Saray Düştü'den her açıdan (hikayesi ve verdiği mesaj dışında) bir adım önde olmayı ve hatta belki de yılın en eğlenceli fantastik-aksiyon filmlerinden biri olmayı başarıyor. 8,2/10