filmi yeni izledim, kurgusu hoşuma gitti ilk başta, bir film projesi olan üniversiteli ona yardımcı olmak isteye bir sinemacı bayağı güzel başladı, bu konuşmalar sonlara doğru iyice sıkmaya başladı, sıkıcılık gereksiz bir melankolikliğe, garip dramatizme dönüştü ( bodrumun kaderi dramatize etmek çok ironik ) neyse ibram abi olayını herkese anlatması ilk başta sıksada hikayenin kendisi komik ve ayrıca anadolu halkının hangi yöresinin hikayesini kendi ağzından yaparsan tutulur, muğla, burdur şivesi çok severim bu şive her zaman her daim kendisini izletir. bodrum dramı meselesine biraz daha değinmek istiyorum. oraya hiç gitmedim ama olay bayağı bir melankolikleşmiş. türkiyenin göz bebeği ağlıyorda kimse görmüyor mu. yani göre halkının sıkıntıları diyor başından sonuna ama sorunlarla ilgili hiç bir şey yok, neyse filme iyi diyemem kötü de diyemem hayatımızdan küçük tatlı bir kesit :)
Amerikan sineması aşmış, kendi süper kahramanlarını yaratıp onlar üzerine destan olan hikayeler filmler çevirmiş, kalkıp bir de bu filmleri tiye alan filmler çevirmiş, yüzüklerin efendisi, matrix gibi yapımlara imza atmışlar, denemedikleri sinema türü kalmamış, hala da deli gibi üretmeye devam ediyorlar. bizde ki durum ise budur : "yürügari ibram"
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.