Hesabım
    Bu Dans Senin
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    3,5
    İyi
    Bu Dans Senin

    Vals iki kişiliktir ve kısa sürer, yalnızlık ise ömür boyu...

    Yazar: Hande Kara

    Sarah Polley'yi 20'li yaşlarında oynadığı Varoluş (eXistenZ) gibi filmlerde görmüşlüğüm olsa da, ismiyle cismini birleştirmem Bensiz Hayatım (My Life Without Me)'a kısmet oldu. O etkileyici oyunculuğun ardından artık bu kadının adı unutulmaz derken, buna fırsat vermeden Ondan Uzakta (Away from Her) ile çıktı karşımıza. Filmi hem yazıp, hem yöneterek. Bir de üzerine film En İyi Uyarlama Senaryo dalında Oscar'a aday gösterilince, bundan sonraki çalışmalarını takip etmek şart oldu. Ve sonunda bu yıl !f'in Hit Filmler bölümünde Bu Dans Senin (Take This Waltz)'a rastladım. Sarah Polley yine yazmış ve yönetmişti, kısacası kaçmazdı, kaçmadı.

    Take This Waltz, başlangıcındaki bir dizi tesadüfü saymazsak, hayatın çok içinden bir film. Beş yıldır evli olan Margot ve Lou'nun evliliklerinin başrolünde, sevgi ve şefkat olduğu gibi, yolunda gitmeyen bir şeyler de vardır. Kendilerine özgü türlü şakalarla eğlenen çift, özellikle yakınlaşmak söz konusu olduğunda bir türlü doğru zamanı tutturamazlar. Lou sürekli hazırladığı yemek kitabı için tavuk pişirmekle meşgulken, Margot da kendini oyalar. Yüzmeye gider, internette araştırma yapar, Lou'yu çok sever.

    Filmin başında Margot'yu bir gezide görürüz ve burada sonradan adının Daniel olduğunu öğrendiğimiz bir adam ile karşılaşır. Uçakta yan yana düşerler ve aynı taksiye binerler. Margot ve Daniel, aynı yerde oturduklarını öğrenmenin şaşkınlığı ile taksiden inerlerken, Margot'nun huzursuzluğu dile gelir ve sonunda; "Ben evliyim." der. Margot o günden itibaren, gözünü karşıdaki evden alamaz. Daniel'ın evde olup olmadığını anlamaya çalışan kaçamak bakışlar atmaya başlar, hatta onun evden çıkışını kollar. Daniel ve Margot ne zaman bir araya gelse, Margot'nun huzursuzluk alarmı devreye girer, ama kendisini Daniel'la görüşmekten de alıkoyamaz. Filmin başından itibaren aralarında hissedilen cinsel çekim, uzun süre herhangi bir temas olmadan devam eder. Ta ki Daniel havuzda Margot'nun bacağını tutana kadar. Sınırlarının zorlandığını, bu noktadan sonra dönüşün zor olacağını hissederek korkan Margot, Daniel'dan kaçar, ama aslında kaçtığı kendisidir. Margot, Daniel ile her görüşmelerinden sonra belki bu sefer diyerek, kocası Lou'ya yaklaşmak ister ama camın ardından öpüştükleri o sahnedeki gibi, aralarındaki saydam duvar bir türlü kırılmaz. Margot çok uzun süre kendisiyle savaşsa da, sonunda filmin başında da söylediği gibi, o çok korktuğu şeyle baş başa kalır. Artık bir karar vermesi gerekiyordur.

    Filme adını da veren Leonard Cohen'in Take This Waltz'ı eşliğinde geniş camları olan, güneşli kocaman bir dairede Daniel ile karşı karşıya geldiklerindeyse Margot artık kararını vermiştir. Filmin en can alıcı sahneleri de burada başlar. Eşyalar yavaş yavaş çoğalır ve yerlerini bulmaya başlarken Margot ve Daniel arasındaki tutkunun doruklarını ve hemen ardından da o duyguların yavaş yavaş tükendiğini, eskidiğini görürüz. Çünkü ‘her yeni', bir başka zamanın eskisi olmaya mahkumdur.

    Filmde gördüğümüz yaşam alanları o kadar gerçek ki, herhangi bir objenin oraya sırf dekor olarak yerleştirildiğini aklımızdan bile geçirmeyiz. Yeşiller, kırmızılar, turuncular evlerde, sokaklarda dans ederken, neredeyse her kareden sızan güneş, sanki bir "kendini iyi hisset" filminde olduğumuz hissini verir. Oysa filmin sonunda bir kadın olarak, kendimi hiç de iyi hissetmediğimi itiraf etmeliyim.

    Margot'yu oynayan Michelle Williams'a, Daniel ile havuz sonrası buluşup bir şeyler içmeye gittikleri ve birbirlerine nasıl sevişeceklerini anlattıkları sahne sonrasında "mimik kraliçesi" ünvanını rahatlıkla verebilirsiniz. Gözleri ile utanır, sıkılır, şaşırır, arzu eder. Bu noktada yönetmen Sarah Polley'nin de hakkını bir kez daha vermek lazım ki, filmin genelinde oyuncuların kendilerini, hikayenin akışına bırakmalarını sağlaması ve hatta belli ki doğaçlamaya izin veren oyuncu yönetimi ile performanslarını tam olarak göstermelerini sağlamış. Williams'ın yanı sıra, gerek Lou'yu oynayan Seth Rogen, gerek Daniel'ı oynayan Luke Kirby'nin doğal oyunculukları, doğal mekanlar ve doğal senaryo ile bir araya geldiğinde Take This Waltz, es geçilecek sıradan aşk üçgeni filmlerinin birkaç adım önüne çıkıyor, ve bu hafta bu dansı size lütfediyor.

    twitter: @simulationone

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top