Her dergi ve gazetenin puanlama sistemi farklı olduğu için, Beyazperde, puanları 0.5 - 5 yıldız üzerinden, kendi barometresine göre vermiştir.
Basın Eleştirisi
Birgün
Yazar: Tuğçe Madayanti Şen
Temposu o kadar yüksek bir filmdi ki zamanın akıp gittiğini hiç fark etmiyordunuz. Oyuncu seçimi ve performanslar da mükemmeldi ve Tom Cruise bize neden hala sektördeki en iyi oyunculardan biri olduğunu bir kez daha hatırlattı. Bunun haricinde hikâyesinin kalbi bu sefer bana daha çok geçti. Bir yandan Val Kilmer’a veda ediyor oluşumuzun hissi de eşlik etmedi değil bu duyguya. Bugün Hollywood aksiyon filmlerinde, yeşil ekran önünde çekilen kaotik, takibi imkânsız görüntülere boğulan seyirci için Top Gun Maverick bugün aslında Hollywood sinemasının ne olduğuna veya ne olması gerektiğine dair adeta gövde gösterisi yapmıştır. Sinema aşkıyla yapıldığı her halinden hissedilen bu film küçük ekranlara sığmayacak kadar büyük. İmkânınız varsa Imax salonlarda izleyin derim ama her halükarda bu filmi sinema salonunda izlemelisiniz.
Eleştirinin tamamı için: Birgün
Evrensel
Yazar: Şenay Aydemir
Tom Cruise’un altmış yaşındaki performansını analım sadece çünkü her türlü övgüyü aldı. Ama kısa da olsa Val Kilmer’ı ‘Iceman’ olarak görmek hoş. “Top Gun Maverick”, ilk filmi sevenleri tatmin edecektir. Öte yandan politikada o dönemin liderleri ve yönelimlerini kastederek “bitmeyen ’80’ler”den bahsedilirken, bunun popüler kültürdeki iz düşümü olduğu su götürmez.
Eleştirinin tamamı için: Evrensel
Sabah
Yazar: Olkan Özyurt
Her şeyin teknolojiyle halledileceğini düşünen sistemsel bir dayatmaya karşı çıkıyor film. "Aslolan insandır" diyor. Bunu da kanıtlıyor. İnsanı zaaflarıyla, zekasıyla ve becerileriyle bir bütün olarak görmek gerektiğini anlatan bir hikayenin peşinden sürüklüyor bizi. (Ki bu Hollywood için bile önemli bir hamle...) Bu noktada Tom Cruise hem karizması hem de oyunculuğu ile bu hikayenin inandırıcı olması noktasında elinden geleni yapıyor. Onun bir türlü yaşlanmaması ve aksiyon sahnelerindeki performansı Top Gun Maverick'in önemli avantajlarından biri oluyor.
Eleştirinin tamamı için: Sabah
T24
Yazar: Atilla Dorsay
Elbette tüm finali kapsayan ve artık gerçek bir düşmanla gerçek savaşa dönüşen bölümler insanı şaşırtabilir. Burada hangi savaş anlatılıyor ki?.. Ama dünyamızın zaten gerçek savaşlarla sarsıldığı şu dönemde, bunun ne önemi var? Burada açık bir düşman yerine bir uranyum santralinden söz ediliyor. Bir yazarın alayla belirttiği gibi, belki İran veya Kuzey Kore üstlerine alabilir, ama işte o kadar!.. Öte yandan, sağlam bir karakter analizi ve hayli duygusal sahneler de var. Bunlar filme bir denge getiriyor ve daha rahat izlenmesini sağlıyor.
Eleştirinin tamamı için: T24
Habertürk
Yazar: Mehmet Açar
‘Top Gun: Maverick’ resimli roman estetiğinde, gökyüzünde animasyon tadında gerçek dışı fantezi görüntüler seyrettiğimiz bir havacılık filmi değil. Kameranın pilota kilitlendiği çekimler başta olmak üzere sahici bir tarzı var. Gerçi gökyüzündeki ‘it dalaşı’ sahnelerinde inanılmaz şeyler olup bitiyor, uçakların havada adeta bale yaptığı bazı çekimlerin nasıl gerçekleştirildiğini anlamakta zorlanıyoruz. Kuşkusuz, dijital efektsiz bir film çekmek bugünün sinemasında zor ama ‘Top Gun: Maverick’ organik bir aksiyon filmi izlenimi veriyor.
Eleştirinin tamamı için: Habertürk
Hurriyet
Yazar: Uğur Vardan
2022 model ‘Top Gun’ seyircisine nefes aldırmamaya kararlı bir yapıda ilerliyor. Sürekli bir aksiyon hali ve arada kimi görüntüler vasıtasıyla 1986 tarihli orijinal yapıtla nostaljik bir bağlantı kurma çabası... Lakin amaç hemen her sahnede adrenaline yüklenme olunca öykü orijinal olma hakkını yitiriyor gibi. Çünkü bu kadar hareketi ancak klişeler, bildik dönemeçler, karakter çatışmaları ve eski formüller ayakta tutabilir. Kosinski imzalı yapım da ‘Zaten özgün olmak gibi bir derdim yok; seyirciyi gökyüzünde alabildiğince gezdireyim, heyecanlandırayım, beraber hız limitlerini aşalım’ demiş.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.
Birgün
Temposu o kadar yüksek bir filmdi ki zamanın akıp gittiğini hiç fark etmiyordunuz. Oyuncu seçimi ve performanslar da mükemmeldi ve Tom Cruise bize neden hala sektördeki en iyi oyunculardan biri olduğunu bir kez daha hatırlattı. Bunun haricinde hikâyesinin kalbi bu sefer bana daha çok geçti. Bir yandan Val Kilmer’a veda ediyor oluşumuzun hissi de eşlik etmedi değil bu duyguya. Bugün Hollywood aksiyon filmlerinde, yeşil ekran önünde çekilen kaotik, takibi imkânsız görüntülere boğulan seyirci için Top Gun Maverick bugün aslında Hollywood sinemasının ne olduğuna veya ne olması gerektiğine dair adeta gövde gösterisi yapmıştır. Sinema aşkıyla yapıldığı her halinden hissedilen bu film küçük ekranlara sığmayacak kadar büyük. İmkânınız varsa Imax salonlarda izleyin derim ama her halükarda bu filmi sinema salonunda izlemelisiniz.
Evrensel
Tom Cruise’un altmış yaşındaki performansını analım sadece çünkü her türlü övgüyü aldı. Ama kısa da olsa Val Kilmer’ı ‘Iceman’ olarak görmek hoş. “Top Gun Maverick”, ilk filmi sevenleri tatmin edecektir. Öte yandan politikada o dönemin liderleri ve yönelimlerini kastederek “bitmeyen ’80’ler”den bahsedilirken, bunun popüler kültürdeki iz düşümü olduğu su götürmez.
Sabah
Her şeyin teknolojiyle halledileceğini düşünen sistemsel bir dayatmaya karşı çıkıyor film. "Aslolan insandır" diyor. Bunu da kanıtlıyor. İnsanı zaaflarıyla, zekasıyla ve becerileriyle bir bütün olarak görmek gerektiğini anlatan bir hikayenin peşinden sürüklüyor bizi. (Ki bu Hollywood için bile önemli bir hamle...) Bu noktada Tom Cruise hem karizması hem de oyunculuğu ile bu hikayenin inandırıcı olması noktasında elinden geleni yapıyor. Onun bir türlü yaşlanmaması ve aksiyon sahnelerindeki performansı Top Gun Maverick'in önemli avantajlarından biri oluyor.
T24
Elbette tüm finali kapsayan ve artık gerçek bir düşmanla gerçek savaşa dönüşen bölümler insanı şaşırtabilir. Burada hangi savaş anlatılıyor ki?.. Ama dünyamızın zaten gerçek savaşlarla sarsıldığı şu dönemde, bunun ne önemi var? Burada açık bir düşman yerine bir uranyum santralinden söz ediliyor. Bir yazarın alayla belirttiği gibi, belki İran veya Kuzey Kore üstlerine alabilir, ama işte o kadar!.. Öte yandan, sağlam bir karakter analizi ve hayli duygusal sahneler de var. Bunlar filme bir denge getiriyor ve daha rahat izlenmesini sağlıyor.
Habertürk
‘Top Gun: Maverick’ resimli roman estetiğinde, gökyüzünde animasyon tadında gerçek dışı fantezi görüntüler seyrettiğimiz bir havacılık filmi değil. Kameranın pilota kilitlendiği çekimler başta olmak üzere sahici bir tarzı var. Gerçi gökyüzündeki ‘it dalaşı’ sahnelerinde inanılmaz şeyler olup bitiyor, uçakların havada adeta bale yaptığı bazı çekimlerin nasıl gerçekleştirildiğini anlamakta zorlanıyoruz. Kuşkusuz, dijital efektsiz bir film çekmek bugünün sinemasında zor ama ‘Top Gun: Maverick’ organik bir aksiyon filmi izlenimi veriyor.
Hurriyet
2022 model ‘Top Gun’ seyircisine nefes aldırmamaya kararlı bir yapıda ilerliyor. Sürekli bir aksiyon hali ve arada kimi görüntüler vasıtasıyla 1986 tarihli orijinal yapıtla nostaljik bir bağlantı kurma çabası... Lakin amaç hemen her sahnede adrenaline yüklenme olunca öykü orijinal olma hakkını yitiriyor gibi. Çünkü bu kadar hareketi ancak klişeler, bildik dönemeçler, karakter çatışmaları ve eski formüller ayakta tutabilir. Kosinski imzalı yapım da ‘Zaten özgün olmak gibi bir derdim yok; seyirciyi gökyüzünde alabildiğince gezdireyim, heyecanlandırayım, beraber hız limitlerini aşalım’ demiş.