En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
rudeonerudeone
Takipçi
1.698 değerlendirmeler
Takip Et!
4,0
22 Mayıs 2013 tarihinde eklendi
Spielberg'ün kariyerinden ve sinema tarihine nasıl imzasını attığından bahsetmemize gerek yok. "War Horse", işte buna sebep olan filmlerinin yanına pek yaklaşamıyor doğrusu, fakat bir çırpıda izletiyor kendisini son sahnesine kadar. Bir başyapıt veya epikten çok, samimi duygularla çekilmiş sevecen ve görece hafif bir film olarak göze çarpıyor. Kadroya dahil olan oyuncuların hemen hepsi başarılı ve zaten kendilerini Avrupa'da da ispat etmiş durumdalar. Filmin uzun gibi görünen süresini gördükten sonra vazgeçen seyircilere düşüncemi söylemeliyim ki; farklı birkaç hikaye ve bu hikayelerdeki farklı farklı karakterler sıkılmanıza bir saniye bile mümkün değil.
Duygu yüklü çok iyi bir yapım.Uzun süresine rağmen sıkmadan izlettiriyor kendini,bir atın eve dönüş hikayesi spielberg tarafından titizlikle ve aynı oranda güzellikle işlenmiş.
War Horse: tesadüfler mucizelerin yansımasıdır. Steven Spielberg savaşın barut kokan rüzgarının değdiği hayatları, bir atın eve dönüş serüneviyle sunuyor bizlere. Gözyaşı nehirleri uçurumları doldursa da sonunda gurup kızılı bir akşamın sıcaklığını hissediyoruz kollarımızın arasında.
Usta Yönetmen Spielberg son fiyaskosu olan Tentenden hemen sonra vizyone giren, 1. dünya savaşını fon alarak bir atın doğumundan itibaren bol ağlak hikayesini izliyoruz.En başta yirmi dakikada anlatılması gereken savaşa kadarki bölümün 50 dakika sürmesi kutsal aile değerlerini fazlasıyla yüceltmesi ve fazlasıyla klişe olmasıyla can sıkıyor(çok şey yaşamış gururlu kalın kafalı baba, güçlü dürüst anne, duygusal cesur oğlan, imkansızı imkanlı yapan bir hayvan), savaşsa fazlasıyla çocuksu bir yarış ve kansız çatışma sahneleriyle giriyoruzki Spielberg bunun bir aile filmi olduğunun üzerine basarak söylüyor.At her seferinde sahip değiştirdiğinde savaşın parçaladığı bir hayata tanık oluyoruzki fazlasıyla acıtasyon yaparak, yüzlerce kez izlediğimiz klişeleri kullanarak, belki iki birliğin arasında tellere takılarak acı çeken ata her iki taraftan bir askerin birlikte yardım etmesi ve aslında o kadarda farklı değiliz mesajı güzel olabilirdi daha önce Kardeşler takımında ateşkeste ve tarafsız bölgede daha iyilerini izlememiş olsaydık.Bu sahneden sonra atın asıl sahibi ve çocuk arasındaki birdolu aşılmaz engeli sevginin! gücüyle aşmalarını inanılmaz ağlak sahneler, bildik duygusal müzikler ve olmazsa olmaz gün batımıyla olabilecek en klişe şekilde bitiyor.Spilbergin Mor Yıllardan, Er Ryana, Schindlerin Listesine kadar kullanmadığı bu ağlak anlatımın bu klişe yumağının ve acıtasyonun Savaş atında kullanmasının nedenini sadece aile filmi olmasına bağlamak imkansızki, buda Spielbergin yaşlandığının gösteriyor özellikle son 5 filminin 4'ün vasat olmasıda bunu kanıtlar nitelikte. 10/5
...Spielberg'in filmleri, her zaman kiyisindan kösesinden beni heyecanlandiran kimi özellikler barindirmistir. Ama su son 5-6 senedir nasil adlandiracagimi bilemedigim birsey var onun sinemasinda. En son 2005'te 'Munich' gibi basyapit seviyesinde bir film ortaya koyduktan sonra biraz durulan Spielberg, Indiana Jones 4 ile seriyi yillar sonra dibe çeken bir bölümle tanistirdi kanimca. Indiana 4 sanki George Lucas'in yönetmenliginde çekilmis gibi bir duruyordu, 80'lerde bu seriyle büyüyen benim gibi biri için çok fazla özel efekt, 9 canli bir Indy ve hiçbir heyecan barindirmayan bir hikaye akisi. 3 sene daha bekleyip 'genç Indy' tadinda bir animasyon olan 'Tin Tin'in teknik isçiligi ile gözümüzü boyayip ardindan da Oscar yarisina katma namina 'War Horse' çikartti huzurumuza. Onca zaman sonunda artik neyse ki tam bekledigimiz gibi 'bir Spielberg filmi' izleyecegim diye düsünürken, vasat sinirlarda dolasan bir filme karsilasip bir hayli sasirdim. Bastan sona ingiliz bir genç ile atinin zorla ayri düsüp kavusma öyküsünü anlatirken, cephede farkli farkli milletlerden herkesin fazlasiyla iyimser tavirlar takinmasi, almanlarin kendi aralarinda dahi su gibi ingilizce konusmasi ve sürprizlere gebe kalmayan hikaye akisiyla film fazlasiyla finale kadar kendini açik ediyor ve istedigi etkiyi birakamiyor. Ancak 80'lerin ortasinda bu filmi izlemis olsaydik eminim ki senelerce çevremizdekilere anlata anlata bitiremezdik. Kaminski'nin birkaç yerde adeta bas döndürücü güzellikteki sinematografisiyle (özellikle atin cephedeki kosu sekansi ve tüm final) belli bir ilgiyle izlenen filmde Spielberg yönetmenlik namina eski günlerini hatirlatan güzellikteki bazi planlar çikartsa da (infaz sahnesini yel degirmenleri ile örtmesi gibi), genel olarak vasat sularda gezinen bir isçilik ortaya çikartmis. Sonuçta Spielberg namina 'olmamis, bir baska bahara' diyerek yeni projelerinden özellikle 'Lincoln'ü merakla bekledigimi eklemek isterim... (5/10)
insanın içine işliyor,atların asil duruşuna,insanca bakan gözlerine bir kez daha hayran bırakıyor.mekanları ve filmin rengi,yönetmenin ustalığı kendini belli ediyor.filmde hoşuma gitmeyen tek şey, spoiler: filmde atın elden ele şekilde birkaç sahibi oluyor, hikaye de bu işleyişte akıyor fakat ara karakterler olan sahiplerine tam adapte olmadan seyirciyi hop başka bir konuya atlatıyor ve bu sırada ben kendi adıma söyleyebilirim ki, insanı filmden kopartıyor,tam anlamıyla dalıp gidemiyorsun filme
Hayvan filmi diye geçmeyin. Bir hayvanı öyle bir anlatıyorlar ki kendimi at zannetmiştim. İzlemenizi şiddetle tavsiye ederim. İzlediğinize hiç pişman olmazsınız ayrıca yönetmen Steven Spilberg' dür daha ne olsun.
Benim beğenerek izlediğim bir film oldu. İnsanların hayvanları nasıl gördüğünü nasıl kullandığını çok iyi yansıtmış. Tabii at ve sahibi ile olan dostluğuda buna örnek olarak verilebilir. Sıkılmadan izleyebilirsiniz.
Hani bir filmde kurgu, adam akilli senaryo arasinizya, sinemada izlerken içinde olmak istersiniz..Iste tam size göre bir film. Izlemelisiniz..Ana karakteri canlandiran oyuncunun daha fazla görünmesi gerektigini düsüne bilirsiniz. Dogru ama bana kalirsa yeterince gösterildigine inaniyorum. Atlarla ilgili bir çok film izledim, onu yarislarda kullandilar, özellikle western serilerinin vazgeçilmezi. Ama at ait oldugu yerde ilk kez canlandirildi. Ait oldugu yer savasmi diyebilirsiniz. Siz izleyin bulacakmisiniz acaba ait oldugu yeri...
Spielberg in iyi filmlerinden biri. Hem senaryosu hem işlenişi, hem de çekim teknikleri ile tam bir Spielberg filmi olmuş ve zevkle kendisini izletiyor.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.