@manjack doğru söylüyorsun. Çünkü amerikan sinemasında sanata ve sanatcıya saygı var. Onların oyuncuları lüks villalarda, saraylarda oturup, kırmızı halı üzerinde simokinle yürürken, bizim oyuncularımız otel odalarında ölüme terkediliyor. Yılların Münir Özkulunu bile bugün penguen ve uykusuz dergisi dışında arayıp soran, hatırlayan yok.Amerikada devlet film sektörüne yatırım yapıp dev studiolar kuruyorken, bizim devletimiz rahmetli olmuş sevgili Gazanfer Özcanın arkasından vergi borcu çıkarmakla meşgul.Amerikan seyircisi kendi yapımlarını gişelerde göğe çıkartırken, bizim seyircimiz de kendi sinemasının değil amerikan sinemasının gişesine para yatırıyor.Hem amerika nüfusuyla, türkiye nüfusunu bir karşılaştıralım. Türkiyede sinemaya giden 1 kişi, amerikada sinemaya giden 100 kişiye eşit düşüyor. Böyle olunca da yapımcıların o filmden büyük miktar hasılat etmesi ve yeni yapımlara yatırım yapması çok normal.Ayrıca özellikle söyleyim, bütün senaristlerin, yapımcıların toplanmasına gerek yok. Yavuz Turgul bile tek başına şimdiye kadar bir çok yapımıyla bahsetmiş olduğun o amerikan çoğunluğunu ezip geçti.
Türkiyedeki bütün senaristler bütün yönetmenler birlesse bir film yapsalar benim görüsüme göre amerika sinemasının bir çoguna yetişemez...ümitsizim.. bu konuda kim ne derse desin...
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.