“The Help”, senaryosunu da Kathryn Stockett’in aynı isimli ilk romanından (2009) uyarlayarak yazan Tate Taylor’ın yönetmen koltuğunda oturduğu bir drama…
Prömiyeri, 9 Ağustos 2011’de Beverly Hills’de yapılan ve 10 Ağustos 2011 tarihinde de Amerika’da vizyona giren filmin, 8.0/10 (434.229 oy) ve 4.2/5 (100.000 üzeri oy) olan IMDB ve Rotten Tomatoes izleyici puanı ortalamalarıyla 7.0/10 (230 yorum) ve 62/100 (41 yorum) olan Rotten Tomatoes ve Metacritic yorum ortalamaları, yeterince iyi bir filmle karşı karşıya olduğumuzu söylüyor gibi…
Ama biz yine de 25 milyon dolarlık bir bütçeyle çekilen ve 216,6 milyon dolar gibi yapımcılarını fazlasıyla mutlu eden bir hasılat rakamına ulaşmış olan bu filmi, her zamanki gibi önceliği oyuncu kadrosuna vermek suretiyle bizzat kendimiz mercek altına alarak inceleyecek ardından da puanlamaya çalışacağız…
Bunun için de doğup büyüdüğü Jackson, Mississippi’nin 1960’lardaki ırkçılık yıllarını Psychologies’e göre, “Baş döndüren kurgusu, dokunaklı yan hikâyeleri, oldukça eğlenceli anekdotlarıyla sizi büyüleyecek. Bittiğinde de üzüleceğiniz” bir dille anlatan Stockett’in romanının son derece büyük bir beceriyle beyazperdeye aktarılmış hali olan bu filmin ayrıntılı incelemesine geçmeden önce filme ilişkin ilk tespitimizi, sonrasında da naçizane ilk önerimizi paylaşalım istiyoruz…
Bu bağlamda da işe; karşımızdakinin, yıldızlar geçidine dönüşmüş olan castingi ve Tate Taylor’ın ustalık dolu yorumu nedeniyle 146 dakikalık koskocaman bir sürenin nasıl geçtiğini anlayamadığımız sıra dışı bir film olduğunu söyleyerek başlayabiliriz…
Gerçekten de, Minny karakterindeki performansı nedeniyle “En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu” kategorisinde 2012 yılının Academy, Golden Globes ve BAFTA ödüllerinin tamamını kucaklayan Octavia Spencer’ın yanı sıra Emma Stone, Viola Davis, Bryce Dallas Howard, Jessica Chastain, Allison Janney ve Sissy Spacek gibi isimlerden oluşan oyuncu kadrosu son derece göz kamaştırıcı…
Ki, bu oyunculardan 1 Academy, 1 Golden Globes, 1 BAFTA ve 6 Primetime Emmy ödüllü Allison Janney, bugüne kadar Taylor tarafından çekilmiş olan bütün filmlerde oynarken Octavia Spencer’da, onun “The Girl on the Train” (2016) filmi hariç diğer hepsinde rol almış…
Elbette bu filmin başarısındaki temel faktörlerden bir diğeri ve belki de en önemlisi, Kathryn Stockett’in yazımı beş yıl süren ve başlangıçta 60 yayın danışmanı – temsilcisi tarafından reddedilen sonrada Türkçe’nin de aralarında olduğu 42 dilde basılan, ırkçılığın bugüne kadar pek tanık olmadığımız farklı bir yüzünün betimlendiği romanının bizzat kendisi…
Zira Skeeter, Aibleen ve Minny’nin yaşadıkları pek çok fantastik öyküyü gölgede bırakabilecek türde bir yapıya sahip…
Bunu fark eden Chris Columbus, Michael Barnathan ve Mark Radcliffe gibi film yapımcıları da bu romanı sinemaya uyarlamak için çok fazla beklemeden harekete geçerek filmin senaryosunun yazımı ve çekimi işini, kendisi de Jackson, Mississippi doğumlu ve romanın yazarı Kathryn Stockett ile çocukluk arkadaşı olan Tate Taylor’a ihale etmişler…
2008 Temmuz’unda daha roman henüz basılmadan, kitabın film haklarını Stockett’den almış olan Taylor’da, görüldüğü kadarıyla yüzünün akıyla çıkmış bu işin içinden…
Belki, yine klasik bir laf olacak ama diğer yorumlarımızda da olduğu gibi yazılmayanları yazmaya, anlatılmayanları anlatmaya, söylenilmeyenleri söylemeye çalıştığımız bu satırlar başta Chubby Checker’ın o ölümsüz “Let’s Twist Again” isimli şarkısı olmak üzere Johnny Cash, Ray Charles ve Bob Dylan’ın da müzikleriyle renk kattıkları bu filme ilişkin ilk tespitimiz olsun…
İlk önerimize gelince:
O hakkımızı da bu kez; “Ma” (2019) filmindeki yorumumuzun bir kısmını bir kez daha tekrarlamış olmak pahasına, nitelikli film izlemeyi alışkanlık haline getiren sinemasever dostlara, “Tate Taylor gibi az ama öz işe imza atan yönetmenlerin filmlerine, yapılan olumsuz eleştiri ve verilen olumsuz puanların hiçbirini ciddiye dahi almadan izleme listelerinizde yer vermeyi unutmayın” diye seslenerek kullanmak istiyoruz…
Sonuç olarak, kendi değerlendirme sistemimiz içinde puan olarak 3,5 verdiğimiz bu film için önerimiz de eğer halen izlemediyseniz bu arşivlik Tate Taylor filmine “mutlaka bir şans da siz verin” şeklinde olacak…
Keyifli seyirler,