Hesabım
    Çılgın Dersane Kampta
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    1,5
    Kötü
    Çılgın Dersane Kampta

    Bir Tür Eğlence Programı...

    Yazar: Ali Ercivan

    Bu filmle ilgili yazmaya başlamadan önce, serinin ilk filmi için kaleme aldığım kritiğe göz attım. Söyleyebileceğim çoğu şeyin aynı olmasından biraz endişe ettim doğrusu. Bu, birileri için olumlu bir değerlendirme olur mu bilemem ama Çılgın Dersane Kampta'nın ilk filmden pek bir farkı yok.

    Berksan adlı pop müzik şarkıcısının kendi ismiyle, kendi benzeri (sadece daha popüler) bir pop yıldızını canlandırdığı film, onun konser görüntüleriyle açılıyor. Daha jenerik bile başlamadan bize birkaç dakika şarkılı danslı bir klip sunan film de durduğu yeri belli ediyor. Bu bir film değil. Bir tür eğlence programı.

    Üniversite sınavlarına girmek isteyen genç şarkıcı Berksan'ın dershaneye katılımıyla, bu kez kamp ortamındaki kadromuzla buluşuyoruz. Ondan sonrası yine aynı: bikinili kızlar, geyik muhabbetiyle geçen dersler, cinsellik muhabbetleri ve dershaneyi sabote etmeye çalışan aynı kötü adam. Evet, yeni bir entrika kurmaya bile gerek görülmemiş. Bu filmde Tuba Ünsal oynamıyor ama ilk filmde onu elde etmeye çalışan Berke Hücran hala dershaneyi batırmaya çalışıyor.

    Ciddi ciddi eleştirmeye çalışmak gerçekten manasız böyle bir filmi. Doğrudur, ipe sapa gelir bir öyküsü, dramatik bir yapısı veya karakterleri yok bu filmin. Sadece sabun köpüğü bir eğlencelik olma iddiasında. Ama gerçekten güncel bir mizah anlayışı da yok filmde. Herhangi bir dönemde tuttuysa bile köhneyeli en az on beş, yirmi yıl olmuş bir komedi tarzı bu filmin barındırdığı. Güldürmüyor, eğlendirmiyor. Ve ilk filmde düşülen başka bir hataya da yeniden düşülüyor: Böyle bir film en fazla doksan dakika olur. Fakat Çılgın Dersane serisinin ikinci filminin süresi de ilki gibi iki saati buluyor. Varın siz düşünün işkenceyi.

    Bence her şeyi özetleyen bir detay var filmde. Herkesin gözüne çarpmayacak bir detay aslında bu. Benim yakalamamın sebebi de söz konusu oyuncuyu dolaylı yollardan tanıyor olmam. Filmde ufak bir rol oynayan, dansçı kökenli Ahmet Erim, basın bültenine bakılırsa Timur adlı bir karakteri canlandırıyor. Fakat bir sahnede kendisine diğer oyuncular tarafından Ahmet diye hitap edildiğine şahit oluyoruz. Detay gibi gözükebilir ama bu küçük örnek sette kimsenin senaryoymuş, karaktermiş, devamlılıkmış umursamadığını belli ediyor. İşin ne kadar umursamazca, ciddiyetsizce yürütüldüğü anlaşılıyor.

    Ben ne dersem diyeyim, bu filmin kaçınılmaz olarak seyircisi var. Zaten Çılgın Dersane Karda adlı üçüncü film de yapım hazırlığındaymış. Sinemamıza hiçbir faydası olmayan, sadece yapımcılarının cebini dolduran bir başka seri olarak karşımıza çıkmaya devam edecek yani bu ekip. Ben almayayım, alana da mani olmayayım.

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top