En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
atillaburge
Takipçi
93 değerlendirmeler
Takip Et!
4,5
18 Aralık 2008 tarihinde eklendi
Açıkça söylemek gerekirse, son dönemlerde yapılmış en dramatik türk filmlerinden biri.. Müthiş bir etkileyici yönü var. Mutlaka seyredilmesini tavsiye ederim. 10/9
İyi bir sinema izleyicisi olan herkesin izlemesi gerek diye düşünüyorum, ama başlangıçtaki yağmur sahnesi başka bir arkadaşında yorumunda değindiği gibi olmamış. Üstelik bu filmin başındayken çoğu insanı uzaklaştırabilir. Film çok güzel olsa da başlangıç kötü, becerilememiş... Yağmur ve romantizm daha iii değerlendirilebilirdi. Her şey bir yana, hocanın öğrencilere uyguladığı anketle kurşun gibi hafızama girdi. Kimin cep telefonu var? kimin iki tame cep telefonu var? kimin taşınabilir mp3 çaları var? kim 18 yaşını geçti? kim oy kullandı? Teşekkürler Türkiye. Bu sahne bile devleştiriyor filmi, çok orjinal ve mesaj yerinde. Sanata önem verenler lütfen izleyin. Eleştirilecek yanları olsa da Türk sinemasında altın değerinde bir film.
film gerçekten çok iyiyidi. ben dvd den izledim ama genede sinepuan verdim. filmde özellikle kaan urgancıoğlunu çok beğendim. film konusu itibariyle birden fazla durumu işliyor ama tek ortak sonuçla bitiyor. filmdeki en büyük yetenek tabiki ferhan şensoydur. filmin extralarına baktığımda kendisine film boyunca bir karavan tutmaları beni çok şaşırttı. sistemli bir iş sonuçu çıkan bu başarılı işe 10/8 verdim.
güzel bir türk filmi. başlangıçtaki yapmacık yağmur sahnesi dışında gerçekten güzel. en az 8.5 puan alması gerekirken neden 6.5 li bir puan almış anlamadım.
saçma sapan amerikan gençlik filmlerini izleyip bu filmi aynı kefeye koyan insanları kınıyorum bence ınsanın bı yerlerine dokunan cok sıcak ve samımı bır fılm olmus eger içinizde bir seylerı tıtretmek ıstıyorsanız ve tabulara sahıp bır sınema ızleyıcısı degılsenız mutlaka ızleyın belkı sınema sanatı acısından bıse bulamasanızda hayata dair cok samımı seyler bulacagınızdan emınım
ismim almış 78 kuşağı diye.kısa yazacagım az önce izledim ilk basta sevindim, lütfen dedim bu konulara inilsin ,okumayan,halinden utanmayan genclik biraz olsun ögrensin..Türkiyenin son 35 40 yılı en çalkantılı en ağır dönemi bukadar basit anlatılamaz..Bizim gençlik,filmin sonundaki aşk hikayesine ağlar tamam güzel aşk,aşkı bulan her anında tadınıda acısınıda yaşamıştır...Ben yaşayamadığım-yaşatılmayan-aşkıma yanıyorum...baktık kavgayla olmuyor Çoçuklarla bu söz anlayana be hey gençlik...Silkelenin....bu arada filme katkıda bulunan şiirinden dolayı,Can babayı(Yücel) Rahmetle anıyorum....
Evet doğru...Klasik Amerikan profesörlerinin yıldızlaştığı filmleri taklit olmuş.Konu biraz sarsa bile oyunculukların çok yüzeysel kaldığını düşünüyorum.Ayrıca filmin sonu anlaşılmaz bir şekilde çok çabuk gelişti.Herhalde 'çok uzadı, artık bitirelim' dediler...Anlamsız ve süratli bir son ile film kendi değerini düşürdü bence...7/10
Filmin, vermek istediği mesajı çok üstünkörü, genel geçer, slogansal bir şekilde vermesi beni oldukça rahatsız etti. Senaryo incelikten oldukça yoksun, bütün bağlantılar zorlama olarak yapılmış bir özellik gösteriyordu... Bağlantılar çoğu zaman sinemaya yeni başlayan bir öğrenciyi bile gülümsetebilecek nitelikte basitlikler içeriyordu. Ferhan Şensoyun oynadığı akademisyenin büyük önem taşıyan hatıra defterini masasının üstünde bırakması ve odasını boş bırakıp uzun süreli dışarıya çıkması, bu süreçte öğrencinin gelip defteri alıp, sonra gidip fotokopi çektirebilmesi... Bir bağlantının bu kadar basitleştirlmesine ne gerek var. Bu tür ayrıntılar üzerinde kafa yorulmadıktan sonra film nedne yapılır.. benzer şeyleri filmin en az 6, 7 yeri için söyleyebiliriz. Siyasal dostların zorlama bir araya getirilmeleri ve bunun da filmdeki aşk ilişkisine bağlı olarak gerçekleştirlmesi, Çocuklarının durumunu öğrenmek için emniyete giden ailelerin arkadaşalrının tutukladığını tam o sırada öğrenmeleri bir sinema filmi için çok kaba şekilde gerçekleştirlen bağlantılar değil midir. Senaryoyu yazdıktan sonra üzerine biraz daha düşünmek bu kadar mı zor... ferhan Şensoy, Ege Aydan başta olmak üzere bütün karakterlerin gelişimi fazla yüzeysel kalmış. Karakterlerin değişiminin filmde bir kaç slogansal olayla aktarılması filmi yüzeysel kılıyor. Türkiyede siyasal davaların en önde gelen liderlerin ve isimlerinin 1980li yıllarda yurda dönüp yargılanma süreçlerini tamamladığı halde, Ferhan Şensoyun canlandırdığı öğrencinin 30 yılı aşkın bir süre sonra müthiş bir siyasal suçlu olarak filmde gösterilmesi ve dosyasının aktif halde tutulduğunu göstermek için yurtdışından o süreçte bir kaç döküman gönderdiğinin söylenmesi sadece gülümsetiyor...
Filmin bir merkezi ve derinliğinin olduğunu da söylemek mümkün değil. Biraz siyasal slogan, biraz akademisyenlik, biraz öğrenci hayatı, araya aşk ilişkileri de katılmış, ele aldığı hiç bir konuyu da tam yansıtamamış, hiç bir karakterin derinine inememiş bir film olmuş. Oyuncu kadrosuna baktığımız da yeteneklerinin iyi değerlendirlemediğini, film de keskin ve karikatür tipler olarak kaldıklarını, slogansal diyologların ötesine geçilemediğini söyleyebiliriz. Bunun yanında filmin görüntü yönetiminin oldukça başarılı olduğunu söyleyebilirim. Sonuç olarak, film bittiğinde yüzümüzü buruşturak, filmin çok daha iyi olabilecekken, olay bağlantılarının çok üstünkörü yapılması, oyuncuların karakter gelişimlerinin iyi yansıtılamaması ve slogansal sözlerle bir inandırıcılık sorununun yaşanması gibi boyutlar nedeniyle vasatı aşamadığını söylemeliyiz...
son zamanlarda ki en iyi türk filmlerin bi tanesi. ben pek fazla türk filmi seyretmiyorum başarılı bulmuyorum, sürekli komedi tarzı deniyoruz, korku gerilime zaten girmesek en hayırlısı beceremiyoruz. bizim en iyi tarzımız bence duygusal yada duygusal komedi olmalı. bu filmde çok hoştu.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.