Aşkın Gücü olarak Türkçeye çevrilen What Dreams May Come, tam da Robin Williams’lık bir film. Evet Robin Williams’lık, çünkü herkesin bildiği bir olguyu, pek de kimsenin akıl edemeyeceği şekilde anlatan bir film Aşkın Gücü. Esasen filmin isminin Türkçeye çevriminde bile direk konuya vurgu yapan basit bir isim seçilmiş...Aşkın Gücü’nü beğenip beğenmeyeceğiniz -daha önce kimi film yorumlarımda da yazdığım gibi- sinemadan ne beklediğinizle yakından alakalı. Öyle zannediyorum ki, bu filmi kimileri çok beğenecek ve yere göğe sığdıramayacak, diğerleri ise -ki kanımca çoğunluk- filmi pek beğenmeyecekler, hatta yerden yere vuranlar bile olabilir...Beyazperde’de filmin konusu zaten oldukça yalın bir şekilde özetlenmiş. Aynen de anlatıldığı gibi bir film yani. Çok net bir şekilde söyleyebilirim ki filmi zerrece beğenmediğim halde (beğenmedim, çünkü tarzım değil asla) filmde 10 üzerinden 9 verdim. Tabi filmi hiç beğenmediği halde 9 puan vermek çelişki olarak düşünülmesin. Zira objektif olarak değerlendirdim Aşkın Gücü’nü...Film, sinematografik açıdan gayet başarılı aslında, kimi sahnlerinde fevkalade bir görsellik söz konusu; görsel anlatım zirve yapıyor kimi yerlerde. Yönetmeni de kutlamak gerekli, zira anlatmak istediğini gayet başarılı ve etkili bir şekilde anlatıyor. Ancak şurası da bir gerçek ki yönetmen romantizmi yansıtmak adına, yer yer olayı abartıyor; özellikle kimi diyaloglar o kadar ağdalı bir hal alıyor ki hazmı güçleşiyor...Ben beğenmediğimi zaten yukarıda belirttim. Ancak iyi bir film olduğunu da kabul ediyorum elbette. Fantastik bir ambyansta geçen romantik filmlerden hoşlanıyorsanız tam size göre olacaktır Aşkın Gücü; aksi durumda ise pek beğeneceğinizi sanmam film. Hatta ben izleyenlerin yarıdan fazlasının beğeneceğini sanmıyorum...