Hesabım
    İncir Reçeli
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    2,0
    Yetersiz
    İncir Reçeli

    İncir Reçeli

    Yazar: Murat Tolga Şen

    Türk sineması "gişe zamanlaması" denen şeyi keşfettiğinden olacak bu aralar aşk filmlerinden yana bir bolluk var. 14 Şubat yaklaşırken ve kalpler pembe pembe atarken gösterime giren İncir Reçeli, arabeske kayacak kadar damardan takılarak, iki kaybeden arasındaki imkânsız aşka odaklanıyor.

    İncir Reçeli, aynı konuya ve isme sahip 2009 yapımı bir kısa filmin uzun metraja dönüşmüş hali ama çok da orijinal bir hikâyesi olduğu söylenemez. Metin, hayatın ortasında yazdığı tüm senaryoları reddedilen, para kazanmak için inanmadığı işler yapan, içkiyi de fena seven bir arkadaşımızdır. Bir gün müdavimi olduğu barda yarı çatlak Duygu ile tanışır. Energizer tavşanı gibi ortalarda dolaşan Duygu ile bu çılgın kalabalıktan uzak, derin bir sevdaya kapılırlar ama Duygu'nun taşıdığı büyük sır onları ayırmaya kararlıdır. Trajediye yürüyen tüm aşk öykülerinden beslenen filmin karakterleri de başka filmlerden ödünç alınmış gibi. Film hafızası olan bir seyircinin aklına senaryo yazarı Metin'i izlerken 1996 yapımı Ay Işığında Saklıdır adlı TV filminde Toprak Sergen'in oynadığı Uygar karakteri gelecektir. Onun delişmen sevgilisi Duygu'yu izlerken de Sandra Bullock'un Forces of Nature filminde canlandırdığı Sarah Lewis'i anımsamamak mümkün değil. Hatta Duygu'nun giyim kuşamı bile Leon'un Mathilda'sını ya da Eternal Sunshine of the Spotless Mind'ın Clementine Kruczynski'ni çağrıştırıyor.

    Oldukça temiz çekilmiş bir film gibi görünen İncir Reçeli'nin liseli duygusallığına hitap eden senaryosunu kabul etseniz dahi başka kusurlarına takılmadan edemiyorsunuz. Yönetmen Aytaç Ağırlar'ın mekânları kullanmak konusundaki tembelliği, filmi bir bar ve bir ev ortamına indirgemiş ki evde geçen sahnelerin çoğu da bir yemeğe oturma ve bu esnada maskaralıklar yapma durumundan ibaret. Hâlbuki eski bir tekne enkazında çekilen sahnenin seyrine doyum olmuyor. Madem yapabiliyorsun, daha çok yapsana sevgili yönetmen!

    Aşk filmlerinin en büyük sıkıntısı seyirciyi perdede gösterdiği aşka inandırmasıdır. Eğer bunu başarabilirseniz tüm kusurlarına rağmen filminiz çok sevilir. İncir Reçeli'nde oyuncu seçimiyle ilgili büyük bir sıkıntı var. Sezai Paracıkoğlu rolüne cuk oturmuş ve Metin karakterini inandırıcı kılmak adına epey çabalıyor. Filmin olası gişesinin onun ve şarkılarının yüzünden olacağı muhakkak ama Melike Güner, iyi bir oyuncu olmasına rağmen Duygu'yu oynamak için gerçekten yanlış bir seçim. Elinden geleni yapmış gibi görünüyorsa da oynadığı role inanmadığı ortada. Bu biraz da senaryodan kaynaklanıyor sanırım. Tiplemeler oyuncuların kendi yorumlarını katmalarına izin vermeyecek kadar klişeye bulanmış çünkü.

    Hikâyeye hiçbir katkısı olmayan yan karakterler ve onların incir çekirdeğini bile doldurmayan öykülerinden İncir Reçeli'nde de var. 80'lerin arabesk furyası filmlerinde başrol oyuncusunun moral arkadaşı olan komik Mehmet Ali Erbil'in bayrağını bu filmde Sinan Çalışkanoğlu almış. Bu kadar yetenekli bir oyuncunun, ki kendisi pespaye bir TV dizisi olan Selena'da bile harikalar yaratmıştır, böyle zayıf bir rolün içine hapsolup kötü bir sinema başlangıcı yaptığını görmekten dolayı üzgünüm. 45 cm'den 300'lük objektifle fotoğraf çeken acar kanka tiplemesinin elle tutulacak hiçbir tarafı yok. Keşke senaryoda ona ve Barbara Laurens'in oynadığı karaktere biraz daha şans verebilseydi ve en azından oradan aşka dair bir umut filizlenebilseydi keşke.

    80'ler ruhuna çok denk düşen arabesk bir dokuya ve büyük bir sürpriz saklıyor gibi görünse de oldukça tahmin edilebilir bir senaryoya sahip olan İncir Reçeli, sadece iflah olmaz "aşk filmi" tutkunlarının ve genç seyircinin ilgisini çekecektir. Gişe zamanlaması harika... Sevgililer ayında olmamız sebebiyle de aklı Dövüşçü'de kalan pek çok centilmen erkek, sırf sevgilisinin hatırına bu filme bilet alacaktır. Aşk Tesadüfleri Sever'in hemen arkasından gelmesi ve benzer bir trajedi barındırması sebebiyle de onunla kıyaslanacağı ortada. Bakalım seyirci bu kadar umutsuz bir aşk öyküsünü sevecek mi?

    Twitter: murattolga / murattolga@gmail.com

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top