Beyazperde
Hesabım
Ortalama puan
4,2
1069 Puanlama
Hızlı ve Öfkeli 6 hakkında görüşlerin ?
5
10 Eleştiri
4
16 Eleştiri
3
12 Eleştiri
2
3 Eleştiri
1
3 Eleştiri
0
0 Eleştiri
Sırala
Filtrele:
Hepsi
türkçe dublaj olsa iii olur altyazı çok zor yazııyamı bakaklıım filmemi ;)
gerçekten olağanüstü mükemmel bir film kesin izlemelisiniz :D
Yine aksiyonun bol olduğu filme kolay dahil oluyorsunuz.. Neredeyse filmin tamamı aksiyon üzerine... Filmin içindeki ince esprileri de unutmamak gerekiyor. Sanırım serinin en iyi filmi...
spoiler:
Letty nin 6. filmde dirildiğini düşünürsek Shaw in nasıl öldüğünü gözümüzle görmediğimiz için hala yaşayıp yaşamadığı konusunda şüphelerim devam ediyor.
Letty nin 6. filmde dirildiğini düşünürsek Shaw in nasıl öldüğünü gözümüzle görmediğimiz için hala yaşayıp yaşamadığı konusunda şüphelerim devam ediyor.
süper bir film başından buyana hiç kaçırmadım 6sınıda geçen ay izledim herzaman ki gibi muhteşemdi 7.bölümde bence cok yakında vizyona girer
Bitmek bilmeyen bir aksiyon, içinde Vin Diesel var daha ne olsun kafa dağıtmak veya oyalanmak için ideal bir film finali ise şaşırtıcı.
ya arkadaş benim anlamadığım hızlı ve öfkeli 3 tokyo drift'te HAN ölüyo ama 4 ve 5 te geri geliyo ne iş
Bitmek bilmeyen bir aksiyon. Filmi sürükleyen kişi büyük ölçüde Vin Diesel ve kasları olmuş zaten :) Şaka bir yana, izlerken aklımdan geçen şey şu oldu...Adamlar resmen yer çekimine meydan okuyor...Filmi izlemeyenler, izleyin, neden böyle söylediğimi o zaman anlarsınız. Sırf aksiyona yüklenilmiş bir film. Konusuna çok fazla takılmamanızı öneririm. Sadece izleyin ve eğlenin. Çok derin manalar aramayın. Bu arada aksiyondan başkada bir bekletiniz olmasın...
Bu adamlar Süperman mi?
İlk filminden itibaren gereksiz, saçma ve aptalca bulduğum Hızlı ve Öfkeli serisi son zamanlarda amacından iyice saparak Türk hayranlarından para kazanmak için ve kafası çalışmayanlar film izlesin diye yapılmış gereksiz aksiyon filmlerinin başına geçti. Serinin en iyisi olarak gördüğüm Rio Soygunu bile klasik Amerikan aksiyon filmlerinden öteye gidemiyordu. Bu altıncı film de aksiyon tutkunları ve salaklar için yapılmış yılın en gereksiz (G.I. Joe'dan sonra) aksiyon filmi.
Serinin hayranları sinema salonlarını doldurup eğlenirken, iyi bir aksiyon izlemek için gelmiş seyircilerin de uyuduğu bir ilk yarıdan sonra çok kişi salonu terk etmiştir herhalde. Ben bu kadar yüksek puanı neden aldığını merak ettiğim için sonuna kadar bekledim. Beklemez olaydım...
Film, ilk yarısını tamamen unutacak olursak, ikinci yarıda aksiyon severlerin beğenisini kazanıyor. Ama "aksiyon olsun nasıl olursa olsun" diyenler için söylüyorum bunu. Yoksa eğer kalite arıyorsanız, hiç aramayın, mantık arıyorsanız, filme gitmeyi hiç düşünmeyin. Tamamen saçmalıklarla dolu bomboş bir hikayesi olan ve gereksiz aşk masallarıyla ile şişirilmiş, Yenilmezlere kafa tutacak süper kahramanların maskesiz ve kostümsüz bir şekilde uçup kaçtığı filmlerden hoşlanıyorsanız buyurun bakalım...
Mesela bir sahnede, esas oğlanımız Dominic Toretto, Batman'den daha iyi bir zıplayışla Spiderman gibi uçarak kız arkadaşı Letty'yi kurtarıyor. Bundan sonra da, şehrin ortasında trafiğin akıp gittiği bir köprüde, orta boy bir kamyonetin içinden koskoca bir tank fırlıyor ve köprüdeki arabaları eze eze kahramanlarımızı yakalamaya çalışıyor. Ama tabii bu süper kahramanlar pahalı, lüks, küçük, modifiyeli James Bond arabalarıyla koskoca tankın hakkından geliyorlar. Ee tabii ne de olsa onlar Marvel'ın, DC'nin kahramanlarından daha güçlü, hele hele modifiyeli arabaları varsa kimse onları durduramaz.
Son sahneyi (uçak kazasının olduğu ve hayranlarının ağzı açık izlediği, bizim de gülüp geçtiğimiz) hiç unutamayacağım herhalde. Ama tabii bu kadar saçmalıkla dolu bir filmin sonu da en az o kadar saçma olmalı. Herhalde Dom'ın en güçlü kötü adama attığı uçan kafayı ne Wolverine ne Süperman ne de Batman atardı. Öyle bir uçan kafa yok, resmen kendisinin iki misli adamı bayılttı bu sayede. Sanki Iron Man'in en güçlü yumruğunu yemiş gibi oldu adamcağız.
Tüm bunlardan sonra bir de yedinci filmin haberini alınca resmen ağlamak geldi içimden. Yani, bu anlattığım tür saçmalıklardan hoşlananlar ve serinin hayranları gitsin izlesinler. Ama tabii sonuçta hayranı oldukları için kendilerini filmi sevmek zorunda hissedeceklerdir, sevsinler bakalım, yapacak bir şey yok, onlar adına sadece üzülmek kalıyor bize. 5,7/10
İlk filminden itibaren gereksiz, saçma ve aptalca bulduğum Hızlı ve Öfkeli serisi son zamanlarda amacından iyice saparak Türk hayranlarından para kazanmak için ve kafası çalışmayanlar film izlesin diye yapılmış gereksiz aksiyon filmlerinin başına geçti. Serinin en iyisi olarak gördüğüm Rio Soygunu bile klasik Amerikan aksiyon filmlerinden öteye gidemiyordu. Bu altıncı film de aksiyon tutkunları ve salaklar için yapılmış yılın en gereksiz (G.I. Joe'dan sonra) aksiyon filmi.
Serinin hayranları sinema salonlarını doldurup eğlenirken, iyi bir aksiyon izlemek için gelmiş seyircilerin de uyuduğu bir ilk yarıdan sonra çok kişi salonu terk etmiştir herhalde. Ben bu kadar yüksek puanı neden aldığını merak ettiğim için sonuna kadar bekledim. Beklemez olaydım...
Film, ilk yarısını tamamen unutacak olursak, ikinci yarıda aksiyon severlerin beğenisini kazanıyor. Ama "aksiyon olsun nasıl olursa olsun" diyenler için söylüyorum bunu. Yoksa eğer kalite arıyorsanız, hiç aramayın, mantık arıyorsanız, filme gitmeyi hiç düşünmeyin. Tamamen saçmalıklarla dolu bomboş bir hikayesi olan ve gereksiz aşk masallarıyla ile şişirilmiş, Yenilmezlere kafa tutacak süper kahramanların maskesiz ve kostümsüz bir şekilde uçup kaçtığı filmlerden hoşlanıyorsanız buyurun bakalım...
Mesela bir sahnede, esas oğlanımız Dominic Toretto, Batman'den daha iyi bir zıplayışla Spiderman gibi uçarak kız arkadaşı Letty'yi kurtarıyor. Bundan sonra da, şehrin ortasında trafiğin akıp gittiği bir köprüde, orta boy bir kamyonetin içinden koskoca bir tank fırlıyor ve köprüdeki arabaları eze eze kahramanlarımızı yakalamaya çalışıyor. Ama tabii bu süper kahramanlar pahalı, lüks, küçük, modifiyeli James Bond arabalarıyla koskoca tankın hakkından geliyorlar. Ee tabii ne de olsa onlar Marvel'ın, DC'nin kahramanlarından daha güçlü, hele hele modifiyeli arabaları varsa kimse onları durduramaz.
Son sahneyi (uçak kazasının olduğu ve hayranlarının ağzı açık izlediği, bizim de gülüp geçtiğimiz) hiç unutamayacağım herhalde. Ama tabii bu kadar saçmalıkla dolu bir filmin sonu da en az o kadar saçma olmalı. Herhalde Dom'ın en güçlü kötü adama attığı uçan kafayı ne Wolverine ne Süperman ne de Batman atardı. Öyle bir uçan kafa yok, resmen kendisinin iki misli adamı bayılttı bu sayede. Sanki Iron Man'in en güçlü yumruğunu yemiş gibi oldu adamcağız.
Tüm bunlardan sonra bir de yedinci filmin haberini alınca resmen ağlamak geldi içimden. Yani, bu anlattığım tür saçmalıklardan hoşlananlar ve serinin hayranları gitsin izlesinler. Ama tabii sonuçta hayranı oldukları için kendilerini filmi sevmek zorunda hissedeceklerdir, sevsinler bakalım, yapacak bir şey yok, onlar adına sadece üzülmek kalıyor bize. 5,7/10
Çoktan "zorlama"ya dönmüştü zaten seri. Ama en azından bir önceki Rio Soygunu her nasılsa farklı bir hava getirmiş ve keyifli bir seyirlik sunmuştu. Belki biraz da "gerçekçi" olmasının bir getirisiydi bu (en azından makul ölçülerde). Bu altıncı filmde ise ne yazık ki bu gerçekçilikten eser yok. Filmin tamamı, bizleri 10-15 dakikalık aksiyon sahnelerine hazırlayan saçmalıklardan oluşuyor. "Çerezlik" çerçevesinde değerlendirdiğimde dahi bunlar benim gözüme batıyorsa (ki şahsım adıma söyleyebilirim ki bu "çerezlik" değerlendirmelerimde gerçekten çok müsamahalı davranırım) gerçekten sorun var demektir. Keyif veren sahnelerin sayısı bir elin parmağını geçmiyor. İzletiyor kendini ama "izle ve unut" değil de "izlerken unut" sıfatını yakıştırıyorum bu altıncı halkaya. Bu kategorideki filmleri bir yandan izleyip bir yandan unutuyorsunuz. 5 dakika önce ne olduğunu hatırlamıyorsunuz yani o derece. Jason'ın sahneye çıkması önümüzde en az bir 6 film daha olacağını söylüyor korkarım!
Serinin en iyi filmi diyebilirim. Konusu daha oturaklı olmuş ve çekişme heyecan oldukça tatminkar...
Aksiyon filmlerini severim ama Hızlı ve Öfkeli Serisinin hayranı değilim. Geçen hafta, bir filme gideyim diye gittim ve seyrettim filmi. Sürpriz bir şekilde çok güzeldi. Aksiyon mükemmel, diyalog yok, ama diyaloğa da ihtiyaç yok zaten.
Filmde bir çok sahnede zaman çarpıtmayı çok güzel kullanmışlar. (Yani normalde 3 dakika sürecek bir aksiyonun 15 dakikada gösterilmesi.)
Karakterlerle hemen entegre olabiliyorsunuz. Böylece hemen tarafınızı seçebiliyorsunuz.
Benim Michelle Rodrigez takıntım olduğu için onun sahnelerine objektif bakamıyor olabilirim. Ama genel olarak film çok güzel.
Filmde bir çok sahnede zaman çarpıtmayı çok güzel kullanmışlar. (Yani normalde 3 dakika sürecek bir aksiyonun 15 dakikada gösterilmesi.)
Karakterlerle hemen entegre olabiliyorsunuz. Böylece hemen tarafınızı seçebiliyorsunuz.
Benim Michelle Rodrigez takıntım olduğu için onun sahnelerine objektif bakamıyor olabilirim. Ama genel olarak film çok güzel.
Hızlı ve Öfkeli serisinini sıkı bir takipçisiyim , film aksiyon yönünden çok beğendim yani sadece silahlarla değil araçlarla da nasıl aksiyon yapılır çok iyi göstermişler , ama film asıl ruhundan biraz sapmış durumda yani ilk 3 filmde yarışlar modifiyeli arabalar daha ön plandaydı . Aksiyonu bol seyir zevki veren bir film güzel zaman geçirmek için ideal bir film ,
spoiler:
ek olarak filmin son sahnesi herkesi inanılmaz şaşırttı ama 7. filmi 3. filmle çok iyi bağlama yöntemi olmuş Hızlı ve Öfkeli Tokyo Drift'i ilk izlediğimde son sahnesininin bitmemesi için dua ettim hatta 4. film inşallah devamı olur dedim ama unutuldu gitti , Benim için çok büyük süpriz oldu ve bence yönetmen n beri bu olayı kafasında canlandırdığını söyleyebiliriz
ek olarak filmin son sahnesi herkesi inanılmaz şaşırttı ama 7. filmi 3. filmle çok iyi bağlama yöntemi olmuş Hızlı ve Öfkeli Tokyo Drift'i ilk izlediğimde son sahnesininin bitmemesi için dua ettim hatta 4. film inşallah devamı olur dedim ama unutuldu gitti , Benim için çok büyük süpriz oldu ve bence yönetmen n beri bu olayı kafasında canlandırdığını söyleyebiliriz
Bazı Sahnelerinde Sınırları Zorlasada Kendini İzlettiren Vay bee ! Dedirten bir yapım İzlenmeli
Not:Filmin Sonunda Birde Sürpriz Bekliyoruz Sizleri . . .
Not:Filmin Sonunda Birde Sürpriz Bekliyoruz Sizleri . . .
Serinin ilk iki filmini özellikle ilk filmini hem beğenmiş hem de kahkalarla izlemiş biri olarak bu film diğer iki filme göre biraz daha zayıf kaldığını söyleyebilirim.Öncelikle Hangover'ın konsepti gece sarhoş olup sabah hiçbir şey hatırlamamak ve gece olanları bulmaya çalışmak üzerine kuruludur ama bu filmde öyle bir şey söz konusu değil evet diyeceksiniz ki her filmde aynı konsept sıkar ama böyle olduğu zaman da dışarıdan bakıldığında hem ismi olsun hem içerdiği konsepti olsun biraz mantıksız kısaca kurt sürüsünün Chow'u bulup yakalamaya çalışmaları üzerine kurulu bu yüzden ilk iki filme göre çok daha az absürt sahne var fakat ilk iki filme göre daha fazla aksiyon var izlerken güldüm ama kahkaha atarak güldüğümü pek hatırlamıyorum fakat film yine baştan sona sürükleyici hiç sıkmıyor keyif ki nerdeyse bütün komedi unsurları Zach Galifianakis ve Ken Jeong üzerine kurulu fakat her ikisi de yine başarılı performanslar sergilemiş iki filmi göre sağlam bir senaryo yok ortada ayrıca zekice bir kurgu ve pek absürt olaylar da yok bu yüzden biraz hayal kırıklığı yaratabilir büer 3 ortalama amerikan komedi filmlerinden biraz daha fazlası olan ilk iki filme göre daha az güldürsede yine de eğlendirmeyi başarı müzik seçimleri her zaman ki gibi başarılı.Son olarak serinin en zayıf halkası olsada tek bir film olarak bakıldığında başarılı diyebilirim ama yinede izlemeden önce çok fazla beklentiniz olmasın diğer filmleri hatrına puanımı biraz daha fazla veriyorum.
7/10
7/10
- En son Beyazperde eleştirileri
- En İyi Filmler
- Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler